"Edebiyatın acımasız kuralıdır: Okur, yazarın ölüsüyle dans etmekten daha çok zevk alır." – Edgar Allan Poe"

Dünyanın Mavi Çocuğu

düşününce bazan..ilgilenmediğimiz ne çok şey varmış diyorum..dün balkonumdaki çiçekleri yakından izleyince daha çok şaşırdım. Ceylangözü'nin hareli çiçeklerine bakınca o rengin katmerli güzelliği, çiçeğin tam ortasından çıkmış iki ince tel "İşte benim dünya zenginliğim, dünya nimetlerim de bunlar ! " der gibiydi. Hayran olmamak olanaksız dedim Yüce Tanrıma. Dünyanın Mavi Çocuğu bir çiçek de olabilir, bir yeni yetme de, bir erguvan ağacı yahut.

yazı resim

zamanın aralığından bakıyoruz,
gerçek bir dünyaya bakıyoruz,
işi gücü bırakıp ara sıra,
bakıyoruz kuşlar, çiçekler, ağaçlar.

bir pencere düşünüyoruz açık,
işte zamanın penceresi diyoruz,
başka gözle bakıyoruz dünyaya,
bakıyoruz gölgemiz düşmüş suya.

zamanın cebinden çalıyoruz bazan,
oh olsun diyoruz, ne de iyi ettik,
günahsız çocuk olduğumuzu düşlüyoruz,
alıcı gözle bakıyoruz artık dünyaya.

zamanın kapısından bakıyoruz içeri,
çiçekli bir bahçeye açılıyor kapımız,
güllerin arasına saklanmış çocuklar,
fotoğraf çekilecek birazdan,
birbirimize sarılıyoruz.

zamanın aralığından bakıyoruz,
güneş doğuyor, batıyor, sonra yıldızlar,
yıldızlar parlıyor, ayışığı yansıyor sulara,
sayıyorum güneşleri, yıldızları, ayları,
bakıyorum çocuk çoktan büyümüş.

KİTAP İZLERİ

Sırça Köşk

Sabahattin Ali

Sırça Köşk: Yıkılmaya Mahkûm Bir Düzenin Alegorisi Sabahattin Ali, son eseriyle sadece bir öykü kitabı değil, aynı zamanda cesur bir veda ve sarsılmaz bir ithamname
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön