"Gelecek, şimdinin geçmişidir; yani hiçbir şey yeni değildir, sadece daha pahalıdır." - Kurt Vonnegut"

Emanet

yazı resim

Bir kız çocuğu var
Oturuyor bankta
Gece yarısını vururken
Yağmurun altında sırılsıklam
Belki 15 yaşında belki 30
Gözyaşları cesaret edemiyor akmaya
İçine süzülüyor yavaşça, sinsice, tam kanayan yaranın üzerine...
Tuz, acı, kan...
Dışarıdan bakanlar görmesini istediği şeyi görüyorlar:
Öfke, hırs, tutku, şehvet, güç...
O ise içinde yaşıyor acıyı, çaresizliği, yalnızlığı...
Bir kadın geçiyor önünden
Belki 45 belki 18
Topuğunun sesiyle tak... tak... tak...
Tıpkı hayatın içinden geçtiği kadar hızlı
Tıpkı kızını deştiği gibi yavaş ve emin adımlarla...
Tutku dolu, şehvet dolu... Ama güçsüz...
Egosundan nasibini alacağını bile bile...
Ne hayatlar kararttığını bile bile...
Pişman. Pişman olduğunu itiraf edemeyecek kadar pişman...
Geçip gidiyor
Kız kararsız, çaresiz
Gözler bile yalan söylüyor
Hayat kazık atıyor
Tokatlıyor
İnsan seline bakıyor oturduğu bankın üzerinden
Kol kola insanlar geçip gidiyor
Ama o hala bankın üzerinde yalnız, ıslak ve üşümüş...
Bu acılar artık bitecek..
Ona hayat veren kadın
Emanetini geri aldı...

KİTAP İZLERİ

Engereğin Gözü

Zülfü Livaneli

İktidarın Göz Kamaştıran Işığı ve Bir Hadımın Gözünden Saray Zülfü Livaneli’nin, okurunu XVII. yüzyıl Topkapı Sarayı'nın loş ve entrika dolu koridorlarına davet eden romanı "Engereğin
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön