"Yazmak, varoluşsal bir bunalımın, en azından bir süreliğine, başka bir varoluşsal bunalıma dönüşmesidir." - Franz Kafka"

yazı resim

Ufak minik ellerinle tuttun parmağımı sıkıca,
Bırakma beni!
Atma beni karanlık kuyulara anne!
Dercesine baktın yüzüme.
Canım yavrum!
Seni bırakmak mümkün mü?
Elimde olsa vermez miyim bu canımı uğruna?

Ama ne fayda!
Gün be gün gözümde mum gibi eriyorsun,
Beni sensizliğe alıştırmaya mı çalışıyorsun?

Gitme kuzum!
Süt kokulu can özüm,
Ceylan gözlü yavrum!
Anneni gözü yaşlı koyup,
Melekler ardına takılıp gitme!

Ağlama anneciğim diyorsun,
İçimdeki yarayı bilmiyorsun.
Senin hasretine dayanamayacağımı,
Eşyalarına sarılıp,
Resimlerinle avunamayacağını bilmiyorsun.

Bir mucize yaratın doktorlar!
Yavrumu ayırmayın canımdan.
Onun benim şefkâtime, Onun sevgime ihtiyacı var,
Bırakın süt kokulu kuzumu.

Yavrum!
Sen de tatlı oyuna dalıp,
Ardına takılma meleklerin,
Gözü yaşlı bırakma burada,
Bırakma korlar içinde beni.
Biçare anneni!

KİTAP İZLERİ

Gözyaşı Konağı

Şebnem İşigüzel

Osmanlı Sürgününde Modern Bir Kadının Sesi Şebnem İşigüzel, Gözyaşı Konağı’nda, 19. yüzyıl Osmanlısının boğucu atmosferini, ataerkil bir ailenin baskısıyla Büyükada'ya sürgün edilen genç bir kadının
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön