"Yazmak, aslında ölmek için bir bahanedir; okumak ise bu bahaneyi ertelemenin en zarif yoludur." - Umberto Eco"

Acizim, Perişanım…

yazı resim

Günahım çok perişanım,
Sevabım yok biçareyim,
Fakirim, zavallı garibim,
Ya Rabbi, sana sığınırım…

Her şey verdin, lütfettin,
İnsanlık onuru bahşettin,
Akıl verdin, takat verdin,
Bunları hiç hatırlamadım…

Gücüm var iken bendim,
Kendim hükümran idim,
Yerdim, giyer, gezerdim,
Seni hiç hatırlamazdım…

Makamım, param vardı,
Zevk mi, doruğundaydı,
Muhtacı, kim umursardı,
Sen, her zaman bize acırdın…

Eş verdin, alımlı güzeldi,
Çocuk verdin, emanetlerdi,
Mal, mülk verdin kesmedin,
Ben, seni her vakit ihmal ettim…

Para bitti, makam, kuvvet gitti,
Ehlim, çocuğum boynunu büktü,
Her bir dost bıraktı, bizi terk etti,
Sen, hep vardın, hiç bırakmadın…

Biliyorum acizim, biganeyim,
Sana asla bir şey söyleyemem,
Mahcubum, gafilim ama seninim,
Sen bilirsin Ya Rab, her şeye razıyım…

Öleni görürdüm, etkilenmezdim,
Nasıl olsa bir gün gideceğiz derdim,
Ölmeden de ölüneceğini, nerden bilirdim,
Büyüksün Allahım, affını hiç esirgemezsin…

Anladım ki, yalnızca dünya değil fani,
Kâinatta bulunan bütün canı ve cananı,
Arzı, fezayı, zerreyi ve tüm mevcudatı,
Sen yaşatır, güldürür, sonrada öldürürsün…

İşte ahvalim, pür melalim, şu anda ki halim,
Perişanım, fakirim, biçareyim pek çok gafilim,
Tenim buruştu, omurgam eğildi, kalbim tekledi,
Ey Rabbim, sen bilirsin, nasıl istersen, çaresizim…

KİTAP İZLERİ

Aşk Hikayesi

İskender Pala

İskender Pala'nın Kaleminden Zamana Meydan Okuyan Bir Aşk Destanı İskender Pala, "Aşk Hikayesi" ile Okurlarını 17. Yüzyıl İstanbul'unda Soluk Soluğa Bir Serüvene Çıkarıyor 10 Haziran
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön