"Yazmak, aslında ölmek için bir bahanedir; okumak ise bu bahaneyi ertelemenin en zarif yoludur." - Umberto Eco"

yazı resim

Bahtımın serveti, hüzün tatlısı,
Otuz yıl aradım, benzerin yoktur.
Yüreğim sevdanın yalnız atlısı,
Hasretin bağrımda paslanan oktur.

Bakışın yıldızlı bir Samanyolu,
Dudağın hülyamın kapısı gibi.
Pembe yanağında açılan gülü,
Koklamak cennetin tapusu gibi.

Bir sır var sevgiyle sarılışında,
Kalbinin notası aşkın bestesi.
Mucitsin gönlümün var oluşunda,
Hüznümde yaradır veda busesi.

Tanrım bol keseden yüklemiş sana,
Vefanın en yüce asaletini.
Gösterdin gönlüme sevgiden yana,
Leyla’dan aldığın vekâletini.

Nice yıllar geçti, her gün ah ile,
Özlemim alevli coşkun çağlayan.
Sevaptan saydığım her günah ile,
Düşlerim her gece sana ağlayan.

Ben çifte kavrulmuş, sevda yanığı,
Yüreğin unutsun, gözlerin gülsün,
Diyerek yalvaran Kâbe konuğu,
Kalbimde hasretin ebedi kalsın.

Mehmet Nacar
]

KİTAP İZLERİ

Masumiyet Müzesi

Orhan Pamuk

Hatıraların Varlığa Dönüştüğü Yer: Masumiyet Müzesi "Hayatımın en mutlu anıymış, bilmiyordum." Orhan Pamuk'un 2006'da Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanmasının ardından yayımladığı ilk büyük romanı olan Masumiyet
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön