"Yazmak, bir hayaleti kovalamak gibidir; yakaladığında ya yok olur ya da sana kendi hayaletini gösterir." — Neil Gaiman"

Doksanlar

Çocukluğumuzla ilgili yazacağım şiirlerin ikincisi...

yazı resim

DOKSANLAR
Çocuktuk
Delicoştuk
Parmaklıklı pencerelerimizden bakardık
Bin liraya izleyemediğimiz sokak palyaçolarına
Garip günlere filizlendik biz
Ekmek arası peynirdi döke saça yediğimiz
Saklambaç oynarken büyüdük biz
Devşirme dizi filmlerin müptelasıydık annelerimizle mecburen
Biz garip zamanların büyüttükleriydik
Sokak arası kavgalarıyla yeşerdik
Tuhaf günlere filizlendik

Sonra radyolardan şarkı isterdik sevdiklerimize
Saat onbir oniki bir olurdu
Sayın “Gece Kuşu” nun keyfiyetiydi bizim isteklerimiz
O dilerse olur dilemezse maalesef
Ve kınardık “Gece Kuşu”nu içimizde koca bir esef

Elimizde kömür karası yüzümüzde bi mahcubiyet
Eve girerdik gizliden
Enselenişlerimiz sonumuzdu
“Hiçbir yere girmiyosun doğru banyoya”
Sokak çocuklarıydık modern zamanların
Geleceğin büyükleriydik nihayet
utandırıldık yaptıklarımızdan
Dedim ya garip günlere
90’lara filizlendik biz

KİTAP İZLERİ

İyilik

Şebnem İşigüzel

Bir Yalancının Son İtirafları: Şebnem İşigüzel’in “İyilik” Romanında Parçalanan Bir Hayat Şebnem İşigüzel, çağdaş Türk edebiyatının en cesur seslerinden biri olarak, okuru her zaman rahatsız
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön