..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Gençliðinde müzik öðrenen, felsefeyi daha iyi anlar. -Platon
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Ruhbilim > Cengiz Erdem




27 Eylül 2007
Transparan Tavþanýn Anlam Dünyasý  
Cengiz Erdem
Söz olup sýzsa insan hayata, onu þekle þemale soksa yaþamak suretiyle, ilk önce neyi deðiþtirir hallerin birinde? Hal öyle bir olsun ki ben kendimi deðiþtirebileyim. Kendimi deðiþtirmek suretiyle çevremle iliþkilerimi de deðiþtirebiliyor olayým, böylelikle topluma yeni bir can katma ihtimalim olsun. Ben çevremin hem etkisi hem de tepkisi olayým iþte.


:BIIB:
Beni hasta eden þey onu iyileþtiriyor, bu nasýl oluyor da gerçekleþiyor? Onu ben kendim bu þekle sokuyorum. Benimle onun arasýndaki iliþki hayata hep kendimden vermem neticesinde gerçekleþiyor. Hep kendimden veriyorum hayata yarattýðýmýn tanýðý olabileyim, o bilinçle ölebileyim diye. Bir þey yaratmak için kendimi aþýndýrýyorum. Yavaþ yavaþ yok ediyorum kendimi, bir süreç þeklinde yaþýyorum özgürleþip yaratmayý ve ölmeyi; ölüme doðru ve/fakat ölüm olarak hayata karþý yazýyorum kendimi.
Söz olup sýzsa insan hayata, onu þekle þemale soksa yaþamak suretiyle, ilk önce neyi deðiþtirir hallerin birinde? Hal öyle bir olsun ki ben kendimi deðiþtirebileyim. Kendimi deðiþtirmek suretiyle çevremle iliþkilerimi de deðiþtirebiliyor olayým, böylelikle topluma yeni bir can katma ihtimalim olsun. Ben çevremin hem etkisi hem de tepkisi olayým iþte. Bu ‘anormal’ bir durum sayýlsýn, ben bu vesileyle ‘hasta’ edildiðimi düþüneyim. Beni iyileþtirmek için uygulanan yöntemleri kendilerine döndürdüðümü, onlarý birer düðüm haline getirmek suretiyle kendime gömüldüðümü, bunu aþmanýn ancak bir eylem olarak düþüncenin dýþa eylem ve söylem ayrýmýný ortadan kaldýracak, niyet ve hareket bütünlüðünü saðlayacak þekilde yansýtýlmasýyla mümkün olduðunu iddia edebileyim.
***
Tek kiþilik saklambaç düþüncesini gerçekleþtirmek isteyen kiþi öncelikle kendini kendi içinde kaybetmelidir. Bu düþünce eylemi bununla kalmamalý kendi içine hapsolmuþluk hissini de doðurmalýdýr. Bilinç “hissiyata göre hareket” tarafýndan þekillendirilmeli, dillendirilmeli ve sahnelenmelidir. Gerisi gelir eðer oturup düþünür, döndürüp dillendirirsen. Halin yaman olur iþte o zaman, bir taþ düþer baþýna havadan, vaziyetin deðiþir, vasiyetini deðiþtiremezsin. Dilin bu yerde biter, dilinin bittiði yerde sözcülüðün de biter, gözcülüðündür artýk devrede. Gözcülüðün bittiði yerde sessiz, sözsüz ve görüntüsüz bir olay bilince çarpmak eðilimindedir. Beyin bir ekrana dönüþür, düþünce tiyatroya… Bu teori/pratik, eylem/söylem ayrýmýnýn ortadan kalktýðý, düþüncenin hayata bitmiþ bir yazý ve ölü bir insan formunda nüfuz ettiði yerdir. Gerisi kiþi kendini kendinden hayata döndürüp dillendirirse gelir ki sözsüzlüðün bittiði yerdir. Bu yerde düþünce vücut bulup kendi kendini sahneler. Kime ne katar kafada çözülen sorunlar, bana ne getirecek þuurumda sahnelenen bu oyunlar, ne götürecek benden perde? Ýnsin artýk, öyle asýlý baþ aþaðý durmasýn perde olduðu yerde. Gelen gelsin, giden gitsin meçhule. Öðrensin kendini kaybetmeyi kendi içinde, belki açýlýr dýþa. Ýçindeki sýðýnaklarý birer birer yýkarak baþlamalý kiþi bence iþe. Kemikleþmiþ zihniyeti budayarak yer açmalý kendine ve geleceðe... Geleceðe ki geçmiþ olacak zamanýn birinde.

***

Yüzümüze vurulmuþ tekmelerin su yüzüne çýktýðý yerdir burasý. Burada geçmiþ çizilmiþ resimler þeridi þeklinde akar bilincimizin üstünden. Bu esnada kültürel bilincimizin altýnda bir baþka geçmiþ sere serpe uzanmýþ keyfiyeti bir yaþam biçimi haline getirmekle, hürriyeti ise eylemsizliðe dönüþtürmekle meþguldür. Tanýmlandýðý anda anlamýný yitiren hürriyet içi boþ bir kavram olarak gerçekleþememeye mahkûmdur demek çözüm deðil, hürriyet varýlacak bir son nokta deðil, yakaladýkça kaçan bir haldir, özgürleþme her gün yeniden hayata geçirilen bir eylemdir falan þeklinde dillendirmek gerekebilir mevzuyu. “Ya kölelik ya efendilik,” “ya otorite oluþ ya iktidarsýzlýk” gibi ikili zýtlaþmalarýn arasýndaki kýrýlma noktalarýnda yaratýlýr kimlik. “Eþiktelik” platform vazifesi gören bir kimliktir. Bu platformda yanmaya tabi tutulur taraflar. Yanýþlardan yeni þeyler doðar. Doðan þeyler ne biridir ne öteki. Ateþin bir ölçü birimine dönüþtüðü uzamdýr burasý, zulmü neyle ölçeceðimizi bilen kiþi sayýsý kýttýr burada. Ýdrak kabiliyeti cüzi kiþi diye onuncu köye göndermezler kimseyi buradan. Oradaki gönderde bayrak yoktur. “Küllere dönüþümden yeniden doðmak mümkündür” diyenler varsa, bir de “küllere dönüþüp rüzgârda savrulmadan yeniden doðmak zamanýdýr” diyenler vardýr. Arada kalanýn durumu þudur: Ben yeniden doðmak arzusunda deðilim. Dolayýsýyla býrakýn yanayým ve onuncu köye gönder olayým. Yanmak mý lazým þimdi, yanmamayý baþarýp dönüþmek mi? Ne gereði var oysa içinde bir öteki yarattýn diye kendinden nefret edip yanmanýn. Ýliþkiye geç onunla, kendine duracak bir yer bulma hususunda yardýmcý olur sana.

                         ***
Doðduk, kendimizi zincire vurulu bulduk. Ýdrak kabiliyetimiz cüzi olduðu için bunu anlamakta geç kaldýk, anlayýnca da “aslýnda zincir yok, ben var sanýyorum, burada sadece incir var, incir çekirdeðini doldurmayacak iþlerle uðraþan insanlar var” deyip kaçtýk. Zincirlerimizi okþuyoruz þimdi. Doðma büyüme zincirlikuyulu olduðum için zincirlerimin içime iþlediðini yenile fark ettim. Zincirin Allahlýna kavuþtum ben þahsen bu dünyada; saðolun varolun, bu vatana yar olun.
                         ***
Bu itlik kopukluktur. Ne gereði vardýr hayatý kiþiye zindan etmenin ve hatta bununla yetinmeyip ana rahmini bile mezar eylemenin? Hiçbir düþünce sistemi uymuyor tüzüðünüze, bir sistem olarak sistemsizlik ile aranýzýn iyi olduðu ise söylenemez, söylense de bir anlam ifade etmekten yoksunluða mahkûmdur söylenen.
Ona buna bulaþtým, kana karýþtým, kanlarýmýz karýþtý, zehre dönüþtü zikredilen her söz. Ah bu ne cinnet ve celal, kendine kýyýcýlýða panzehir olsun hayatým, sözel varlýðým çözelti niyetine katýlsýn çalýntý literatürünüze. Yatýya kalmýyor maruz kaldýðým düþünce eylemleri sizin düzeninizin yataðý oldukça sözlerim. Tutarsýzlýk hakim bir kere; neyi neyle ifade etmeniz gerektiðinden bihaber, söylem düzeyinde kombine sevkiyattan baþka bir þey yaptýðýnýz yok. Doðurgan veya üretken deðil iliþkimiz. Tam aksine kendine kýyýcý özellikler barýndýrýyor bünyesinde. Bünye kaldýrmýyor bunu, varlýðý yokluðuna giden yolda emin adýmlarla ilerlemek þeklinde sýzýyor hayata. Sýzýdan kaçýlmýyor kaderden kaçýldýðý gibi. Kader yazýlýr, çizilir, silinir, tekrar inþa edilir de sýzýsýz bir siz ve biz tabut günlüklerinden, mezar mektuplarýndan öteye gitmez. Yapýnýn kýrýlmasý, yapýnýn içi ve dýþý arasýndaki sýnýrýn çizilmesi ve ayný anda silinmesi ile mümkündür oysa. Ýliþkimiz bizi öldürüyor sonunda ve bütün ada onuncu köye dönüþüyor. Ya da bilmem kaçýncý eyalete, vilayete, ihanete... Ýþte bunun iyi bir þey olmadýðýný söyleyeni kusuyorsunuz dünyanýn üstüne. Kaldýrmýyor bünyeniz bizi, suçu iþleyen siz olduðunuz halde cezayý çeken biz oluyoruz netice itibariyle. Sizli bizli konuþmanýn gereði bundandýr iþte.
                         ***
Duraðan bir bütünlük izlenimi verecek þekilde yan yana yerleþtirelim sizi, bizi, onlarý. Bugüne kadar düþünmüþ olduðumuz her þeyi yeniden gözden geçirme süreci, yaratma süreci, tarihe atýlan bayda, veyahut ta kendine yönelik þiddet, bu da tutmadýysa otoriteye edilen ihanet, yok edilmeye çalýþýlan varlýk, olmayanýn var farz edilmesi neticesinde ortaya çýkan tablo, çizilmiþ resimler hepsi de iþte...
Bunlarýn yakýlacaðý platformun inþasý þunun düþünülmeye baþlanmasý ile baþlar: Ben bugüne kadar hangi kiþilerin hayatýyla oynadým, kimlerin yaþamýnda derin izler býraktým, kimlerin cennetle cehennemin nikâh töreninde þahitlik etmesine izin vermedim, hangi geçmiþi empoze ettim, hangisini dispoze...
                         ***
Batan bir gemi düþün. Ýçinde kaptan ve köleler olsun. Kaptan için bu geminin batýþý ölüm anlamýný taþýsýn. Köleler içinse bu batýþ hürriyetin iþareti sayýlsýn. Ýçine iþlemiþ zincirlerinden nasýl kurtulacak köle zincirlerine raðmen yüzüp yüzüp ýssýz bir adaya ayak basmadýðý taktirde?
Güneþin batýþý onu bir daha görmeyeceðimiz anlamýna gelmez tabii.
Özgürleþme bir süreçtir, öyle bir gecelik iþ deðil. Aþk gibidir yani, nefretle el ele, cennette ve cehennemde deðil, kurmaca mitlerde ve belirli bir amaca hizmet etmek vazifesini ve eylem söylem bütünlüðünü akýlda tutarak kaleme alýnarak yaþama enjekte edilmiþ tarihsel süreçlerde... Bir geçmiþimiz olmalý belki, ama ne þekilde olmalý, kendimizi nasýl tanýmlamalýyýz, “biz” ne þekilde olmalý veya olmamalýyýz? Kiþi kendi kendisini yeniden yaratabilir. Bunu geçmiþini her gün yeniden yazarak yapar. Bir limit olduðu farz edilmeden limiti aþmak gerektiðinden bahsetmek kafesin içi ile dýþý arasýndaki ayrýmý ortadan kaldýrýr. Dolayýsý ile ortaya þu çýkar: Kiþi kendini aþmasý gerektiði sonucuna kendine limitler koyarak varýr.
Rol yapmayý býrakýnýz rica edeceðim, niyetiniz nedir onu dillendiriniz. Salt þekil olsun diye kesilen ahkâmlarýn kanlarý damlar tavandan, aman zehir niyetine içmesin çocuklar.
***

Tek gözün içinde pek çok göz… Evrenin semptomlarýný dillendiren tavþanýn gözleri… Ýki göz iki ayna arasýnda birbirini arýyor. Kendilerini kendi içlerinde kaybediyorlar. Kendi içlerine düþüyorlar. Bembeyaz bir gecede býkmadan usanmadan tek bir yýldýza, hep ayný yýldýza bakýyorlar. Bütün yýldýzlar spiral bir düþüþe hapsolmuþlar. “Ben” kendi içime hapsolmuþum. “Sen” beni sevmiyorsun. “O” senden nefret ediyor. “Biz” içimizdeki boþluðu bile tüketmiþiz. “Siz” bizi anlamak istemiyorsunuz. “Onlar” aynaya bakýyor. Hiçkimse kendini göremiyor ve hiçkimse soruyor: “Ayna ayna söyle bana, ben miyim bu evrenin en transparan tavþaný?”



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Manolya ve Katatonya [Öykü]
Ebediyet Edebiyatý [Öykü]
Fantezi Makinesi [Öykü]
Ölüler Listesini Açýklýyoruz! [Öykü]
Recep Sezgili'nin Acý Dolu Yaþamý, Ýbret Verici Ölümü ve Sonrasýnda Geliþen Doðaüstü Hadiseler [Öykü]
Ýþin Ýçindeki Bit Yeniklerinin Hikmeti [Öykü]
Ölümlü, Pek Ölümlü [Öykü]
Diyaloglar [Deneme]
Tavþan Ayetleri [Deneme]


Cengiz Erdem kimdir?

Avrupa-Afrika gazetesi ve Afrika Pazar'a ilaveten Türkiye ve Ýngiltere’deki çeþitli edebiyat dergilerinde de öykü ve denemeleri yayýmlanan Cengiz Erdem’in Þubat 2007`de çýkan ilk kitabý Beni Bu Dýþarýdan Çýkarýn adýný taþýyor. Söz konusu kitap Cengiz Erdem'in 1997-2007 yýllarý arasýnda ruhen tecrübe ettiði acý, keder, elem ve ýstýraplarýn beynine yansýmasýyla zuhur eden ölüm dürtüsünü yaþam dürtüsüne çevirmek maksadýyla kaleme aldýðý öykülerden oluþuyor.

Etkilendiði Yazarlar:
Nietzsche, Beckett, Saramago, Kafka, Blanchot


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Cengiz Erdem, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.