"Yazmak, bir hayaleti kovalamak gibidir; yakaladığında ya yok olur ya da sana kendi hayaletini gösterir." — Neil Gaiman"

yazı resim

İçimdeki nar ekşisi sokakları eziyorum
adını bilmediğim tanelerle
tuz ağlıyorum
buz değerken yanan yerlerime
bir sabah uyandım
düşü kırık yataklarda
sevi seven her yanım ağrıyordu
kendi yarattığım limon kokulu sabahta

küfürbaz dilleri öperken
paramparçalarına ayrıldı dokularım
dokunamadıklarım

oturdu ağladı erken ölümlere dizelerim
dizemediklerim

rengarenklerine kandım ben bir siyahın
öteyi gören gözlerim
gidemedi gidenlerimden öteye
bir adım bile

suyu boğuyorum
ıslanmış ana rahminde
doğamayan çocuklar düşüyor benim yüzümden
siz bundan göz yaşını anlıyorsunuz

söndürüp yakıp geçtiğim yangın yerindeyim
bir esmer gökyüzü düştü üstüme
öpüşürken kirpiklerim

alev verdim küllerime yeniden
korkmasın diye aitsizliğim

kırılan yanlarım en çok bana kırgın
sormadım diye sebebini

orada bir yerdesin biliyorum
verdiğin nefesi ben aldım dün gece
belki de

Sinem Sal

KİTAP İZLERİ

Ayaşlı ile Kiracıları

Memduh Şevket Esendal

Ankara'da Bir Apartman Dairesi: Cumhuriyet'in Mikrokozmosu Memduh Şevket Esendal'ın ilk olarak 1934'te yayımlanan ve adeta bir edebi zaman kapsülü niteliği taşıyan romanı Ayaşlı ile Kiracıları,
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön