Merhaba!!!Bu yazýda bir kadýnýn dramýný anlatacaðým sizlere. Fakat yazýnýn sonunda hastalýðýnýn tedavisi için gerekli parayý bulamadýðýný, hesap numarasýnýn bilmem kaç sýfýr on üç olduðunu, yardýmlarýnýzý beklediðini söylemeyeceðim. Biliniz…

Yaþýnýn kaç olduðunu henüz tam olarak bilen yok . Bazý tahminler yapýlabiliyor sadece. Gençliðinde henüz fotoðraf teknolojisi olmadýðý için önceden nasýldý neye benziyordu bilemiyorum. Son on yýllýk fotoðraflarýna baktýkça tipini Adile Naþit’e benzetiyorum ama þöyle göbekli sevimli ve kumral… Benden eskiler gözlerinin çocukluðunda masmavi olduðunu söylüyor zamanla yeþil de karýþmýþ mavisine. Kumral saçlarý var. Dýþtan bakýnca mavi, yeþil ve kahverengi hakim yani.

Adý Dünya’ymýþ. Annesi Güneþ ,babasý Evrenmiþ. Dokuz çocuklu bir ailenin üçüncü çocuðu olarak doðmuþ. Ablasý Venüs’le erkek kardeþi Mars’ýn evleri arasýnda otel büyüklüðünde bir pansiyon iþletiyormuþ. Ay isminde de bir oðlu varmýþ.

Pansiyonunun müþterisi hiç eksik olmazmýþ. Her gün kaydý bile tutulamayacak kadar çok insan girer çýkarmýþ. Allah vere yedi odalý pansiyon çok büyükmüþ de herkese yetiyormuþ. Bu odalarda zencisi ,beyazý, çekik gözlüsü ,doktoru, mühendisi, iþçisi, ev hanýmý, çocuðu ,yaþlýsý her çeþit insan kalýyormuþ. Hatta odalarýna bu çeþitlilikten dolayý Asya, Avrupa gibi isimler vermiþ. Burada her dil anadilmiþçesine konuþulurmuþ.

Bu teyze çok hümanistmiþ. Bir o kadar da hayvansevermiþ. Bazý odalarýn bazý bölümlerinde vahþi hayvanlar için yer yapmýþ ben diyeyim tarantula, siz deyin kaplumbaða her türlü hayvan da barýndýrýrmýþ.

Dünya Teyze’nin hayattaki en büyük keyfi bahçesiyle uðraþmakmýþ. Çeþit çeþit aðaçlarý, renk renk çiçekleri varmýþ. Müþterilerinin arýlarý Dünya Teyze’nin çiçeklerine konar, onlardan bal yaparmýþ, o da kiracýlarý bu baldan yiyecek de faydalanacak diye çok sevinirmiþ.

Pansiyona gelen bir kiracý ortalama yetmiþ sene kalýrmýþ bu kadýnda rahat rahat. Tabi bu sözüm herkes için geçerli deðil. Kimisi çok pahalý bulmuþ erkenden çekip gitmiþ müþterilerin, kimi yüz seneyi geçmiþ hala ayný yerdeymiþ. Dünya Teyze’nin pansiyonu tüm insanlara açýkmýþ.

Dünya Teyze müþterilerin memnuniyetinin her daim saðlanmasýný iþ felsefesi haline getirse de her zaman adil de olamýyormuþ. Kimi odalarda petrol akarmýþ musluklardan, kimi odalarda su… Bazý odalarý çok þýkmýþ. Diðer kiracýlar bu þýk odalarý ellerinde birer tabak yiyecekle ziyarete gidermiþ bazý mevsimlerde buna da turizm diyorlarmýþ. Avrupa odasýnýn antika mobilyalarý, Asya odasýnýn egzotik dekorasyonu ,Amerika’nýn da misafirlerine sunduðu imkanlar meþhurmuþ mesela… Afrikada da fakir bir aile kalýyormuþ…

Gel zaman git zaman bu kiracýlar Dünya Teyze’ye zarar vermeye baþlamýþlar. 4x4 jeepler üretmiþ pansiyonun havasýný kirletmiþler, kapalý yerlerde sigaralar içmiþler, sularý boþa harcamýþlar, deodorantlar kullanýp Dünya Teyze’nin cildine zarar vermiþler. Hormonlu gýdalar yedirip kadýný kanser etmiþler. Orman yangýnlarý çýkarýp kel býrakmýþlar. Odalarda tadilat iznini abartýp her yerine gökdelenler dikmiþler. Çiçeklerini kopartýp, çimlerine basmýþlar. Onu çok incitmiþler, kýrmýþlar.

Artýk Dünya Teyze’nin de müþterilerinin de huzuru kalmamýþ. Zavallý kadýncaðýz bu duruma gelmesine öyle üzülmüþ, öyle üzülmüþ ki sonunda depresyona girmiþ. Günlerce gecelerce aðlamýþ. Çok aðlamýþ, daha çok aðlamýþ. Ýþte Dünya Teyze o günlerden beri susuzmuþ. Þimdi son çareyi içindeki buzlarý çözmekte bulmuþ. Küresel ýsýnma sorunu da böyle baþlamýþ. Eðer bir gün içinde suya çevirecek bir kalýp buzu kalmazsa Dünya Teyze yanacak ve ölecek. Müþterileri de pansiyonu terk etmek zorunda kalacak. Söyler misiniz o günden sonra biz yokken çocuklarýmýza kim bakacak?