Daðses önceki hafta karaydý, içimiz gibi… Yýllarca; böyle bir adam çýkýp gelir mi, soframýza oturur mu, diye bekledik. Kabaran koltuklardan eðitim destekli naðmeleri duyduk da ayak týkýrtýlarýný hiç duymamýþtýk.

Bir gün bir adam çýkýyor Uludað Üniversitesi’nden kalkýp geliyor yöreyi geziyor buranýn tek çýkar yolunun düþünce deðiþikliðinden geçeceðini anlýyor. Bu kabuðu kýrmak için de yöremize yüksekokullar açmak istiyor. Ve açýyor, türlü bürokratik iþlemlere ve engellemelere raðmen… Bu ýþýðýn devam etmesi için UÜ rektörlüðüne eþi Merih Yurtkuran aday oluyor ama YÖK, anlamsýz bir biçimde idealist bir hocanýn adýný daha Cumhurbaþkanýna sunulmadan çiziyor. Hem de en yüksek oyu alýp fark atmasýna raðmen…

Burada tarafýz, çünkü öyle böyle bir yatýrým deðildi yüksekokul yöre için… Birlik olmanýn ve okumanýn gerektirdiði düþünce sisteminin temelleriydi yöre için. Eðer hâlâ birbirini tutmayan yöre insanýndan söz ediliyorsa, bunun nedeni yardýmlaþmanýn ve eðitimin çemberini döndürmemekte saklýdýr.

Mustafa Yurtkuran için yazý yazmak, kalem oynatmak; ýslýk çalarak mantar toplamak gibi bir þeydir… Büyüklüðüne ve tarihimizde yer ediþine þiirler dizemezsiniz… Belki þarkýlar söylersiniz: “Bu kalp seni unutur mu?” diye… Unutmaz elbette çünkü bambaþka bir hali vardý. Sessizce geldi, medya ordusunu ardýnda çaðýrmadý birileri gibi… O da büyük insanlar gibi geliþinden deðil gidiþinden belli oldu. Onu uðurlamak Ahmet Tufan’a nasip oldu. Tüm yaþamýþlýklarýna veda ederken aklý Büyükorhan da kalýr gibiydi.

Bu süreçte Ahmet Tufan’ýn emeklerini de es geçmemek gerekir. Oðuzhan Bingöl’ün kaymakamlýk kaynaklarýný eðitime harcamasý ne kadar önemli bir durumsa Ahmet Tufan’ýn yeni yaptýrdýðý belediye binasýný üniversiteye tahsis etmek istemesi bile büyük bir atýlýmdýr.

Þimdi Yurtkuran giderken dað yollarýnda kývrýlmayý özleyecek. Ýnsanlarýn el uzatmasýný özleyecek. Biliyoruz ki zaman zaman þehir gürültüsünden kaçýp duvarlarýnda ellerinin izi olan binalarý gezecek. Hocam diyen öðrencileri onu mutlu edecek. Belki bir çay içecek…

Güzel bir eðitim yurdu oluþturdu yörede ve bu yurt kendi vatandaþlarýný daha çaðdaþ ve hoþgörülü yapacak.
Orhaneli’de, Keles’te, Büyükorhan’da, Harmancýk’ta Yurkuran hiç unutulmayacak…

Dualarda bile ismi bir yerlere mutlaka sýkýþtýrýlacak. Zaten hep bizim andýklarýmýz yaþayacak…