Dağılırdı ufkumda sis.
Bir hikâye başlardı,
Rivayet değil bütün bunlar ben de oradaydım.
Dupduru ayakların vardı.
Gönlümden sular akardı ayaklarına beş vakit.
Sular seninle çağlardı şelalelerde.
Lâleler senin için açardı
Lâlezara melekler inerdi hayalinle
Ellerin zaten narindi.
Parmakların gelirdi akla elif denince.
İnce su misali akan parmakların,
Git gide güzelleşirdi düşümde.
İncecik parmakların,
Nedeni değildi saçlarımdaki akların.
Şimdi akıp gittin su misali,
Hüznü oldun sulara düşen ayrılıkların.
Sendin suları durultan bakış,yaz kış.
İncelirdin fikrimde gül olurdun.
Nurdun sanki semadan inen.
Göz aydınlığım.
Muştu bakışlım.
İnceliğini güllerden kıskandığım.
Sen güzeldin güzellik solurdun ben seni.
Ayakların durulurdu hayalimde gittikçe.
İncelirdi ellerin.
Yâdıma düşünce gül dibaceli adın.
Sesi yüreğimde duyulurdu güvercin kanadının.
Dupduru sulardan duruydu bakışların.
Ayaklarım suya ererdi
Değince,toprağıma ayakların.
Ankara,16.04.2010 İ.K