"Yazmak, aslında ölmek için bir bahanedir; okumak ise bu bahaneyi ertelemenin en zarif yoludur." - Umberto Eco"

Bu da Benim Hikâyem

Hep sevdim zeytini, Bir de tini. Emin beldeler ararken yüreğime, Bir hengamenin içinde buldum kendimi. Turu Sina'da, Musa'nın ayak izlerini, Zindanda Yusuf'un kara gözlerini; Çarmıhta İsa'nın metanetini, Bildim,bilemedim,

yazı resim

Hep sevdim zeytini,
Bir de tini.
Emin beldeler ararken yüreğime,
Bir hengamenin içinde buldum kendimi.
Turu Sina'da,
Musa'nın ayak izlerini,
Zindanda Yusuf'un kara gözlerini;
Çarmıhta İsa'nın metanetini,
Bildim,bilemedim,
Gördüm. göremedim.
Hep tufan içinde kaldı yüğreğim,
Nuh zamanından beri.
Gitmek istedim alıp başımı buralardan.
Gidemedim.
Tesellim,
Bunca telaş içindeyken bile,
Sevmeyi sevdim.
Nefreti kini sevmedim.
"Ümmü Ebiha"'ya anne dedim.
Habeşli köleye imrendim.
Taifi hatırlayıp hüzünlendim.
Kah Mecnun'un yerine çölde,
Kah Kerem'in yerine ateşlerde kaldım.
Ferhatlayın külüngü taşa saldım.
Hâlimden şikayet etmedim.
Yunus gibi "yaradandan ötürü"
Yaradılanı gözledim.
Ebu Kasımın yerdiklerini yerdim.
Ondan şefaat, sevdiğinden rahmet diledim.
Bu yüzden,
Çocukluğumdan beri,
İncir kuşlarına muhabbetim.
Ankara,23.10.2008 İ.K

KİTAP İZLERİ

Kayıp Tanrılar Ülkesi

Ahmet Ümit

Zeus Berlin Sokaklarında: Ahmet Ümit'ten Mitoloji, Cinayet ve Hafıza Üzerine Bir Roman Ya eski tanrılar ölmemiş, sadece unutulmuşsa? Ve içlerinden biri, bu umursamazlığa öfkelenip modern
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön