Peygamberlerin, her konuda Allah’a yönelerek, O’na gönülden teslim olarak, yalnýzca O’ndan yardým dileyerek ve Allah’ý en güzel þekilde övgüyle yücelterek ettikleri dualar bizler için çok güzel örneklerdir. II. Bölümle devam ediyoruz...

Hz. Yunus (a.s.)‘ýn Duasý

Hz. Yunus (a.s.), çaðrýsýna cevap vermeyen kavmini terk eder ve bir gemiye biner. Ayetlerde bildirildiði üzere, bindiði gemide yolcular arasýnda kura çekilir ve kura sonucunda onun denize atýlmasýna karar verilir. Denizde dev bir balýk tarafýndan yutulan Hz. Yunus (a.s.), balýðýn karnýnda Allah’a sýðýnýp dua eder. Kur’an’da bu olay þöyle anlatýlýr:

Balýk sahibi (Yunus’u da); hani o, kýzmýþ vaziyette gitmiþti ki; bundan dolayý kendisini sýkýntýya düþürmeyeceðimizi sanmýþtý. (Balýðýn karnýndaki) Karanlýklar içinde: “Senden baþka Ýlah yoktur, Sen yücesin, gerçekten ben zulmedenlerden oldum” diye çaðrýda bulunmuþtu. Bunun üzerine duasýna icabet ettik ve onu üzüntüden kurtardýk. Ýþte Biz, iman edenleri böyle kurtarýrýz.” (Enbiya Suresi, 87–88)

Hz. Yunus (a.s.), samimi olarak Rabb’ine dua eder, sabýrla yardýmýný umut eder. Sonsuz merhamet sahibi Allah, hatasýný itiraf eden Hz. Yunus (a.s.)‘ýn tevbesini kabul eder ve onu balýðýn karnýndan kurtarýr.

Hz. Ýsa (as)’ýn Duasý

"... Onun adý Meryem oðlu Ýsa Mesih’tir. O, dünyada ve ahirette ’seçkin, onurlu, saygýndýr’ ve (Allah’a) yakýn kýlýnanlardandýr.." (Al-i Ýmran Suresi, 45)

Gökten bir sofra inerse kalplerinin daha da tatmin olacaðýný söyleyen havarilerin bu istekleri üzerine Hz. Ýsa (as), Allah’a þöyle dua eder:

... "Allah’ým, Rabbimiz, bize gökten bir sofra indir, öncemiz ve sonramýz için bir bayram ve Senden de bir belge olsun. Bizi rýzýklandýr, Sen rýzýk vericilerin en hayýrlýsýsýn" demiþti. (Maide Suresi, 114)

Bir baþka duasý ise Allah’ýn "Ey Meryem oðlu Ýsa, insanlara, beni ve anneni Allah’ý býrakarak iki ilah edinin, diye sen mi söyledin?" sorusu üzerinedir.

Þöyle cevap verir Hz. Ýsa (as):

"Ben onlara bana emrettiklerinin dýþýnda hiçbir þeyi söylemedim. (O da þuydu:) ’Benim de Rabbim, sizin de Rabbiniz olan Allah’a kulluk edin.’ Onlarýn içinde kaldýðým sürece, ben onlarýn üzerinde bir þahidim. Benim (dünya) hayatýma son verdiðinde, üzerlerindeki gözetleyici Sendin. Sen herþeyin üzerine þahid olansýn." Eðer onlarý azablandýrýrsan, þüphesiz onlar Senin kullarýndýr, eðer onlarý baðýþlarsan, þüphesiz aziz olan, hakim olan Sensin Sen." (Maide Suresi, 118)

Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.v.)’in Duasý

Peygamberimiz (s.a.v.) dualarýnda Allah’ý güzel sýfatlarý ile birlikte anar. Bu dualarýn geçtiði Kur’an ayetlerinden biri þu þekildedir:

“De ki: Ey mülkün sahibi Allah’ým, dilediðine mülkü verirsin ve dilediðinden mülkü çekip-alýrsýn, dilediðini aziz kýlar, dilediðini alçaltýrsýn; hayýr Senin elindedir. Gerçekten Sen, her þeye güç yetirensin.” (Al-i Ýmran Suresi, 26)

Rivayete göre, Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in dualarýndan biri ise þöyledir:

"Ey, Rabbim! Gayb ilminle ve halk üzerine kudretinle, hayatý benim için hayýrlý gördükçe beni yaþat, ölümü benim için hayýrlý gördüðün zaman da beni vefât ettir. Ey Rabbim! Gizlide ve açýkda senden haþyetini istiyorum. Rýzâ hâlinde de, gadab hâlinde de ihlâs sözünden ayýrmamaný istiyorum, fakirlikte de zenginlikte de i’tidâlden ayýrmamaný istiyorum. Senden tükenmez bir ni’met, kesilmez bir göz ferahlýðý (yüzde açýkça görülen neþ’e ve huzûr) istiyorum. Senden beni kazâna râzý kýlmaný, ölümden sonra yaþamanýn serinliðini istiyorum. Senden yüzüne bakmanýn lezzetini; sana kavuþmanýn þevkini istiyorum. Bütün bunlarý zarar vericinin zararýndan, sapdýrýcý bir fitneden uzak olarak vermeni istiyorum. Ey Rabbim! Bizi îmân zîynetiyle süsle, bizi doðru yolda olan hidâyet rehberleri kýl.” (el-Camiu’s Saðir)

Allah Dualara Ýcabet Eder; Yardýmýný Ulaþtýrýr

Yüce Allah Kur’an’da, Peygamberlerimizin kýssalarýný örnek vererek dilediðinde her þeyin mümkün olabileceðini kullarýna gösterir. En zor anlarda, hatta artýk hiçbir çözüm bulunamayacaðý zannedilen durumlarda bile Allah yardýmýný ulaþtýrýr. Allah’ýn dilediðini dilediði gibi yaratmaya gücü yeter.

Yüce Allah örneðin sayýca az bir topluluða, çok sayýdaki düþmana karþý zafer kazandýrýr. Firavun ve askerleri tarafýndan yakalanmak üzereyken Hz. Musa (a.s.) ve Ýsrailoðullarýný Kýzýldeniz’i açarak kurtarýr. Allah’ýn bir mucize olarak yarattýðý olay sonucunda Hz. Musa’nýn asasý büyük bir yýlana dönüþür ve büyücülerin attýklarýný toplayýp yutar. Böylece sihirbazlarýn hilesi ortaya çýkar, Hz. Musa’ya tuzak kurmak isteyen Firavun ve yakýnlarý, halklarýnýn önünde yenilip küçük düþerler. Kendisi ve karýsý yaþlý olduðu halde Allah, Hz. Zekeriya (a.s.)’ýn duasýna icabet ederek ona soyunu devam ettirecek bir çocuk verir. Allah, Hz. Ýbrahim’in duasýna da bir mucizeyle karþýlýk verir; kendisi çok yaþlý ve karýsý da kýsýr olmasýna raðmen ona salih bir çocuk müjdeler. Hz. Yunus (a.s.)’u balýðýn karnýndan sapasaðlam bir þekilde kurtarýr. Kendisini kýskanan kardeþleri tarafýndan kuyunun dibine býrakýlan Hz. Yusuf (a.s.)’u, bir kafilenin bulmasý fýrsatýný yaratýr.

Kur’an, Allah’ýn sonsuz yaratmasý ve samimi kullarýna olan yardýmlarý konusunda birçok ayet içerir. Verdiði örneklerin hikmeti de bizlerin Allah’ýn sonsuz gücünü, rahmetini ve dilediðinde hiç ummadýðýmýz yerden yardýmýný ulaþtýrabileceðini kavramamýzdýr. Allah, Kendisi’ne gönülden iman eden ve halisane teslim olan kullarýnýn dualarýna icabet edendir:

“Kullarým Beni sana soracak olursa, muhakkak ki Ben (onlara) pek yakýným. Bana dua ettiði zaman dua edenin duasýna cevap veririm. Öyleyse, onlar da Benim çaðrýma cevap versinler ve Bana iman etsinler. Umulur ki irþad (doðru yolu bulmuþ) olurlar.” (Bakara Suresi, 186)