"Yarının ne getireceği belli olmaz, ama dün de bugün gibi bitmişti ve kimse şaşırmadı." - Douglas Adams"

Son Sözüm Ön Sözüme Satırbaşıdır

yazı resim

Kılıcı kınından ayıran nezaketinle dostum!

Canıma akıttın seyrinden geçmiş kandamlasını.
Kırılıp dökülmeye örülmemişken henüz,
Çivit kokularında bir gece
Saçlarımdan döküldü kor kızıl hece.

Sen uyuyordun… Beni görmedin.

Asma bahçelerinde kayıtlı tanışmalar
Ve türemiş şaşırmalar namlumun ucundaydı.
Namussuz mermi serinliğine kapattım gözlerimi.
Gözlerimi dörtnala bir aşkın seyrine açtım.

Hoyrattı rüzgâr… Berbattı yağmur. Lanet bir gündü anlayacağın…

Paçaların, çaresizliklerini göletlerde boğarken
Seçilmiş yanlışlıklar ıskalarken yolunu
Ve tüketirken yaşını eflatun gülüşlerin serzenişi…
O sırada deniz senden gitmekteydi sevgili.

Ben Ülkenden Geçerken… Acı, tenimde hayat buldu.

Nalını düşürmüş atın sefilliğiydi kapında öfke.
Tozlu sevişmelerin kenarından Pazara düşmüş bakışların.
Kelepir gözyaşların raflarda… Yok fiyatına.

Satırlarım hiçliğine başlayacak.

KİTAP İZLERİ

Gözyaşı Konağı

Şebnem İşigüzel

Osmanlı Sürgününde Modern Bir Kadının Sesi Şebnem İşigüzel, Gözyaşı Konağı’nda, 19. yüzyıl Osmanlısının boğucu atmosferini, ataerkil bir ailenin baskısıyla Büyükada'ya sürgün edilen genç bir kadının
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön