..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Ýnsanlarýn arasýnda yaþadýðýmýz sürece, onlarý sevelim. -Andre Gide
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
ÝzEdebiyat - Yazar Portresi - M.NÝHAT MALKOÇ
M.NÝHAT MALKOÇ - EDEBÝYAT ÝKSÝRÝ
Site Ýçi Arama:


Eleþtiri
  Nurdan Tümbek Tekeoðlu"yla "Öyle Sevdim ki Seni" Filmi Üzerine… (M.NÝHAT MALKOÇ) 2 Haziran 2013 Sinema ve Televizyon 

Aslen 1965, Ýstanbul doðumluyum. Avusturya Lisesi’ni, sonrasýnda ise Boðaziçi Üniversitesi Sosyoloji Bölümü’nü bitirdim. 40’ýma doðru Metro AG’nin Türkiye Temsilcilik görevini yürütürken, Marmara Üniversitesi’nde Üretim Yönetimi ve Pazarlama alanýnda yüksek lisans ve doktora yaptým. 1988- 2013 yýllarý arasýnda Galleria, Ram Dýþ Ticaret, Geliþim Yayýnlarý, Güneþ Gazetesi, Turquoise Dergisi, Egebank, Garanti Bankasý, Bayraktar Holding, Siemens, Ritz Carlton, Metro AG gibi firmalarda orta ve üst yöneticilik kademelerinde çalýþtým. 1983-1988 yýllarý arasýnda okuduðum Boðaziçi Üniversitesi’nde daha sonra çalýþmaya devam ettim. Profesyonelliðin ilkelerini öðrencilik yýllarýnda çalýþtýðým Tekfen, Vip,Vizitur, Setur, Entaþ, Ufaþ gibi firmalarda yarý zamanlý çalýþarak öðrendim. 2010 yýlýnda Ýstanbul Aydýn Üniversitesi’ne yardýmcý doçent olarak atandým ve 2012’de de Okan Üniversitesi’ne Ýþ Geliþtirme Direktörü ve yardýmcý doçent olarak transfer oldum. Ayný zamanda eþimle ortaðý olduðum Medya Ton Ltd. isimli þirketimizle belgesel ve uzun metrajlý film üretimi de gerçekleþtiriyoruz. Toplumsal sorunlara vurgu yaptýðýmýz ilk filmimiz Ýfakat ile yurtdýþý ve Türkiye’de birçok ödüller aldýk. Þimdi de 3 yýldýr çalýþmalarý süren “Öyle Sevdim Ki Seni” isimli filmimizin çekimleri için Trabzon’dayýz. Medya Ton isimli þirketimiz ile Cisco, Praktiker, Arkas gibi þirketlerin kurumsal dergilerini eþim Orhan Tekeoðlu üretirken , ben de Alman kökenli Foreverclean Ltd., RWE, Tisva gibi kuruluþlara iletiþim ve iþ geliþtirme danýþmanlýðý yaptým. Sivil toplum çalýþmalarýný da severek yapýyorum. Rotaryenim. Alman-Türk Ticaret Odasý’nda, Kagider’de, Bümed ve ALD’de üyeliklerim var ve Türsak’ta Baþkan Yardýmcýsýyým.

  Nasýl Bir Ýnsan Modeli?.. (M.NÝHAT MALKOÇ) 29 Ocak 2005 Toplum ve Birey 

Herkesin nihai hedefi ve özlemidir iyi insan yetiþtirmek!...Öðretmen öðrencisinin,anne-baba çocuðunun,patron iþçisinin,iþçi patronunun,amir memurunun,memur amirinin iyi olmasýný ister.

  Türkiye'de Arýcýlýk ve Bal Kültürü (M.NÝHAT MALKOÇ) 29 Ocak 2005 Türkiye 

Türkiye,doðal dokusu bakýmýndan dünyanýn en cazip ülkelerinden biridir.Ülkemizdeki bitki zenginliði,özellikle arýcýlýðýn altyapýsýný oluþturmaktadýr.

  Ýnsan Haklarý Evrensel Beyannamesi'nin Neresindeyiz? - 1 (M.NÝHAT MALKOÇ) 29 Ocak 2005 Toplum ve Birey 

Ýnsan,yaratýlanlarýn en þereflisi…Dünyanýn var ediliþinin tek gerekçesi….Bütün mevcudat insana hizmet etmek için dünyaya gönderilmiþtir.Hayvanlar,bitkiler,maden- ler ve bilumum varlýklar!…

  Ýnsan Haklarý Evrensel Beyannamesi'nin Neresindeyiz? - 2 (M.NÝHAT MALKOÇ) 29 Ocak 2005 Toplum ve Birey 

Dünyamýzý yaþanmaz hâle getiren hak ve hukuk tanýmaz insanlarýn çoðu aslýnda mutlu deðildir.Çünkü vicdanlarý onlarýn huzurlu olmasýna engeldir.Baþkalarýnýn huzursuzluðu üzerine bina edilen hayatlar iflah olmaz.Zulüm yýkýlmaya,yok olmaya mahkûmdur zaten.

  Alkolizm Bataklýðý (M.NÝHAT MALKOÇ) 29 Ocak 2005 Toplum ve Birey 

Saðlýk biz insanlarýn en kýymetli hazinesidir.Parayla ve çalýþmayla elde edilemez.Vücut,Allah’ýn bize emanetidir.Bu hassas yapýyý korumakla mükellefiz.Hiçbir þey sýhhatten daha deðerli deðildir.

  Kadehlerde Ölüm Var (M.NÝHAT MALKOÇ) 29 Ocak 2005 Toplum ve Birey 

Alkolle dost olmak,ölüme meydan okumak demektir.Bu yiðitlik deðil,aptallýðýn taa kendisidir.

  Göçmek Çözüm Deðildir (M.NÝHAT MALKOÇ) 29 Ocak 2005 Türkiye 

Türkiye’de ekonomi hiçbir zaman rahat bir nefes almamýþtýr.Her dönemde ciddi ekonomik krizler yaþanmýþtýr.Bu hususta,gelen iktidarlar gidenleri aratmýþtýr.Çünkü iki yanlýþ bir doðru etmez.

  Göç Veren Trabzon (M.NÝHAT MALKOÇ) 29 Ocak 2005 Türkiye 

Göç,Türkiye’nin halledilmesi öncelikli meselelerinin baþýnda geliyor.Gelir daðýlýmýndaki dengesizlik bunun baþlýca sebepleri arasýnda yer alýyor.Fakat siyasî,sosyal ve kültürel sebepleri de gözardý edemeyiz.

  Avucumda Sevda Var (M.NÝHAT MALKOÇ) 9 Aðustos 2005 Yazarlar ve Yapýtlar 

Þiirler olmasaydý nasýl ifade ederdik yürek yakan gizli aþklarýmýzý?...Nasýl temizlerdik ruhumuzda biriken tortularý?...Tek taraflý sevmelerin resmidir þiir…Sözün öze ulaþmasýna vesiledir çoðu zaman….

  Ýddialý Bir Yapým: "Öyle Sevdim ki Seni "" Filmi Üzerine… (M.NÝHAT MALKOÇ) 31 Mayýs 2013 Sinema ve Televizyon 

Bir kültür, sanat ve tarih kenti olan Trabzon; her dönemde sahip olduðu önemi korumuþ, geçmiþten bugüne kadar hep gözde kalmayý sürdürmüþtür. Bu þehrin adý hep sanatla birlikte anýlagelmiþtir. Bu kent üzerine þiirler, öykü ve romanlar yazýlmýþ, türküler söylenmiþ, filmler çekilmiþtir. Bundan sonra da bu etkinlikler artarak devam edecektir. Bunun bir delili de son zamanlarda Trabzon’da çekimleri yapýlmakta olan “Öyle Sevdim ki Seni” filmidir.

  Okutan Vali (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Toplum ve Birey 

Türkiye’de okuryazarlýk oraný yüzde 88’dir. Yani her yüz kiþiden 88’i okuma ve yazmayý biliyor. Bu oran yüksek gibi görülse de aslýnda çaðdaþ Türkiye’ye yakýþan bir oran deðildir. Zira pek çok Avrupa ülkesinde okuma yazma oraný yüzde yüzlere gelip dayanmýþtýr. Bu çaðda okuma yazma bilmemek tek kelimeyle ayýptýr. Fakat bu ayýp, bilmeyenin deðil, öðretmeyenindir.

  Trabzon"un Yeni Valisi Nuri Okutan (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Toplum ve Birey 

Yöneticilik, hüner gerektiren meþakkatli bir iþtir. Çünkü insanlarý memnun etmek, doðru yönlendirmek, verimli çalýþmalarýný saðlamak sanýldýðý kadar kolay bir þey deðildir. Bu sadece okumakla, yani eðitimle gerçekleþtirilemez. Kiþinin þahsiyeti ve olaylara yaklaþýmý çok önemlidir. Sert mizaçlý olmak her zaman otoriteyi saðlamaya yetmez. Hatta çok kere iticiliðe zemin hazýrlar. Hoþgörünün fazlasý da gevþekliðe yol açar. Bu hususta dengeyi saðlamak gerekir. Ýnsanlara ufuklarýnýn geniþliði hesaba katýlarak yaklaþýlmalýdýr.

  Köprübaþý - Beþköy Dostluðu ve Kardeþliði (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Toplum ve Birey 

Ýnsanlar el ele, gönül gönüle verdiklerinde zor gibi görünen iþleri de rahatlýkla yapabilirler. Yeter ki birlik ve beraberlik olsun. Ülkeleri ve cemiyetleri ayakta tutan birlik ve beraberlik çimentosudur. Düþman milletlerin ilk planda yaptýðý þey, hedeflerindeki ülke halklarýný birbirine düþürmektir. Bu da sanýldýðýndan daha kolaydýr. Dostluk ve kardeþlik emek ve fedakârlýk istese de, kargaþa ve fitne koþarak gelir bize. Onun içindir ki sabýrsýz ve tahammülsüz toplumlarda þiddet ve nefret daima pirim yapmaktadýr.

  Mersin Yenice Ýzlenimleri (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Unutulamayan Dönemler 

Havalarýn ýsýnmasýyla birlikte insanlar memleketlerine akmaya baþlarlar. Sýla özlemini hafifletmek için herkes akrabalarýný, eþ dostlarýný ziyaret eder. Ýnsanlar memleketlerine gelmiþken eðlence de bir yandan hayatý renklendirir. Bu aþamada festivaller girer devreye. Yerleþim yerleri kendi özelliklerini de dikkate alarak bir dizi sosyal faaliyetler düzenlerler. Festival þeklinde gerçekleþen bu eðlenceler insanlarýn ilgisini çeker. Yaz aylarýnýn neþesidir festivaller… Hayatý güzelleþtiren bu eðlenceler yörelerin tanýtýmýný da saðlarlar.

  Gerçek Hayaller Dükkâný (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Yazarlar ve Yapýtlar 

Türk kültür, sanat ve edebiyat hayatýnýn köklü bir geçmiþi vardýr. Milletimiz tarih sahnesine çýkýþýndan beri bu sahalarda kýymetli eserler vermiþtir. Günümüzde bazý deðerler yozlaþsa da, bu sahalarda verilen eserler beklenen ilgiyi görmese de millet olarak bunlardan vazgeçecek deðiliz. Milletleri geleceðe taþýyan, ruhlarý olgunlaþtýran kültürel ve ebedî birikimlerdir. Türk milleti kültür, sanat ve edebiyat zincirine kuvvetli halkalar eklemek zorundadýr. Bu bizim tarihi büyüklüðümüzün üzerimize yüklediði bir görev ve sorumluluktur. Kültür, sanat ve edebiyat çalýþmalarýnýn ihmal edilmeden sürdürülmesi gerekir.

  Hepimizin Cumhurbaþkaný: Abdullah Gül (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Türkiye 

Güzel ülkemin halleri de kendine mahsustur. Bu ülkenin vatandaþlarý hukuk önünde eþit olsa da bazý çevreler kendilerini halktan üstün görürler. Kendilerini birinci sýnýf, ötekileri ikinci sýnýf vatandaþ sayarlar. Bu durum son günlerde daha belirgin olarak görülüyor. Bu çevreler Cumhurbaþkanlýðý seçiminde aday olan Abdullah Gül’ü bir türlü kabul edemiyorlar.

  Mersin Yenice 4. Barýþ ve Kültür Festivali (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Unutulamayan Dönemler 

Yaz mevsimiyle beraber illerde, ilçelerde, beldelerde, hatta köylerde ve yaylalarda bile festivaller düzenlenir. Birçoðunun adlarý deðiþik olsa da içerikleri hep sevgi, barýþ, dostluk ve eðlenceden ibarettir. Þehirlerin gülen yüzüdür festivaller… Bir yörenin gelenek ve görenekleri, çevre güzellikleri, mutfaðý, insanlara yaklaþýmý bu festivaller vasýtasýyla ortaya çýkar. Ýnsanlar arasý iletiþimler, paylaþýmlar, dayanýþma olgularý gerçek anlamda bu zamanlarda ortaya çýkar. Nerden bakarsanýz bakýn festivaller yapýldýðý coðrafyaya renk getirir, hayatý monotonluktan kurtarýr. Tanýtýmýn en güzel ve en kestirme yolu festivallerden geçer.

  Kapadokya Yahut Güzel Atlar Ülkesi (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Unutulamayan Dönemler 

Türkiye dünyanýn en güzel ülkelerinden biridir. Bunu sadece biz söylemiyoruz, ülkemizi ziyaret eden yabancýlar da bu topraklarýn tabiî güzelliklerine, kültürel öðelerine, sofra kültürüne hayran kalýyorlar. Bizler, içerisinde yaþadýðýmýz halde bu güzellikleri göremiyoruz; görsek de farkýna varamýyoruz. Oysa yabancýlar deðiþik ülkeleri gördükleri için buralarýn güzelliklerini kýyaslama imkânýna sahip oluyorlar. Bu yüzden onlarýn kanaatleri bizleri için önemlidir. Ülkemiz hakkýnda olumlu ve olumsuz görüþ bildiren turistlerin deðerlendirmelerini dikkate almalýyýz. Onlar bizim dünyadaki gönüllü turizm elçilerimizdir.

  Þair Bolluðunda Þiir Kýtlýðý!.. (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Çaðdaþ Sanat 

Duygusal bir millet olduðumuz herkes tarafýndan kabul edilir. Üç kýtada hüküm sürmüþ bir ceddin evlatlarýyýz. Onlarca devlet, egemenliðimiz altýnda en parlak günlerini yaþamýþ. At üzerinde kýtalar aþmýþýz. Kýlýçlarýmýzýn þakýrtýsýna daðlar ses vermiþ. Bunlar hep yaþanmýþ… Fakat bakmayýn erkeklerimizin burma býyýklarýna, sert bakýþlarýna, külhanbeyi edalarýna… Bunlarýn çoðu içlerinde pamuk gibi bir yürek taþýr. Sert görünümlerinde gizli bir duygusallýk yatar. Bunu kendileriyle birkaç muhabbet ettikten sonra kolayca anlayabilirsiniz. Genellemelerin elbet istisnalarý da vardýr. Fakat bunlar, malumdur ki kaideyi bozmazlar.

  Mezarlýklara Ýbret Nazarýyla Bakmak (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Toplum ve Birey 

Günümüzdeki insanlar dünyayý gereðinden fazla ciddiye alýyorlar. Oysa ebedî hayat dikkate alýndýðýnda dünya hayatý ne kadar da kýsadýr. Bunu bile bile zamanýmýzdaki insanlarýn alabildiðine lüks ve görkemli binalar yaptýðýný görünce þaþýrýyorum. Dünya bu kadar ciddiye alýnmaya deðer mi? Türkiye’de istatistik verilerine göre ortalama ömür erkeklerde 65, kadýnlarda 70 senedir. Bu sürenin 15 yýlýný(çocukluk dönemini) farkýnda olmadan yaþýyoruz. Kalýyor 50–55 yýl… O da dünya meþgaleleriyle öyle bir geçiyor ki hiçbir þey anlamýyorsunuz. Yaþý kemale eren, yetmiþini deviren insanlara bugüne kadar neler görüp geçirdiklerini sorduðumuzda sadece yaþadýklarý günü biliyorlar. Geçmiþ geçmiþtir; an bu andýr.

  40. Yýlda Trabzonspor (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Tarihsel Olaylar 

Futbol günümüzün en çok raðbet gören spor dalýdýr. Millet olarak futbolla yatýp kalkýyoruz. Küçüðümüz büyüðümüz futbolu seviyor. Belki bu bize bir dayatma olarak sunuldu. Gençlik stadyumlarda efkâr daðýtmaya, dertlerinden kurtulmaya, hayatýna renk katmaya baþladý. Televizyonlar, radyolar, gazeteler futbola gereðinden çok yer ayýrdý. Bütün bu etkenler futbolu hayatýmýzýn bir parçasý haline getirdi. Fakat zamanla bizler de futbolu sever olduk. Hemen herkesin bir takýmý var artýk… Her birimiz bir renge sevdalýyýz. Trabzonlularýn sevdalý olduklarý renkler bordo-mavidir. Þehrin hâkim rengi haline dönüþen bordo-mavi, elbiselerden apartman renklerine kadar hayatýn her yanýna aksetmiþtir.

  Kuruluþunun 40. Yýlýnda Þampiyon Trabzonspor (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Tarihsel Olaylar 

Sene 1967… Trabzon’dan bir güneþ doðuyor… Ufuktan doðan bu güneþ Trabzonspor’dan baþkasý deðildi. Aslýnda futbol çok daha evvel bu þehir halkýnýn yüreðinde yer edinmiþti. Ýdmanocaðý, Ýdmangücü, Necmiati, Lise kulüpleri Trabzon’da futbol ateþini yakan öncülerdir. 1923 yýlýndan sonra Trabzon’da Ýdmanocaðý ve Ýdmangücü arasýnda büyük bir rekabet baþlamýþtý. Bu iki güzide kulüp, Trabzon’da futbolu gündeme oturtmuþtur. Bu iki takým arasýndaki rekabet Galatasaray-Fenerbahçe arasýndaki rekabetten farksýzdý.

  Küreselleþmenin Girdabýnda Muasýr Terennümler (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Günlük Olaylar 

Hayatýn yüksek basýnçlý cenderesinde sýkýþýp kalan insanlarýn yaþamýna toplumsal baskýlar da eklenince doðal olarak çýkmazlara sürükleniyorlar. Bunun yansýmalarýný hayatýn her deminde soluklayabiliyoruz. Yoksa bizler de küreselleþmenin girdabýnda sürüklenen yýðýnlara mý dönüþtük? Kendini kitle psikolojisinin maðduru olarak görenlerin sayýsý hiç de yabana atýlacak miktarda deðil. Bizler bu hastalýklý çaðýn, düþük çocuklarý mýyýz acaba?

  Cemil Meriç"in Akýl Defteri (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Yazarlar ve Yapýtlar 

Türk milletinin âb-ý hayat hükmünde deðerleri ve deðerlileri vardýr. Bunlardan birisi de Cemil Meriç’tir. Meriç, ömrünü düþüncenin girdabýnda geçirmiþ, Osmanlý’nýn inkýrazýný içinde yaþamýþ ve hissetmiþ bir akýl hocasýdýr. O, fikir namusunu yüreðinin derinliklerinde hissetmiþ, eðilip bükülmeden ve yalpalamadan dimdik ve haysiyetli bir duruþ sergilemiþtir.

  Hoþgörünün Kanatlarý Yahut Mevlâna (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Yazarlar ve Yapýtlar 

Gönül erleri maddeden ölseler de manen gönüllerde yaþarlar. Çünkü onlarýn davasý Allah’ýn davasýdýr. Ýlayi kelimetullah davasý için nefes alan bu ulu zatlar, dünyayý bir durak olarak görmüþlerdir. Gerçekte dünya cennet hayatýný kazanmak ve manevi mertebe elde etmek için bir mekteptir. Bu mektepte ham ruhlar manevi ilimlerin ziyasýyla olgunlaþtýrýlýr. Mevlana, ölümü þeb-i arus yani düðün gecesi olarak görecek kadar büyük bir Hak dostudur. Onun þu veciz sözü hayata ve ölüme bakýþ açýsýný göstermektedir: “Ölümümüzden sonra mezarýmýzý yerde aramayýnýz! Bizim mezarýmýz âriflerin gönüllerindedir”

  Seçimin Ardýndan (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Günlük Olaylar 

Demokrasiyle idare edilen ülkelerde seçimler bayram havasýnda geçer. Herkes eteðindeki taþlarý seçim meydanlarýnda döker. Düþünceler ortaya konulur. Ýsteyen istediðine destek verir. Herkesin duygu ve düþüncelerini ifade etmesine imkân tanýnýr. Kimse kimsenin fikrini küçümsemez. Oy verme faslý bitince meydanlarda söylenenler orada kalýr, hayata taþýnmaz. Küskünlükler kin ve nefrete dönüþmez. Normal þartlarda hareket edenler böyle yapar; fakat Türkiye’de durumun nasýl olduðunu bu ülkede yaþayan herkes çok iyi bilir.

  Trabzon"un Ýkinci Özel Hastanesi: Ýmperial (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Günlük Olaylar 

Saðlýk dünyadaki en büyük varlýðýmýzdýr. Allah’ýn bize emanetidir bedenimiz, onu hor ve hakir kullanmamalýyýz. Hayatýn tadý ve tuzudur saðlýk… Fakat iþler her zaman düzgün gitmez. Ýnsanlarýn aklýna gelmeyen baþýna gelir. Günün birinde sýhhatimizi, paramýzý, malýmýzý, dostlarýmýzý kaybedebiliriz. Fakat geleceðe dönük umudumuzu kaybetmemeliyiz. Umudunu yitiren her þeyini yitirmiþ demektir. Saðlýðýn kýymeti hiçbir þeyle ölçülmez.

  Gümüþhaneli Hacý Hüsrev Doðan (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Ekim 2007 Türkiye 

Dünyaya geliþimiz nasýl inkârý mümkün olmayan bir hakikatse, buradan gidiþimiz de öyle kesin bir hakikattir. Gidiþi hesaba katarak bu þuur içerisinde yaþamalýyýz. Azrail defterimizi dürmeden dünyada yapacaklarýmýzý yapýp ölüme hazýr vaziyette beklemeliyiz. Çünkü ölüm vaktinin ne zaman, nerede ve nasýl geleceði hiç belli olmuyor. Bu gerçeði peygamberlere bile bildirmemiþ yüce Allah… Kiþi yaþlý olsun genç olsun, aydýn olsun cahil olsun, zengin olsun fakir olsun, ne olursa olsun günü vakti gelince ölüm meleði muhakkak kapýsýna uðrayacak, emaneti geri isteyecek ve onu sonsuz âleme götürecektir. Durum bu iken akýllý adam buna göre yaþar, sonsuz olan ahiret hayatýný geçici olan dünya hayatýna deðiþmez.

  Trabzon'un Kültürel Meseleleri (M.NÝHAT MALKOÇ) 21 Ekim 2007 Popüler Kültür 

Karadeniz’in incisi Trabzon’un kültürel meseleleri her geçen gün çýð gibi büyüyor. Her þeyden evvel Trabzon’da bir kültür merkezi ve konferans salonu eksikliði vardýr. Hamamizade Ýhsan Bey Kültür Merkezi yýkýldý. Yerine yeni ve daha modern bir kültür merkezi yapýlacaktý. Fakat söz konusu merkezin molozlarýnýn kaldýrýlmasý dýþýnda henüz ciddi bir çalýþma yapýlmýþ deðildir. Madem çalýþmalar býçak gibi kesilecekti o zaman bu binayý niçin apar topar yýktýnýz? Sýrf bu yüzden Trabzon’da aylardan beri ciddi bir kültürel faaliyet yapýlamýyor. Öte yandan Kýzlar Manastýrý’nýn restore edilerek Çaðdaþ Sanatlar Müzesi’ne dönüþtürüleceði dillendirilip duruluyor. Fakat bu alanda da somut bir atýlým göremiyoruz.

  Ziya Doðan'la Neler Konuþtuk? (M.NÝHAT MALKOÇ) 23 Ekim 2007 Günlük Olaylar 

Geçen hafta sonu( 20 Ekim 2007 Cumartesi) Trabzon’un tek beþ yýldýzlý oteli olan Zorlu Grand Hotel’de uydudan Türkiye’nin dört bir tarafýna ve dünyaya yayýn yapan Giresun merkezli Tempo Tv’nin canlý yayýn konuðuydum. Trabzon’un baþarýlý programcýlarýndan Gazeteci-Yazar Kenan Aydoðdu’nun hazýrlayýp sunduðu Türkiye genelinde seyirci nezdinde ilk beþe girme baþarýsý gösteren “Ne Var Ne Yok?” adlý programýn birbirinden seçkin tam 12 konuðu vardý.

  "Düðün Ya da Davul" Üzerine (M.NÝHAT MALKOÇ) 6 Kasým 2007 Çaðdaþ Sanat 

Sanatla yükselecek bu millet… Kültür ve sanat içimizdeki boþluðu bir yere kadar dolduracaktýr. Devlet, tiyatroyu lüks olmaktan çýkarmalýdýr. Günün yorgunluðuyla eve gelen kiþi, bu yorgunluðunu bir tiyatro temsili seyrederek atabilmelidir. Ülkemizde özel tiyatrolar varsa da bunlar devlet tiyatrolarýna nazaran çok pahalýdýr. Bazen Trabzon’a da deðiþik özel tiyatrolar gelmektedir. Fakat bütçesi kýsýtlý olan

  Memleket Ýsterim (M.NÝHAT MALKOÇ) 13 Kasým 2007 Kesinlikle Karþýyým! 

Þimon Efendi hangi yüzle bu þiiri okudu? Acaba bu þiirde istenenler kimler tarafýndan verilmiyor? Yoksa bir anda kendini Mahmud Abbas’ýn yerine mi koydu? Kardeþ kavgasýný çýkaranlar, Müslümanlarýn inançlarýyla alay edenler, kendileri dýþýndakilere hayat hakký tanýmayanlar Ýsrailliler deðil mi? Piþkinliðin bu kadarýna da pes doðrusu!... Yoksa bu adam bizden toprak istiyor da bunu üstü kapalý bir dille, þiirle dile getiriyor olmasýn.

  Cehaletin Karanlýðýndan Bilginin Aydýnlýðýna… (M.NÝHAT MALKOÇ) 18 Kasým 2007 Toplum ve Birey 

Bilginin geçer akçe olduðu bir dünyada yaþýyoruz. Günümüzde bilgiye ulaþmak geçmiþe nazaran çok daha kolaydýr. Tabir caizse bilgi deryasýnda yüzüyoruz. Fakat bu nimetten faydalanmayýp cehaletin kör karanlýðýnda debelenenler az deðildir. Bilgiye ulaþma konusunda sýnýfta kalanlarýn durumu Divan Edebiyatý þairi Naili’nin “Ol mâhiler ki derya içredir deryayý bilmezler” berceste mýsraýný hatýrlatýr. Eriþimi olmayan malumatýn kimseye hayrý yoktur. Demek ki mühim olan þey, bilgiyi stoklamak deðil, hayatýn her yanýna yaymak ve yeri geldiðinde cömertçe kullanmaktýr. Ancak bununla çaða ayak uydurabilir, saðlýklý neticelere varabiliriz. Þair Ruhsatî’nin “Basma cahilin izine, gitme þeytanýn sözüne” dizesi cehaletin bir ucunun þeytana dayandýðýný gösterir. Sýrat-ý müstakimden ayrýlýp, yolu þeytanla kesiþenlerin sonunun cehennem olacaðýný hatýrlatmakta fayda vardýr.

  Trabzon Devlet Tiyatrosu 20 Yaþýnda... (M.NÝHAT MALKOÇ) 19 Kasým 2007 Sinema ve Televizyon 

Bugün ülkemizde yeterli tiyatro salonu yoktur. Tiyatro sayýsý genel nüfusa oranla çok azdýr. Futbol seyircisine düþen koltuk sayýsýnýn belki onda biri bile tiyatro seyircisine düþmemektedir. Bu da bizde futbolun tiyatronun çok önünde bir seyirlik oyun olduðunu gösteriyor. Ülkemizin kültürel tercih analizini bunlardan yola çýkarak kolaylýkla yapabiliriz. Tiyatronun dizilerle eþit þartlarda mücadele etmesi için tiyatro altyapýsýnýn geliþtirilip tekmil edilmesi þarttýr. Okullarýmýzda tiyatroyu sevdirmek için amatör temsil çalýþmalarý yürütülmelidir. Bu sadece yýlsonunda deðil, daha sýk yapýlmalýdýr. Çocuklar sýk sýk tiyatroya götürülmelidir. Gerekirse çocuklara bedava bilet temin edilmelidir. Çocuk okulda öðreneceðinin daha fazlasýný tiyatroda kazanacaktýr. Fakat tiyatrolarýmýzda öncelikle bizi anlatan, yerli deðerlere yer veren oyunlar oynanmalýdýr. Görüyoruz ki tiyatrolarda daha çok yabancý yazarlarýn oyunlarý oynanmaktadýr. Bu biraz da yerli oyun eksikliðinden kaynaklanmaktadýr. Oyun yazarlýðý teþvik edilirse bu sýkýntý ortadan kalkar.

  Tekayder'in Öðretmenler Günü (M.NÝHAT MALKOÇ) 27 Kasým 2007 Toplum ve Birey 

Þehrimizin gözbebeklerinden biri olan Tekayder, Trabzon’da güzel iþler yapýyor. Bu öðretmenler gecesi de onlardan biriydi. Her kesimden insaný büyük bir sevgiyle ve hoþgörüyle kucaklýyorlar. En güzel günlerinde öðretmenleri hatýrlayan ve onlarý eðlendiren bu derneðin kýymetli elemanlarýna en küçüðünden en büyüðüne kadar teþekkür etmeyi bir borç biliyoruz.

  Trabzon Kanunî Sultan Süleyman Havalimaný (M.NÝHAT MALKOÇ) 27 Kasým 2007 Türkiye 

Bu þehrin en önemli deðerlerinden birisidir Kanunî Sultan Süleyman…1495 yýlýnda Trabzon’da dünyaya gözlerini açan bu hükümdar, 15 yaþýna gelinceye kadar bu þehrin sokaklarýnda dolaþmýþ, þifalý sularýný içmiþ, güzel havasýný solumuþtur. Hayata dair ilk gözlemlerini burada gerçekleþtirmiþtir. Ýlk ve temel eðitimini burada tamamlamýþtýr.

  Hocalarýn Hocasý: Ahmet Hilmi Ýmamoðlu (M.NÝHAT MALKOÇ) 2 Aralýk 2007 Toplum ve Birey 

Ahmet Hilmi Ýmamoðlu, KTÜ Fatih Eðitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatý Öðretmenliði Bölümü’nde uzun seneler görev yaptýktan sonra bu bölümün kapanýp Türkçe Öðretmenliði Bölümü’nün açýlmasýyla KTÜ Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatý Bölümüne geçmiþtir. Þimdi sözünü ettiðimiz bölümde öðretmenlik vazifesini sürdürmektedir. O bütün hastalýklara raðmen son nefesine kadar öðretmenlik kürsüsünden inmeyecek gibi görünüyor. Zaten o kürsüden inince tutunacaðý en büyük dalý kýrýlmýþ olacaktýr. Onu bizler çok seviyoruz. Tekrar eski saðlýðýna kavuþmasý için Allah’a dua ediyoruz.

  Felsefeci ve Þair Kenan Sarýalioðlu"yla Baþbaþa (M.NÝHAT MALKOÇ) 13 Aralýk 2007 Yazarlar ve Yapýtlar 

Trabzon Lisesi kültür, sanat ve edebiyat alanýndaki faaliyetleriyle tanýnan tarihî bir eðitim ve öðretim kurumudur. Bu okulda hemen her gün bir etkinlik gerçekleþtirilir. Bu köklü eðitim yuvasýnda sosyal faaliyetlere müsait bir altyapý mevcuttur. Okulun çok geniþ ve modern bir salonu bulunmaktadýr. Bu salonu sadece okul deðil, Trabzon’da etkinlik gerçekleþtiren pek çok kurum kullanýr. Burasý daima Trabzon kültürüne, sanatýna hizmet eder.

  Millî Bütünlüðümüz ve Türkçe (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Aralýk 2007 Popüler Kültür 

Geçen zaman Türkçenin aleyhine iþliyor. Günümüzde milletimizi cendereye alan dil ve kültür sömürgeciliðinin önüne geçecek Karamanoðlu Mehmet Bey gibi kararlý ve cesur insanlara ihtiyaç vardýr. O, bundan yüzyýllar önce dilin gidiþatýný beðenmemiþ, bunun üzerine þu sert fermaný yayýnlamýþtýr: “Bugünden geru divanda, dergâhta, bargâhta, mecliste ve meydanda Türkçeden baþka dil kullanýlmayacaktýr.”(13 Mayýs 1277) Bu fermandan sonra her yerde Türkçe konuþulmaya baþlanmýþtýr. Bugün Türkçenin itibarýný iade edecek kararlý idarecileri mumla arýyoruz. Bu çaðýn Karamanoðlu Mehmet’ini hasretle bekliyoruz.

  Trabzon Lisesi"nde Rusya Halk Danslarý Þöleni (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Aralýk 2007 Toplum ve Birey 

Kin ve nefret politikalarýna inat; sevgi ve hoþgörü kültürünün barýþ ve dostluðun çok önemli bir aracý olabileceði tüm çýplaklýðýyla bir kez daha görüldü. Barýþ sermayesini hoyratça harcayanlarýn yanlýþ bir yolda olduðu bir defa daha ortaya çýktý. Bu karþýlýklý sevgi ve hoþgörü gösterileri, halklarýn yüreklerinde besleyip büyüttükleri sevgilerinin bütün meseleleri aþacak kudrette olduðunu gösterdi. Rusya’nýn Trabzon Baþkonsolosluðunun gayretleriyle gerçekleþtirilen dostluk ve sanat günleri birkaç gün daha devam edecek.

  Bir Mahalle ki... (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Aralýk 2007 Toplum ve Birey 

“Bir Mahalle Ki” adlý oyunda þenlik ve müzik hiç bitmiyor. Oyun fasýlla baþlýyor zaten… Davul zurna hiç susmuyor. Oyun erkeklerden kurulu… Kadýnlar oyunun sonundaki dans bölümünde görülüyorlar. Kavuklu’nun karýsýný bir erkek oyuncu canlandýrýyor. Kavuklu ile Piþekâr sürekli çatýþma halinde görülüyor. Kavuklu halký, Piþekâr iktidarý temsil ediyor. Bu da halkla iktidar sahiplerinin birbirleriyle olan münakaþalarýný hatýrlatýyor bize. Son yýllarda Türkiye’de yabancýlara mal satýlmasý, her þeyin peyderpey özelleþtirilmesi eleþtiriliyor burada. Ne zamanki halk bedava olan suyu parayla alýr, sürekli zamlarla karþýlaþýr, iþte o zaman özelleþtirmenin, AB’nin, ÝMF’nin karþýsýna dikilirler.

  Nazým Bilgin Öldü… Bitkiler Öksüz Kaldý… (M.NÝHAT MALKOÇ) 25 Aralýk 2007 Toplum ve Birey 

Ölüm bayram seyran dinlemiyor. Vakti dolan kiþi dünyadan göç ediyor. Bunu gösteren bariz bir örnek yaþadýk geçtiðimiz günlerde. Kurban bayramýnýn ilk günü(20 Aralýk 2007) herkes bayram ederken Sürmene ilçesi esnaflarýndan Nazým Bilgin aramýzdan ayrýldý. O, Trabzon’un önemli insanlarýndan biriydi. Seksen yaþýnda olmasýna raðmen bir delikanlý gibi diri görünüyor, sürekli çalýþýyordu. Karadeniz’in zengin bitki çeþitlerini toplattýrarak ilaç sanayinde kullanýlmasýný saðlýyordu. Bu iþten hem dar gelirli vatandaþ, hem kendisi, hem de ilaç firmalarý kazançlý çýkýyordu. Ona Sürmene’de “bitkilerin babasý” diyorlardý.

  Deli Dumrul"da Dede Korkut Hafifliði (M.NÝHAT MALKOÇ) 5 Ocak 2008 Çaðdaþ Sanat 

Türk edebiyatýnýn þaheserlerinin baþýnda gelir Dede Korkut Hikâyeleri… 12 hikâyeden oluþan bu eser, eski Türklerin yaþantýsýna ýþýk tutmaktadýr. Bu eseri millî bir destan olarak da nitelendirebiliriz. Bu eser içerik olarak Türk milletinin millî hayatýný, kültürel zenginliklerini, hissiyatýný, erdemlerini, hünerlerini bir hikâye akýþý içerisinde sýralamaktadýr. 15. yüzyýlýn sonu ile 16. yüzyýlýn baþlarýnda yazýya geçirilen bu kýymetli metinler için Türk Edebiyatý tarihçisi Fuat Köprülü þu enteresan ifadeyi kullanmýþtýr: “Bütün Türk edebiyatýný terazinin bir gözüne, Dede Korkut’u öbür gözüne koysanýz, yine Dede Korkut aðýr basar.”

  Tokat"tan Gür Bir Ses: Kümbet Dergisi (M.NÝHAT MALKOÇ) 5 Ocak 2008 Yazarlar ve Yapýtlar 

Dergiler kültür, sanat ve edebiyat hayatýmýza renk katarlar. Her ay onlarý büyük bir heyecanla bekleriz. ‘Acaba bu ay kimler ne yazacak’ diye merak ederiz. Onun içindir ki ayýn son günleri hiç geçmez. Her ayýn ilk günleri benim en mutlu günlerimdir. Çünkü o günlerde posta kutum henüz mürekkep kokusu üzerinden gitmemiþ dergilerle dolar.

  Neler Oluyor Bize? Bize Neler Oluyor?.. (M.NÝHAT MALKOÇ) 9 Ocak 2008 Toplum ve Birey 

Millet olarak sevgi, saygý ve hoþgörümüzle tanýnýrdýk. Dünyaya insanlýðý ve gerçek medeniyeti biz öðrettik. Fakat nedense son senelerde bir garip millet olduk. Menfi bir deðiþim süreci geçiriyoruz. Büyüklerin küçüklere sevgisi, küçüklerin büyüklere saygýsý kalmamýþ. Edep erkân buharlaþmýþ; herkes burnunun dikine gidiyor. Deðerlerimiz iyice aþýndý.

  Ayyuka Çýkan Müstehcenlik (M.NÝHAT MALKOÇ) 12 Ocak 2008 Toplum ve Birey 

Bu millet dýþ düþmanlara, fitne odaklarýna, ekonomik yetersizliklere, moral çöküntüye raðmen hâlâ ayakta durabiliyorsa bunu ortak deðerlerine ve inançlarýna borçludur. Bu inançlar da hiçbir kesimin tekelinde deðildir. Yetkili birimler müstehcenlik tehlikesini niçin görmezden gelirler? ‘Bazý çevreler ne der’ korkusuyla, yaþanan deðer aþýnmasýný görmemek bu milletin geleceðini dinamitlemekten farksýzdýr. Bunu hoþ görme lüksümüz yoktur.

  Tevfik Serdar Anadolu Lisesi"nin Semender Dergisi (M.NÝHAT MALKOÇ) 20 Ocak 2008 Popüler Kültür 

Türkiye’de ne dergiler geldi geçti kültür sanat hayatýndan. Bunlarýn bir kýsmý kalýcý olsa da, çoðu matbuat mezarlýðýndaki yerini aldý. Öyle de olsa hepsi yayýnlandýklarý sürece hayatýmýza renk ve ahenk kazandýrdýlar. Dergiler bir mektep gibidir. Bu mekteplerde yetiþiyor kalem erbaplarý. Onun içindir ki yayýn hayatýna baþlayan her dergi beni heyecanlandýrýr.

  Türk Atletizminin Mühim Kaybý: Cüneyt Koryürek (M.NÝHAT MALKOÇ) 21 Ocak 2008 Yazarlar ve Yapýtlar 

Trafik kazalarý dur durak bilmiyor. Her gün birileri trafik canavarýnýn pençeleri arasýnda can veriyor. Trafik kazalarý ölüm oranlarýnýn önemli bir kýsmýnýn sebebi olma özelliðini koruyor. Türkiye bu sorunun üstesinden gelemedi bir türlü. Sanki millet olarak araba kullanmayý bilmiyoruz. Direksiyon baþýna geçince üzerimize canavar gömleði giyiyoruz. Ne þoförler dikkatli davranýyor, ne de yayalar. Günümüzde yayalar arabadan hiç sakýnmýyor. Karþýdan karþýya geçiþlerde kimsenin trafik lambalarýna uyduðu yok. Ýþi þansa býrakýyoruz. Göz göre göre kendimizi tehlikeye atýyoruz. Þoförlerimiz bazý durumlarda yayalarýn geçiþ hakkýný tanýmýyor. Bunu bilmediklerinden deðil, kural tanýmazlýklarýndan yapýyorlar. Yoksa herkes yaptýðý hatanýn farkýnda. Millet olarak sorumsuz bir yapýmýz var.

  Baþkan Gümrükçüoðlu'yla Sabah Kahvaltýsý (M.NÝHAT MALKOÇ) 21 Kasým 2010 Türkiye 

Bilindiði gibi ocak ayýnýn 10. günü “Çalýþan Gazeteciler Günü” olarak kutlanýyor. Bu vesileyle Trabzon Belediye Baþkaný Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoðlu, Trabzon’da görev yapan basýn mensuplarýyla sabah kahvaltýsýnda buluþtu. Dizgicisinden imtiyaz sahibine kadar, basýnla bir þekilde iliþkili olan herkes Zorlu Grand Otel’deki sabah kahvaltýsýna davetliydi. Ben de Trabzon’da yirmi yýldýr köþe yazarlýðý yapan bir kalem erbabý olarak bu kahvaltýda yerimi aldým. Ýlk kez böyle bir programa davet edilmiþtim. Bizi gazeteci olarak saymadýklarý için böyle toplantýlara da çaðýrmýyorlar. Hatta toplu fotoðraf çekilirken bir gazetecinin “Öðretmenlerin bu fotoðrafta ne iþi var, öðretmenler günü müdür, gazeteciler günü mü?” deyiþi basýn camiasýnýn, köþe yazarlarýna yaklaþýmýnýn nasýl olduðunu ortaya koydu.

  Dün Akþam Neredeydiniz?.. (M.NÝHAT MALKOÇ) 21 Kasým 2010 Toplum ve Birey 

Yeni bir yýla “Merhaba” demenin mutluluðunu yaþýyoruz. Bir yýl daha mazinin bulutlarý arasýnda kaybolup gitti. Geride býraktýðýmýz 2009 yýlýnda kimileri beklediklerine nail olurken, kimileri de hayal kýrýklýklarý yaþadý. Ýlk gününü yaþamakta olduðumuz 2010 yýlý baþlanmamýþ, tertemiz bir sayfa olarak önümüzde duruyor. Bu temiz sayfayý hayýrlarla veya þerlerle doldurmak bizlerin elindedir. Cüzi irademizle yol haritamýzý çizip öylece geleceðe yol alacaðýz. Önümüze engeller çýkacak, çok defa da þeytan musallat olacak bize. Fakat nefsi semirten ve ona daima þer fýsýldayan þeytaný inancýmýzla alt edeceðiz. Hakk’ýn ve hakikatin yolunda gideceðiz. Çünkü her geçen gün büyük hesap gününe daha çok yaklaþýyoruz.

  Fatih Lisesi "Vesaire"… (M.NÝHAT MALKOÇ) 21 Kasým 2010 Toplum ve Birey 

Ülkemizde pek çok okulun deðiþik periyotlarda çýkardýðý okul dergileri vardýr. Bu dergiler okullarýn dýþarýya açýlan penceresidir. Bu dergilerde ilk yazýlarýný ve ilk þiirlerini yayýnlama imkâný bulanlar arasýnda geleceðin þair ve yazarlarý da vardýr þüphesiz. Bunu düþünerek her okulun bir dergi çýkarmasýnýn elzem olduðuna inanýyorum. Hatta Milli Eðitim Bakanlýðý, okullara dergi çýkarma mecburiyeti getirmesi, çýkacak dergileri maddî yönden desteklemesi gerekir. Bu, yarýnlarýmýzýn daha aydýnlýk olmasý için tutulacak bir yoldur.

  Ýfakat Belgeseli (M.NÝHAT MALKOÇ) 21 Kasým 2010 Toplum ve Birey 

Toprak kokar Karadeniz kadýnýnýn elleri… Kýnalý parmaklarý aþ ve iþ’te yara bere olmuþtur hayatla mücadele eden bu yiðit savaþçýlarýn. Odun kesip taþýmak, çay toplamak, tarla kazýp biçmek, inek saðmak, fýndýk toplamak, evin iþlerini görmek…. Bunlar Karadeniz’de kadýnýn bitmek tükenmek bilmeyen iþleridir. O eli öpülesi kadýnlarýn bu iþlerden emekli olma gibi bir þanslarý da yoktur. Son nefeslerini vermeden bu iþler onlarý bir türlü býrakmaz.

  Kanunî Deyip de Geçme... (M.NÝHAT MALKOÇ) 21 Kasým 2010 Tarihsel Olaylar 

Gerçek kahramanlarýný tanýmayan milletlerin istikbaline yön verecek gençleri, çizgi film kahramanlarýný kendilerine örnek edinirler. Bu durum, tarihi olmayan devletler için fazla yadýrganmasa da Osmanlý gibi dev bir devletin torunlarý için fazlasýyla yadýrganýr. Osmanlý’da altý asýr boyunca devleti idare etmiþ kiþilerin hangisine uysanýz sizi selamet sahiline götürür. Osmanlý’da vatana hýyanet eden padiþah yoktur. Bunlara Vahdettin de dahildir. Durum bu iken bazý kesimlerin Osmanlý padiþahlarýný hain ilan etmesini anlamak mümkün deðildir.

  Köprübaþýlýlar Derneði ve Hemþehri Dayanýþmasý (M.NÝHAT MALKOÇ) 21 Kasým 2010 Toplum ve Birey 

Günümüzde Türkiye’de büyük kentlere hýzlý bir göç söz konusudur. Memleketlerinde iþ ve aþ bulamayanlar büyük þehirlerin yolunu tutmaktadýr. Küçük bir Anadolu kentinden büyükþehirlere gelen kiþilerin buralarda tutunmasý hiç de kolay deðildir. Onun içindir ki sanayinin ve istihdamýn yoðun olduðu þehirlere göç edenler buralarda teþkilatlanmaktadýr.

  Þinasi Özdenoðlu'nun Türkiye Sevdasý (M.NÝHAT MALKOÇ) 21 Kasým 2010 Yazarlar ve Yapýtlar 

Son dönem Türk þiirinin köþe taþlarýndan birisidir Þinasi Özdenoðlu!.... Gümüþhanelidir köken olarak!... Þairliðinin yanýnda yazardýr da… Güçlü bir kalemi vardýr. Siyasal Bilgiler ve Ankara Hukuk Fakültesi mezunudur. Ben oldum olasý hukukçularýn þiire ve edebiyata olan tutku derecesindeki baðlýlýklarýna hayret ederim. Bir o kadar da takdir ederim bu ince zevklerini.

  Yusuf Ziya Ortaç'ýn Nüktedanlýðý (M.NÝHAT MALKOÇ) 21 Kasým 2010 Yazarlar ve Yapýtlar 

Hecenin beþ þâirinden biri olan Yusuf Ziya Ortaç, ömrü boyunca ortaya koyduðu eserlerle ve saygýn kiþiliðiyle Türk edebiyatýna damgasýný vurmuþtur. Millî veznimiz olan heceyi ustalýkla kullanmýþtýr. Fakat þiirlerinde derinlik yoktur. Halit Fahri Ozansoy’un yayýnladýðý “Kehkeþan” adlý derginin düzenlediði yarýþmada, þiirinin birinci olmasý Yusuf Ziya’yý edebiyat sahasýna yöneltir. Halit Fahri’nin kendisine hediye olarak verdiði ipek kravatýn kendisini þiire baðladýðýný söylemiþtir. Henüz yirmi yaþýndayken “Binnaz” adlý üç perdelik manzum bir piyes yazar. Oyun Darü’l-Bedayi’de oynanarak geniþ kitlelerce beðenilir. Bu onun þöhret basamaklarýna ilk týrmanýþýdýr.

  Böyle Buyurdu Jüri!.. (M.NÝHAT MALKOÇ) 21 Kasým 2010 Toplum ve Birey 

“Trabzon dört bin yýllýk tarihi geçmiþi olan bir kültür ve sanat þehridir” sözü dillere pelesenk olmuþtur. Fakat bu kalýplaþmýþ sözü besleyen ve geçerli kýlan kültürel etkinlikler yeterli deðildir. Bundan önceki belediye yönetimi birkaç þarký türkü yarýþmasýndan baþka bir þey yapmadý beþ yýl boyunca. Yeni belediye yönetimi iþ baþýna geldikten sonra, belediyenin kültür ve sanata katkýsý hissedilir þekilde arttý. Trabzon’da kültürel hareketlilik baþladý.

  Gümüþ Portreler ve Ýsmail Hayal (M.NÝHAT MALKOÇ) 21 Kasým 2010 Yazarlar ve Yapýtlar 

Alanýnda büyük bir boþluðu dolduran “Gümüþ Portreler”, bu þehirde yaþayan, þehrin deðerlerini gün yüzüne çýkarmaya çalýþan araþtýrmacý-yazar Ýsmail Hayal’in üç yýllýk titiz ve yorucu bir çalýþmasýnýn ürünüdür. Siz bakmayýn eserin adýnýn “Gümüþ Portreler” olduðuna, bu esere “Altýn Portreler” dense yeridir. Hayal, ‘Gümüþhane’ adýndan esinlenerek eserini böyle isimlendirmiþ. Yoksa bu çalýþma ve bu çalýþmaya konu olanlar altýn deðerindedir. Zaten bu eser altýn deðerinde olmasaydý Koza Altýn bu projeye destek vermezdi!.. Sözü edilmiþken Koza Altýn’a da böyle mühim bir eserin basýmýna destek verdiði için teþekkür ediyoruz.

  Zarif Bir Yürek: Cahit Zarifoðlu (M.NÝHAT MALKOÇ) 21 Kasým 2010 Yazarlar ve Yapýtlar 

Þâirler yüreklerimizin tercümanýdýr. Onlarla görürüz, onlarla düþünür, onlarla hayal ederiz. Bu yürek dostlarý olmasa nasýl ifade ederdik hislerimizi?.... Dünya onlarla güzel… Kanýn ve barut kokusunun gök kubbemizi sardýðý bu çaðda þâirler az da olsa hayatýmýza renk katýyorlar. Bize insanî hislerin ölmediðini haykýrýyorlar. Katýlaþan yüreklerimizi yumuþatýyorlar.

  Yýl 1433… Hicrî Yeni Yýlýnýz Kutlu Olsun… (M.NÝHAT MALKOÇ) 26 Kasým 2011 Popüler Kültür 

Bazýlarýnýzýn içinden “Adama bak, nerelerde kalmýþ, hicrî yýl, hicrî yýlbaþý da ne oluyor, kaç kiþi bu takvimi kullanýyor, o da nesi, bu adamlar bizi geri býraktý, bunlar yüzünden yerimizde sayýyoruz…” dediðini duyar gibiyim. Onlara göre geçmiþini unutmayan bizler, geri kalýþýmýzýn potansiyel suçlusu… Aslýnda bizler geri kalmýþ filan deðiliz. Bu serzeniþlerde bulunanlarla makul ilericilikte yarýþmaya her an hazýrýz. Biz geri filan kalmadýk, onlar lüzumsuz þekilde ileri gittiler. Bu ileri gidiþ bilimde, sanatta, edebiyatta olsaydý onlarý yüceltirdik. Fakat gel gör ki bu ileri gidiþ özünü kaybetmekten ve taklitçilikten ibarettir. Bu noktada ecnebi deðerleri alýp benimseyenlere, bizi deðerlerimizden koparmaya çalýþanlara ‘dur’ demek, sanýrým, bizim doðal hakkýmýzdýr. Çünkü bizler de bu memleketin çocuklarýyýz.

  "Ganita… Akþama Doðruyum Ben…" (M.NÝHAT MALKOÇ) 29 Kasým 2011 Yazarlar ve Yapýtlar 

Heyamola Yayýnlarý “Trabzon’dur Yolumuz” adý altýnda Trabzon’la ilgili bir þehir kitaplýðý oluþturma gayreti içerisine girdi. Ýyi de yaptýlar. Aslýnda bu geç kalmýþ bir çalýþmaydý. Bu yayýnevinin sahibi olan Ömer Asan, Trabzonludur. Bu þehrin havasýný teneffüs etmiþtir, suyunu içmiþtir. O, doðduðu þehre böylece vefa borcunu ödemektedir. Baþta Ömer Asan olmak üzere, bu çalýþmayý akýllarýna getirenlere, uygulamaya koyanlara þükranlarýmýzý sunuyoruz. Bu çalýþma sayesinde Trabzon’umuz birbirinden güzel ve özgün eserler kazandý.

  M. Nihat Malkoç Kerbela Þiir Yarýþmasýnda Türkiye Birincisi Oldu (M.NÝHAT MALKOÇ) 5 Aralýk 2011 Toplum ve Birey 

Aylardan Muharrem, günlerden Aþure… Gökler kül renginde… Toz bulutlarýnýn görüþ mesafesini sýfýra indirdiði demlerdeyiz. Yüreklere hapsedilmiþ derin acýlar… Bir ömür kadar uzun, geçmeyen dakikalar… Ýnsan suretindeki bir kýsým mahlûklar insanlýða rahmet okutuyor. Toprak hicapla taþýyor masumlara hayat hakký tanýmayan hunharlarý, insaf fakiri katilleri…

  "Güneþli Bayýr" ve Serkan Türk (M.NÝHAT MALKOÇ) 18 Aralýk 2011 Yazarlar ve Yapýtlar 

Yeþilin koynunda güzellik uykusunu uyuyan Trabzon, ülkemizin en þirin þehirlerinden biridir. Yeþille mavinin koyun koyuna olduðu bu mümbit topraklar maddî ve manevî binlerce zenginliði içinde saklamaktadýr. Dünden bugüne, bugünden yarýna taþýnan bu zengin birikim hepimizin ortak deðeridir. Bunu geleceðe taþýmakta þair ve yazarlara önemli görevler düþmektedir. Onlar ne kadar yazarsa yazsýn, bu emsalsiz güzellikler kâðýda dökmekle bitmez. Fakat ne kadarýný yarýnlara taþýyabilirsek kârdýr. Heyamola Yayýnlarý bunu gerçekleþtirmek için kollarý sývadý bile. 22 yazarýn kaleminden 22 Trabzon kitabý vitrinlerdeki yerini aldý.

  M. Nihat Malkoç"a Malatya"dan 6 Çeyrek Altýn… (M.NÝHAT MALKOÇ) 12 Ocak 2012 Yazarlar ve Yapýtlar 

“Firuze gözlü yârimdir Malatya!... Zamanýn buz tutmuþ eteklerinde kýrýk dökük düþlerime tutunurken, peþinden gittiðim acý tatlý hayallerim beni Beydaðý eteklerine götürüyor. Yürek devletimin payitahtý olan bu gizemli ak þehir, bana kaybettiklerimin izinden ýsrarla gitmemi söylüyor. Ne kadar uzaðýna düþsem de, Malatya hep yanýmda, yaný baþýmda… Ben her ne kadar onu terk etsem de o bir vefalý dost olarak beni hiç terk etmiyor. Gönül soframda baþköþeye kuruluyor günde üç öðün… Hasreti yudumluyoruz zamanýn billur kadehlerinde. Aþka kalkýyor câm ü cemler…

  23 Nisan Coþkusu ve Çocuklarýmýz (M.NÝHAT MALKOÇ) 20 Nisan 2012 Tarihsel Olaylar 

Milli egemenlik, egemenliðin millete ait olduðu gerçeðini teslim etmektir. Halkýn görüþünün esas alýnmasýdýr. Halkýn seçtiklerine saygý duymaktýr. Kiþi ve zümre egemenliðini reddetmektir. Onun içindir ki milli egemenlik, monarþi ve oligarþiyle baðdaþmaz.

  Karadeniz Kitap Fuarý ve Birkaç Serzeniþ… (M.NÝHAT MALKOÇ) 25 Mayýs 2012 Toplum ve Birey 

Kitap fuarlarý, þehirlere kan ve can pompalayan organizasyonlardýr. Oldum olasý bu fuarlarýn Trabzon’umuzda da düzenli olarak her yýl yapýlmasýný arzulamýþýmdýr. Bu konuda Ýstanbul, Ankara, Ýzmir, Bursa ve Adana gibi þehirlere gýpta etmiþimdir. Hele Ýstanbul TÜYAP Kitap Fuarý, bu organizasyonlarýn en muhteþemidir. Trabzon’da kitap fuarlarýnýn açýlmasýna yönelik isteðimi deðiþik yerlerde yineledim. Fakat uzun zamandan beri sesim akis bulamamýþtý. Çok þükür bu sene þehrimizde Karadeniz Kitap Fuarý açýldý.

  Þair Halit Macit"in "Arzuhal"inin Tematik Ýncelemesi (M.NÝHAT MALKOÇ) 11 Haziran 2012 Yazarlar ve Yapýtlar 

Arapça bir tamlama olan arzuhal(arz-ý hâl); “bir iþ için bir makam veya resmi daireye bir iþ sahibinin verdiði dilekçe” anlamýna gelmektedir. Bu kelimenin diðer karþýlýðý “istidanâme” dir. Trabzonlu deðerli þair Halit Macit de son kitabýna “Arzuhal” ismini vermiþ.

  "Bir Ömrü Yazdým" ve Gazeteci Aydýn Akdeniz (M.NÝHAT MALKOÇ) 26 Haziran 2012 Yazarlar ve Yapýtlar 

Gazetelerde yazýlan yazýlarýn bir günlük gibi kýsa bir ömrü vardýr. Gazete okunduktan sonra, doðal olarak o yazýnýn hükmü de biter; ya bir þeyin sarýlmasýnda kullanýlýr, ya da çöpü boylar. Onun içindir ki yazarlar, gazetelerde yayýmladýklarý yazýlarýný daha sonra iki kapak arasýna alarak kitaplaþtýrýrlar. Böylelikle yazýlarýnýn zaman karþýsýnda yok olmasýna engel olurlar. Trabzon'da ülkenin ve þehrin gündemini yorumlayan Aydýn Akdeniz de bizim gibi düþünüyor olacak ki gazete yazýlarýný kitap haline getirerek okurlarýn ilgisine sunmuþtur.

  Trabzon Liseli Simalar ve Trabzon Lisesi'nden Hatýralar (M.NÝHAT MALKOÇ) 12 Ekim 2014 Yazarlar ve Yapýtlar 

ster þiir, ister makale, isterse deneme olsun; Trabzon üzerine her ne yazýlsa ilk fýrsatta onu temin eder, büyük bir özenle ve dikkatle okurum. Onun içindir ki þahsî kütüphanemin en zengin raflarýndan biri de Trabzon üzerine yazýlan eserlerin olduðu bölümdür. Zira bu þehir üzerine yazýlan her þey beni heyecanlandýrýr. Þayet bu yazýlanlar kitap boyutundaysa heyecaným artar, adeta ikiye katlanýr. Bunu sakýn mikro milliyetçilik olarak görmeyin. Bu benim doðup büyüdüðüm þehirle olan samimi ünsiyetimden kaynaklanýyor. Bu durum, þehirle ruh dünyam arasýnda kurduðum köprülerin saðlamlýðýndandýr. Okuduðum her eser bu köprüye çelikten bir ayak olarak, onu muhkemleþtiriyor.

  Þair Haydar Çoruhlu'yla Þiirin Kalbine Yolculuk... (M.NÝHAT MALKOÇ) 18 Ekim 2014 Yazarlar ve Yapýtlar 

Bazý insanlar için bir yaþam tarzýdýr þiir, yaþama sebebidir. Belki de hayatýn ta kendisidir, öznesidir. Þiir, yaþam sevgisinin berrak pýnarýdýr. Hayatý idame ettirebilmek için nefes gibidir. Þair söyleyecek sözü olandýr. Þairlik en zor zamanlarda bile dik, diri ve iri durmaktýr. Sözcüklerin gücünü güç edinmektir. Bir duygu iþçiliðidir þiir. Yusuf'un zindandaki duasý, Züleyha'nýn sýcak gözyaþý, Ýbrahim'in teslimiyetinin söze bürünmüþ hâlidir. Ham sözlerin iþlenmiþ, son safhasýdýr. Þair kelimelerin elinden tutandýr. Þair, þiirin coþkun ve derin sularýna kendini býrakandýr.

  Gümüþhane Eðitim Tarihi ve Ýsmail Hayal (M.NÝHAT MALKOÇ) 15 Þubat 2015 Yazarlar ve Yapýtlar 

Þehirler, içinde yaþayan insanlarla deðer kazanýr. Þehirleri deðerli ve muteber kýlanlar, orada yaþayan insanlardýr. Bu insanlarýn bir kýsmý ön plandayken, bir kýsmý da geri planda durur. Fakat þehirleri sýrtlayan birkaç insan mutlaka bulunur. Bunlar o þehrin gözü, kulaðý ve dilidir. Tabir caizse gözbebeðidir. Bu insanlar þehre hizmet noktasýnda daima önde yürürler. Ýþte bunlardan birisi de, yaþadýðý þehrin kültürel açýdan imarý için canla baþla çalýþan Ýsmail Hayal’dir. Gümüþhane’mizin kültürel deðerlerini ortaya koyma gayreti içerisinde olan araþtýrmacý-eðitimci-þâir ve yazar Ýsmail Hayal, yaþadýðý þehrin tanýtýmýný saðlýyor.

  Çanakkale Zaferi’nin 100. Yýlýnda Birincilikle Taçlandýrýlan Skandal Bir Çanakkale Þiiri (M.NÝHAT MALKOÇ) 3 Mart 2015 Yazarlar ve Yapýtlar 

Ümraniye Belediyesi 11 seneden beri ülke geneline þamil þiir, hikâye ve resim yarýþmalarý düzenliyor. Belediyelerin sadece altyapý, su, kanalizasyon, çöp toplama, asfaltlama iþlerinden sorumlu olmadýklarýný, kültürel etkinliklere de el atmalarý gerektiðini yýllardan beri söyler dururuz. Ümraniye Belediye Baþkaný Hasan Can, sesimizi duymuþ olmalý ki 11 seneden beri bu anlamlý kültürel hizmeti ýsrarla devam ettiriyor. Sað olsun, var olsun.

  Fethin 562. Yýlýnda Ayasofya'yý Açmaya Var Mýýsnýz? (M.NÝHAT MALKOÇ) 2 Mayýs 2015 Ýstanbul 

29 Mayýs 1453 tarihi, bizim açýmýzdan karanlýk bir devrin batýþýný, yepyeni ve aydýnlýk bir devrin müjdesini fýsýldar kulaklarýmýza. Bu tarih, Osmanlý’nýn muhteþem bir cihan devletine giden yolunu da ardýna kadar açar. Zulme rýza gösterenler ve zalimden yana olanlar sahnenin dýþýna itilir; Ýslâm’dan ilham alan daha adil bir dünya nizamý yeniden þekillenir.

  Zigana'nýn Gür Sesi: Herfene Dergisi (M.NÝHAT MALKOÇ) 23 Nisan 2016 Yazarlar ve Yapýtlar 

Oldum olasý Anadolu’nun ücra köþelerinden ses veren kültür, sanat ve edebiyat dergilerine meraklýyýmdýr. Bunlarý bir þekilde edinir, okur, arþivler ve elimden geldiðince diðer okuyucularýn da haberdar olmalarý için tanýtmaya çalýþýrým. Ýþte onlardan biri de Zigana’nýn komþusu Gümüþhane’de çýkan Herfene dergisidir. Dergi elimdeki sayýsýyla 21. sayýya ulaþmýþ gözüküyor. Herfene; ilkbahar, yaz, sonbahar ve kýþ olmak üzere senede dört sayý olarak okuyucusuyla buluþuyor. Dergi her sayýsýnda belli bir konuyu kapaðýna taþýyor.

  15 Temmuz Direniþ Þiirleri Antolojisi (M.NÝHAT MALKOÇ) 10 Temmuz 2017 Yazarlar ve Yapýtlar 

Darbeler tarih boyunca hep demokrasi getirme(!) ve kaostan kurtarma vaadiyle yapýlmýþ; fakat ne yazýk ki daima demokrasiyi rafa kaldýrmýþ ve kargaþaya zemin hazýrlamýþtýr. 27 Mayýs'tan 12 Eylül'e kadar, yakýn tarihimiz bunun acý hatýralarýyla doludur.

  Bir Nihan Heybe'de Dünü Bugünde Yaþamak (M.NÝHAT MALKOÇ) 10 Ocak 2018 Yazarlar ve Yapýtlar 

Oldum olasý hatýra türündeki kitaplarý sever, büyük bir keyifle ve iþtahla okurum. Çünkü onlar roman ve hikâye gibi kurgu deðiller. Hayatýn ta kendisidirler. Perihan Akçay Hanýmefendi tarafýndan kaleme alýnan "Bir Nihan Heybe" de bunlardan birisi.

  Tanýklarýn Gözüyle Ümmet Coðrafyasý (M.NÝHAT MALKOÇ) 4 Haziran 2018 Yazarlar ve Yapýtlar 

Ýslâm ülkelerinin ve Ýslâm topluluklarýnýn çektiði sýkýntýlar her dönemin meselesi olmuþtur. Bu coðrafyaya güneþ bir türlü doðmamýþtýr. Fakat son yýllarda bu sýkýntýlarýn derecesi daha da artmýþtýr. Artan sýkýntýlar Müslümanlarýn hareket alanýný iyice daraltmýþtýr.

  Osmanlý'dan Günümüze Trabzonlu Þehidler (M.NÝHAT MALKOÇ) 28 Temmuz 2018 Yazarlar ve Yapýtlar 

Trabzon þehir tarihiyle ilgili kaleme aldýðý kitaplarla tanýdýðýmýz tarihçi Mehmet Akif Bal, Trabzon Kitaplýðý'ný her geçen gün daha da geniþletiyor. Bu kitaplýk geniþledikçe Trabzon'un mâzisindeki bulutlar da daðýlýyor. "Osmanlý'dan Günümüze Trabzonlu Þehidler" kitabý tarihçi Mehmet Akif Bal'ýn kültür hayatýmýza ve kitap dünyasýna yeni armaðaný.

  "Barbar, Modern, Medenî" Kitabý Üzerine Düþünceler (M.NÝHAT MALKOÇ) 14 Nisan 2019 Yazarlar ve Yapýtlar 

Görünen o ki Doç. Dr. Ýbrahim Kalýn, çok yoðun bir devlet mesaisi içerisinde, asýl alaný olan tarihçiliðini de yepyeni eserlerle taçlandýrmaktadýr. Son olarak kaleme aldýðý "Barbar, Modern, Medenî(Medeniyet Üzerine Notlar)"(Ýnsan Yay., Kasým 2018) adlý kitabý bunun mücessem örneðidir. 300 sayfadan meydana gelen kitap, özgünlüðüyle dikkat çekiyor.

  Ramazan Davulcularý ve Manilerimiz (M.NÝHAT MALKOÇ) 28 Mayýs 2019 Türkiye 

Müstesna zaman dilimlerinden birisidir mübarek ramazan… Onun için de Müslümanlar tarafýndan büyük bir þevkle karþýlanýr. Bu aya eriþmeden evvel hazýrlýklara giriþilir. Kadýnlar ramazanlýk yiyecekler hazýrlamaya aylar önceden baþlarlar. Yufkalar açýlýr, konserveler yapýlýr. Kadýnlar her gün birbirine gidip bu gibi hazýrlýklarý beraberce yaparlar. Bu ayda büyük bir yardýmlaþma ve dayanýþma örneði gösterilir.

  Ölümünün 7. Yýlýnda Abdurrahim Karakoç ve Þairliði (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Haziran 2019 Yazarlar ve Yapýtlar 

Ölümle birlikte hayatýn kepenklerini kapatýrýz farklý bir boyuta geçene kadar... Fakat insana verilen sonsuz yaþama arzusunun elbette bir karþýlýðý vardýr ötelerde. Lezzetleri acýlaþtýran ölüm, en büyük adalettir aslýnda... Zira hiç kimseyi ýskalamaz. Makamýmýz, mevkimiz, þöhretimiz, zenginliðimiz her ne ne olursa olsun o, vakti gelince mutlaka uðrar kapýmýza. Efendi-köle ayrýmý yapmaz. Ölen kiþi bir yanýmýzý da alýr götürür beraberinde, ortak hatýralar topraða taþýnýr bir anlamda. Dünyadaki kiþi, ölen dostuyla birlikte ortak paylaþýmlarýný da topraða gömmenin derin acýsýný ve sýzýsýný yüreðinin derinliklerinde hisseder. Bu durum, geride kalanlarýn acýsýnýn katmerleþmesi neticesini de beraberinde getirir.

  Þair Haydar Çoruhlu'yla Þiirin Kalbine Yolculuk (M.NÝHAT MALKOÇ) 7 Temmuz 2019 Yazarlar ve Yapýtlar 

Bazý insanlar için bir yaþam tarzýdýr þiir, yaþama sebebidir. Belki de hayatýn ta kendisidir, öznesidir. Þiir, yaþam sevgisinin berrak pýnarýdýr. Hayatý idame ettirebilmek için nefes gibidir. Þair söyleyecek sözü olandýr. Þairlik en zor zamanlarda bile dik, diri ve iri durmaktýr. Sözcüklerin gücünü güç edinmektir. Bir duygu iþçiliðidir þiir. Yusuf'un zindandaki duasý, Züleyha'nýn sýcak gözyaþý, Ýbrahim'in teslimiyetinin söze bürünmüþ hâlidir. Ham sözlerin iþlenmiþ, son safhasýdýr. Þair kelimelerin elinden tutandýr. Þair, þiirin coþkun ve derin sularýna kendini býrakandýr.

 

 



SEVGÝ KÖPRÜLERÝ

Müslüman- Türk kimliðimiz uçuverdi özümüzden
Geçmiþe bir sünger çekip çabuk döndük sözümüzden

Kurudu pýnar baþlarý,sâki hýçkýrýp aðlýyor
Gözlerden akan kanlý yaþ,yüreðimizi daðlýyor

Mutlu azýnlýk uçarken kimileri emekliyor
Ýnsanlýk kurtuluþ için Fatih neslini bekliyor

Kýpkýzýl þafaða inat,acýlý feryatlar dinsin
Ýçimize ecdadýmýn þefkat iklimleri sinsin

Çaðýn asýk suratýna tükürün Allah aþkýna!
Vatana kast edenleri döndürüverin þaþkýna!

Mürþid-i kâmiller gibi aþka banýn heceleri
Mevlâna'nýn hoþgörüsü nurlandýrsýn geceleri

Yücelerden emir geldi:Kardeþ olun ey insanlar!
Sevgi köprüleri kurun,engel olmasýn lisanlar

Gözlerde bir çift umut var,yarýnlar aydýn olacak
Kirlenen kalplerimize Yunus sevgisi dolacak

Daha ne bekliyorsunuz?Karanlýða bir mum yakýn
Bataklýklardan kurtulup sevgi deryasýna akýn

Maddenin zincirlerini kýr artýk,tel tel dökülsün
Durdurun karanlýklarý,beklenen þafak sökülsün.

M.Nihat MALKOÇ



 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © M.NÝHAT MALKOÇ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.

 

Bu dosyanýn son güncelleme tarihi: 19.03.2024 10:31:50