..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Doðru þeritte olsanýz bile, olduðunuz yerde kalýrsanýz er geç ezilirsiniz. -Will Rogers
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Yazarlar ve Yapýtlar > gökhan




15 Mayýs 2006
Necip Fazýl ve Anne  
þiirlerinde anne

gökhan


yazýmýz edebiyatýmýzýn özgün þairlerinden üstad necip fazýldaki anne unsurunu açýklamak


:CDFAJ:
NECÝP FAZIL’DA ANNE UNSURU

Gökhan Ayverdi.



Bu çalýþmamýzda þiirimizin, büyük þairlerinden Necip Fazýl Kýsakürek’in þiirlerindeki anne unsurunu açýklamaya çalýþacaðýz.

Yýl 1916...I.Dünya Savaþý devam ediyor… Payitaht Ýstanbul’ da bir hastane odasý…12 yaþýnda bir çocuk hasta annesini ziyaret ediyor. Annesi, yanýndaki yatakta yatan veremli bir kýzýn baþucundaki þiir defterini iþaret ederek ‘’senin þair olmaný ne kadar çok isterdim’’ diyor. Bu olayý daha sonraki bölümlerde þairin kendi aðzýndan anlatmaya çalýþacaðýz. Þimdi þiir hayatý üzerinde bilgi vermek yerinde olacaktýr.(1)

Her satýr yazýnýn bir haysiyeti vardýr. Fikriyatýný, bütün eserlerine nakýþ nakýþ iþleyen, kelimelerini adeta bir sarraf titizliðiyle kullanan adam, Üstad Necip Fazýl. Kalemiyle kimine zehir kimine merhem olan, kelam ve kalem ilmini yürek ateþinde piþirerek, mutlak hakikat arayýþýný þiir giziyle varlýk âlemine sunan bir þairdi o.(2)

Necip Fazýl’a göre:


„Þiir mukkaddes eþiðin süpürgesi, þair de boynundaki süpürücülük borcuyla insan oðlunun en yüksek rutbelerinden birisi…
Ben bu rutbelerin en yükseði içinde, O’nun ümmetlik liyakatinin en alçak ferdi olarak, o mukkaddes eþiðin süpürücüsüyüm. Kendimi böyle takdim ederim“ diyor Çile kitabýnýn baþýnda...(3)

Öfkelerini, polemiklerini; dini, milli temele dayalý açýk iddialarýný, inanç ve fikir motiflerini; fýkra, piyes ve hikâyelerine koyan Necip Fazýl üstün sanatkârlýk gücünü daha büyük ve yoðun ölçülerde þiirine yansýtýr.(4)

Üniversitede öðrenciyken Yeni Mecmua’da yayýmladýðý ilk þiirlerinde(1923) hece ölçüsü içinde ayrý bir ses yarattýðý kabul edilen Necip Fazýl, Rýza Tevfik ve Faruk Nafiz beðeni çizgisi üzerinde, kaynaðýný alaturka duyarlýlýklardan alan genç bir þair adayý olarak görünür. Bu yýllarýn tarihlerini taþýyan “Ayrýlýk Vakti”,”Tütün Ruh”,”Hayal” gibi þiirlerinin buluþ ve söyleyiþ özellikleri yönüyle orta düzeyi aþtýklarý söylenemez.(5)

Necip Fazýl ilk aþamaya (1926–1930) yýllarýnda ulaþmýþ, çoðunluðu Milli Mecmua(1924–28) ve Hayat(1928–29)dergilerinde yayýmladýðý þiirlerde getirdiði temalar ve bunlarý iþleyiþ yönünden deðiþik bir kiþilik ortaya koymuþtur. Yýllar sonra(1962’de) kendisinin de baðýný kopartmadýðýný belirttiði bu dönem ürünleri arasýnda “Kaldýrýmlar”,”Otel Odalarý”,”Sayýklama”,”Bu Yaðmur”,”Noktürn”,”Gel”,”Geçen Dakikalarým” gibi þiirleri sayýlabilir. Þair bu dönemde, saklanma gereðini duymadan içini dökerken, bir yandan Faruk Nafiz ve öteki hececilerin varamadýklarý söyleyiþ olanaklarýna varmýþ, yýpranmýþ benzetilerden kendisini uzak tutmayý baþarmýþtýr. Bu nedenle þiirlerinde kendi temalarýna baðlý bir duyarlýlýk ve deðiþik biçimler geliþtirdiði görülür.
Hatta 27 yaþýnda “Kaldýrýmlar” gibi, sembolizm imgeleri ile dolu þiiri Bab-ý ali gazetelerinde yayýnlanýrken, dönemin sembolizm duayeni Ahmet Haþim “Bu çocuk nereden buluyor bunlarý? Bu çocuða dikkat edin” diyerek hayretini belirtecektir.(6)
Necip fazýl eserlerinde olgunluk dönemine 1930–1945 yýllarýnda ulaþmýþ ve bu dönem Varlýk, Aðaç, Oluþ, Ses, Büyük Doðu dergilerinde yaýyýnladýðý ”Zaman”,”Senfoni”, gibi þiirleri bu dönemin ürünleridir.

Necip Fazýl, ilk gençlik yýllarýnda kýsa bir süre dönemin beðeni sýnýrlarý içerisinde ülke þiiri arama eðilimleri taþýrken, daha sonralarý bunalým çizgisine yükseldiði görülmektedir. Daha çok bireysel patlamalarý, iç buhranlarý þiire konu olmaya baþlamýþ, bunun sonucun da ölüm konusu aðýr basmaya baþlamýþtýr. Ölüm konusunun dolaylý ve dolaysýz olarak daha sonraki þiirlerinde de somut biçimlerde geliþtikçe Necip Fazýl’ýn gizemciliði (mistisizmi) oluþmaya baþlar. Ayný dönemlerde farklý konulara eðilmeyi ihmal etmemiþtir, mesela “Kaldýrýmlarda” insanlarýn yaþamý, kalabalýk kent yaþamý, toplumsal zorunluluklara eðilmiþtir.(7) Kendi iç yaþamýný þiirlerine konu ederken Allah, cin, sonsuzluk gibi konulara yer vermeye baþlamýþ, bu dönem eserleri arasýnda bulunan “Senfoni”de ilk kez sonsuzluk temasýný iþlemiþtir. Þairin içsel arayýþlarýnda en temel noktayý oluþturan Allah, çoðu zaman þiirlerine ana konu olmuþtur. Çile adlý eserinde bulunan “Çile”, ”Nur”, “Allah Derim” gibi þiirleri bu konu üzerine yazýlmýþ ve bu konuyu iþleyen þiirleri “Çile” adlý eserinde Allah bölümünde toplanmýþtýr.

Zamanýn ötesine geçmiþ bir þair olarak Necip Fazýl, üstün bir üsluba, kiþiliðe, zekâya sahiptir. Bütün bu özellikleri þairliðinde birleþtiren þairin, ilk yazma hevesi annesi sayesinde ortaya çýkmýþtý, bu olayý onun aðzýndan aktarmak bu bölümde yerinde olacaktýr.

“Bahanesi tuhaftýr:
Annem hastahanedeydi. Ziyaretine gitmiþtim…Beyaz yatak örtüsünde, siyah kaplý, küçük ve eski bir defter… Bitiþikte yatan veremli genç kýzýn þiirleri varmýþ defterde … Haberi veren annem, bir an gözlerimin içini tarayýp :
—Senin dedi; þair olmaný ne kadar isterdim!
Annemin dileði bana, içimde besleyip de on iki yaþýma kadar farkýna varamadýðým bir þey gibi göründü.”

Bu olaydan mýdýr bilinmez, anne konusuna zaman zaman yer vermiþ ya da þiirlerinin dizelerinde kullanmýþtýr. Örneðin Kaldýrýmlar adlý þiirinde “Kaldýrýmlar çilekeþ yalnýzlarýn annesi” diyerek anne þefkatine bir benzetmede bulunmuþtur. Caným Ýstanbul’da “Ana gibi yar olmaz, Ýstanbul gibi diyar” derken dünyanýn en kutsal duygusu olan anneliðin dünyada vaz geçelimeyecek en büyük sevgi olmasýný Ýstanbul’la baðdaþtýrmýþtýr. (8)

Necip Fazýl’ýn anne konusunu iþlediði þiirlerden bir kaçýnýn incelemesini yapacaðýmýz bu bölümde anne unsurunun anlatýmýndaki özelliklere dikkat çekmeye çalýþacaðýz.












ANNEME MEKTUP

Ben bu gurbet ile düþtüm düþeli,
Her gün biraz daha süzülmekteyim.
Her gece, içine mermer döþeli,
Bu soðuk yatakta büzülmekteyim.

Böylece bir lahza kaldýðým zaman,
Geceyi koynuma aldýðým zaman,
Gözlerim kapanýp daldýðým zaman,
Yeniden yollara düzülmekteyim.

Son günüm yaklaþtý görünesiye,
Kalmadý bir adým yol ileriye:
Yüzünü görmeden ölürsem diye,
Üzülmekteyim ben, üzülmekteyim.(1924)(9)

Þiirde anne kelimesinin hiç kullanýlmamýþ olmasý dikkat çekicidir. Anneyi anlatan þey ona duyulan özlem olmuþ ve anne hayali bir þekilde anlatýlmýþtýr. Bu esere sembolik bir hava katmýþ, anneye duyulan özlem, gurbetin verdiði acý, buhran, kasvet havasý, þiire konu olmuþtur. Ayrýca þiire Necip Fazýl’ýn þiirlerindeki diðer konu özelliklerinin yansýdýðý da görülmekte ”Yüzünü görmeden ölürsem diye, Üzülmekteyim ben, üzülmekteyim.” dizelerinde ölüm unsuruna yer verilmiþ, ayrýca bu korkuyla birleþtirilmiþ. Belki de gurbetin verdiði yalnýzlýðýn, kavuþamama korkusunu ortaya çýkarmasýndan dolayý böyle bir unsura yer verilmiþ olabilir. Benzetmeler, gurbet ve yalnýzlýk unsurlarýnýn güçlendirilmesine yönelik kullanýlmýþ olarak karþýmýza çýkmakta, “Ben bu gurbet ile düþtüm, düþeli, Her gün süzülmekteyim. Her gece, içine mermer döþeli, Bu soðuk yatakta büzülmekteyim.”.
Þiirin geneline bakýldýðýnda yazýldýðý dönem itibariyle Necip Fazýl’ýn, ilk aþama dönemi özelliklerini yansýtmakta, çünkü þiirde bir arayýþ duygusu gizlide olsa hissedilmekte, çoðu þiirinde olduðu gibi ikilemelere yer vermektedir “üzülmekteyim ben, üzülmekteyim.”. Ayrýca ileride yaþayacaðý bohem dönemi diyebileceðimiz döneme dair bazý sinyaller vermekte, þiirin bütünündeki iç buhranlar, arayýþlar buna örnek olabilir.




ANNECÝÐÝM

Ak saçlý baþýný alýp eline,
Kara hülyalara dal anneciðim!
O titrek kalbini bahtýn yeline,
Bir ince tüy gibi sal anneciðim!

Sanma bir gün geçer bu karanlýklar,
Gecenin ardýnda yine gece var;
Çocuklar hýçkýrýr, anneler aðlar,
Yaþlý gözlerinle kal anneciðim!

Gözlerinde aksi bir derin hiçin,
Kanadýn yayýlmýþ, çýrpýnmak için;( 10)
Bu kýþ yolculuk var, diyorsa için,
Beni de beraber al anneciðim!... (1926)(10)


Necip Fazýl’ýn çocukluk döneminde yaþadýðý hayat, annesine düþkün bir kiþilik oluþturmuþ ve incelediðimiz iki þiirdede bunun yansýmalarýný görüyoruz. Bu þiirdeki anne unsuru sembolik deðil, somut olarak ifade edilmiþtir. Þiirde yine bir kasvet ve umutsuzluk havasý bulunmakta “Sanma bir gün geçer bu karanlýklar, Gecenin ardýnda yine gece var;” dizeleriyle þairin içine düþtüðü umutsuzluk açýk bir þekilde ifade ediliyor. Ayýca kadercilik düþüncesine yer verilmiþ “O titrek kalbini bahtýn yeline, Bir ince tüy gibi sal anneciðim” dizeleri buna örnek olabilir. Bu þiirde iþlenen ölüm, annenin ölümüdür, zaten þair ilk dizede “Ak saçlý baþýný alýp eline,” sözleriyle annesini yaþlýlýðýný hissettirmeye çalýþmýþ ve son dizelerde onun ölmesi ihtimaline alýþmýþ ama yine onunla olmak isteðini ifade etmektedir. Yazýldýðý dönem açýsýndan ele alýndýðýnda ilk aþama dönemi özelliklerini yansýtýrken, bu þiirde daha fazla bir bohem havasýna girmiþ görülmektedir.


ANNEME

Anne girdin düþüme.
Yorganýn olsun duam;
Mezarýnda üþüme.

Anlamam, anlatamam.
Düþen düþtü peþime,
Artýk vadeler tamam... (1982)(11)


Daha önce incelediðimiz þiirlerin yazýldýðý döneme göre çok daha sonra yazýlmýþ bir þiirdir. Þair annesinin ölümüne alýþmýþ bir hava içerisindeyken, özlemini yine de yitirmemiþtir “Anne girdin düþüme” dizesinde bu belirgin olarak ortaya çýkmýþtýr. Þair yine bir sýkýntý içerisinde annesine seslenmekte ancak duygularýný ifade etmekte zorlandýðý bir anlam ortaya koymuþ,”Anlamam, anlatamam.” Diyerek yaþadýðý duygu yoðunluðunu ortaya koymaktadýr .
Þiiri, Necip Fazýl ölümünden bir yýl önce yazmýþ ve ölümü sanki kendisine malum olmuþ havasý yaratmýþ “Artýk vadeler tamam…”dizeleri böyle bir anlamý doðuruyor.

Necip Fazýl’ýn þiirlerindeki anne, hep uzaktadýr, özlenmektedir. Yaþadýðý sýkýntýlarýný, anlatamadýðý duygularýný, arayýþlarýný, ölüm duygusunu… Anne üzerine yazdýðý þiirlerinde bu duygularýn ya bir kýsmýný, ya da hepsini ayný anda þiirlerinde görmek mümkündür. Anne her zaman aranan huzurun simgesi olmuþtur, kaldýrýmlar þiirindeki gibi þefkat kucaðý olmuþ, Caným Ýstanbul’da dünyadaki en saðlam sevginin simgesi olmuþtur. “Þiiri biz iman için bilmiþiz” diyor. Necip Fazýl imaný ararken hayatýnýn kaybolduðu anlarýnda en büyük yardýmcýsý annesi olmuþtu. Þiirlerininde en büyük dertleþme kaynaðýdýr anne, bu konuda yazdýðý þiirlerinde hep içini dökme duygusu hâkimiyet kurmuþtur.

Sonuç olarak Necip Fazýl þiirlerinde, yaþadýðý sýkýntýlarý, iç dünyasýný aktarýrken en güzel kaynaðý annedir. Çünkü ona derdini anlatýrken daha güçlü, daha açýk bir þekilde yazýyor, þiirini. Duygularýný en fazla yaþadýðý zamanlar yazma isteði duymuþ, bu yaþanan bohem duygularýnýn en çýkýlmaz anlarýnda anne ona çýkýþ olmuþ, onu aydýnlatan bir ýþýk olmuþtur.


KAYNAKÇA:

1.M. Sadýk Arslan, Üstadýn 100.yýl anýsýna
2.Mücahid Demin, Üstad, ilk adým
3.N.Fazýl Kýsakürek, çile 52.bas. Büyükdoðu yay.
4.Ahmet kabaklý, Türk ed.anks.3.cilt ist.1997
5.Þ.Kurdakul,çaðdaþTürk ed.cilt 3evrensel yay.2000
6.þ. Kurdakul,çað.Türk.ed.cilt 3 evrensel yay.2000
7.þ.Kurdakul,çað.Türtk.ed.cilt 3evrensel yay.2000
8. N.Fazýl Kýsakürek, çile 52.bas. Büyükdoðu yay
9. N.Fazýl Kýsakürek, çile 52.bas. Büyükdoðu yay
10. N.Fazýl Kýsakürek, çile 52.bas. Büyükdoðu yay
11. N.Fazýl Kýsakürek, çile 52.bas. Büyükdoðu yay



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Yüreðimin Sevgilisi [Þiir]
Türkmen Kýzý [Þiir]
Kýzýma [Þiir]
Yârim [Þiir]
Mefkûre [Þiir]
Öyle Bir... [Þiir]
Keþke [Þiir]
Ýki Bahar [Deneme]
Ölümsüzlük [Deneme]
Kimin Kurþuncusu [Eleþtiri]


gökhan kimdir?

Tanýmlý bir hayat sýnýrlý bir hayattýr. . .

Etkilendiði Yazarlar:
ahmet kabaklý,m.fuat köprülü,necip fazýl kýsakürek,orhan veli,can dündar,critof garange,


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © gökhan, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.