"Yarın 16 Ekim, yani bugün yaptığınız her şeyi ertelemek için mükemmel bir gün." – Woody Allen"

Şeffaf

Benim değilsin, olmanıda istemedim. Ama içinde yaşayan kadını görüyorum ben. Buğulu gözleriyle beni okşayan kadını ... O , sen değilsin elbet.

yazı resim

Her bensiz bırakışımın ardından
Dönüp bakıyorum sana.
Üzgün ve düşünceli , orada olmayan
Gururunun saklı yanıklarıyla baş etmeye çalışan
Taptaze , tertemiz insancıl bir sen oluyorsun
Ben her uzağına vardığımda
Senin yanındaki yokluğumu görüyorum yanında
Ustaca çizilmiş çizgilerinden düşen yaşlarını
Dünyayı görmemiş büyük parlak gözlerini
Gülümsemenin en yakıştığı ,
Ağladığında kendini denize atan dudaklarını
Ve yuvasından düşmüş bir kuş gibi
Tüm bedenin titreyişini , muhtaçça.

Olduğun yere varmak için zamanı tutuyorken bile
Seni izliyorum arkandan .
Düzelip , ürperirce kendini toplayışını
Saçlarını geriye atışını
Göz yaşlarını elinin tuttuğum yanıyla silişini
Dudaklarını ısırışını , yanaklarının pembeliğini
Senin gelişini izliyorum kendine
Ben yokken bile varlığını yalnız bırakmadığını görüyorum
Bir daha dönmeyeceksin gibi korkuyorum aynı yere
Son defa gibi seni özlerce bakıyorum , gidiyorsun.
Gidiyorsun ve dönüp bakmıyorsun.
Oysa yanına bıraktığım hayatın tek sırrını
Benim baktığım tarafına yazıyorum.
Gidiyorsun , dönüp bakmıyorsun.

KİTAP İZLERİ

Tutunamayanlar

Oğuz Atay

Tutunamayanların Edebi Ayaklanışı Oğuz Atay'ın anıtsal eseri "Tutunamayanlar", 1972'de yayımlandığında Türk romanında bir deprem etkisi yaratmıştı. Yarım asır sonra bile, bu sarsıntının artçıları edebiyat dünyasında
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön