"Yazarın özgürlüğü, yazdıklarının okurun aklını karıştırma özgürlüğüdür. Yoksa niye yazsın ki?" – Terry Pratchett"

Son Sürümü Aşkın

bardakta kalan bir parmaklık hüzünle / yola koyuldu adam / kuşlar daha uyanmadan / heybesinin bir gözünde gece / ötekinde gündüz / ikindiyi sırtına sarınıp yeni orman kuşaklarına /

yazı resim

bardakta kalan bir parmaklık hüzünle
yola koyuldu adam / kuşlar daha uyanmadan
heybesinin bir gözünde gece / ötekinde gündüz
ikindiyi sırtına sarınıp yeni orman kuşaklarına

işi buydu adamın
her sabah alıp eline güneşi
örsünde evirir çevirir aydan lambalar yapardı

say(a)damdı ömrü, saymakla geçti gitti
kızılay üst geçiti kullanmadan geçenleri
en çok da hüznü hüzünlendir /
meme uğruna ödünler verenleri

hayat ona cömertti / kirli olsa da elleri
bir kibrit çakımı uzağındaki yürek yangınlarında
ne çok çıplak ağaçlara hevesle sarılmıştı

her şiirin başına gelen onun da
geldi başına, kaçak bir ömür törpülerken
son rötuşu yapılmış kara kalemle
hüznü azaltılmış bir içimlik arap filmin
son sürümü sürülmüştü işportaya çoktan

ömer akşahan
29.02.2004 / Konya

KİTAP İZLERİ

Nohut Oda

Melisa Kesmez

Melisa Kesmez’in ‘Nohut Oda’sı: Eşyaların Hafızası ve Kalanların Kırılgan Yuvası Melisa Kesmez, üçüncü öykü kitabı "Nohut Oda"nın başında, Gaston Bachelard'dan çarpıcı bir alıntıya yer veriyor:
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön