"Yarının ne getireceği belli olmaz, ama dün de bugün gibi bitmişti ve kimse şaşırmadı." - Douglas Adams"

yazı resim

Bir eller cepte senfonisindeyim;
Terkedilişin çıplaklığında,
Dağınıklığın korkusu yayılır
Kaldırımlara.
Tramvaylara ray olur
Hayallerim.
Tünel'e uzanır
Taksim'e geri dönerim.

Akşamın karanlığı çökerken
Beyoğlu'na,
Anlamadığım havalar
Gelip ortada dururlar.
Yalnızlık,
Anılarımıza laf atar.
Çaresizliğin kirli dişlerine inat,
Çarmıhlara gerilir duygularım.
İster istemez
Loş sokaklara sığınırım.

Hicaz Faslı,
Kanunun tellerinden yayılırken
İstiklal Caddesi'ne,
Gizemli bir tebessüm yanıp söner
Sinsice.
Aldanışlar, tekmil vefasızlıklar,
Tüm güzellikleri
Bir çırpıda boğarlar

Terkedip giderken geceler,
Yerlerini sbahlara
Nice
Yalancı aşklar başlar,
Yürekler kavrulur
Vefasız sevgilinin avuçlarında.

Yaşam;
Sızıp kalsa köşebaşlarında,
Umutlar
Dar sokaklarda kaybolsa,
Geceleri
Azrail tur atıyor olsa da
Buralarda;
Yarınlara doğru gün ışığı;
Bambaşka doğar
Beyoğlu' nda...

KİTAP İZLERİ

Nasipse Adayız

Ercan Kesal

Ercan Kesal’ın Trajikomik İktidar Oyunu: "Nasipse Adayız" Her siyasi kampanya bir absürtlükler tiyatrosudur, ancak Ercan Kesal, "Nasipse Adayız" ile bu dramanın Türkiye'ye özgü sahnesinin perdesini
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön