"Yumuþak olma ezilirsin, sert olma kýrýlýrsýn." -Victor Hugo |
|
||||||||||
|
Bazý arkadaþlarýmýzýn annelerinden habersiz, yepyeni naylon veya lâstik ayakkabýlarý bile getirdikleri olurdu. Bunlarý almazdý çerçici amca.......Erkek çocuklarý hemen mantar tabancalarýna saldýrýrlardý. Bir seferinde erkek kardeþim çerçiciden aldýðý mantar tabancasý ile, komþumuzda misafir olan bir çocuðun dudaðýný yaralamýþtý.Ya gözüne gelseydi?.... Biz kýz çocuklarýnýn gözleri süs eþyalarýnda olurdu. Tokalar, bilezikler, küpeler alýrdýk. Bileziklerin kolumuzda þýngýrdamasý çok hoþumuza giderdi. Parlak, altýn sarýsý renginde bileziklerin altýn olabileceðini düþünürdük. Hatta bazý arkadaþlar, bunlarýn kesinlikle altýn olduðunu söylerlerdi. Pek ihtimal veremezdim ama, altýn olduðuna inanmak isterdim...Bilezik olsun da, boþ verin altýnýný. Köyümüze gelen iþte bu çerçiciden iki tane bilezik , bir çift de küpe almýþtým. Bilezikleri koluma taktým. Þýngýrdasýn diye, sürekli kolumu oynatýyor, ikide bir elimle saçýmý düzeltiyordum. Ne hoþ þýngýrdýyor?Türkü söyler gibi. Ýçim kýpýrdýyor bu sesi duyunca.... Ama kulaklarým delik deðildi. Oysa ben, küpeleri takmaya can atýyordum. O halde, kulaklarýmýn delinmesi gerekiyordu. Bunun da çaresi vardý. Köyümüzde bir Fatma Ninemiz vardý. Onun bilmediði yoktu. Bilge bir kadýndý. Herhangi bir sýkýntýsý olan, hemen Fatma Nine’ye koþardý. Turþunun nasýl kurulacaðý, asma yapraklarýnýn nasýl salamura yapýlacaðý ve bu iþin püf noktalarý hep Fatma Nine’ye sorulurdu. Hastalanan hayvanlara ne içirilmesi gerektiðini bile bilirdi. Gençlere o akýl verir, yanlýþ yapanlara o nasihat ederdi. Nazara gelenleri okur, haylazlýk edenlerin uslanmasý için dualar ederdi...Ama Yaramaz Ýsmail Abi’ye ne yaptýysa, fayda etmedi. Biraz daha okumasý, dua etmesi gerekiyor galiba. Ýþte bu Fatma Nine kulak da deliyordu. Biz çocuklara yaklaþýmý da çok iyiydi. Bazý ihtiyarlar gibi çocuklara baðýrmýyor, azarlamýyordu. O nedenle Fatma Nine’yi çok seviyordum. Hem bir gün bana paçalý don(pijama) bile dikmiþti. Caným!....”Kýnalý kuzum,” diyor bana. Ben de ona gittim, kulaklarýmý deldirmek için. Asma yapraklarýný demetliyordu gittiðimde. Önce piþman oldum, korkudan dizlerimin baðýnýn çözüldüðünü hissettim. Acaba vaz mý geçsem?...Ya kanarsa kulaklarým? Ya iðne kýrýlýrsa? Ya kulaðým yýrtýlýrsa?......Ýçimden bir ses; “Peki küpeler?” dedi.....”Küpeleri boþuna mý aldýn?...Pýrýl pýrýl, üstelik kýrmýzý taþlý.”......Bütün cesaretimi toplayýp, kurbanlýk koyun gibi dizlerine yatýverdim Fatma Nine’nin...Aslýnda çok korkaktým. Ama güzel olmak için her þeye razýydým. Bir an önce küpelerimi takmak istiyordum. Küpelerle daha da güzel bir kýz olacaðýmý biliyordum. Fatma Nine yanaklarýmý okþadý, yaþlý parmaklarýyla kulak mememi tuzla ovdu uzun süre. Önce gýdýklandým, sonra hissetmez oldum. Ovdu ovdu, ucunda iplik takýlý olan iðneyi kulak mememe cart diye aniden batýrýverdi. Ve ipliði kulak mememden geçirdi.Tenim, vücudumdan ayrýldý sandým.Kulaðýmdaki acýnýn diðer ucunu ayak parmaklarýmda hissettim birden, ürperdim. Saniyede ayný acý ,vücudumun en uç noktasýna ulaþývermiþti. Caným yanmýþtý, ama hiç belli etmedim. Ama derimin tavuk derisi gibi olduðunu hissettim.Tüylerim ayaða kalktý, birden üþümeye baþladým. Ýpliðin iki ucunu birleþtirip düðümledi Fatma Nine. Ýþte kulaðýmýn biri delinmiþti. Çaresiz ikincisi de delinecekti. Tek küpeyle gezemeyeceðime göre, sabretmeliydim. Canýmýn yanmasýna razý olmalýydým. Sabrettim, aðlamadým. Aþý yapýlýrken bile aðlamýyorum. Ama ablam? Ödü patlýyor iðneciyi görünce, rengi bal mumu gibi sararýyor. Kardeþimi hiç sormayýn. Deli danalar gibi zor yakalýyoruz aþý yaptýrmak için. Korkak kardeþim benim!...Babam kardeþime, “Aslan oðlum,” diyor ikide bir. Bu nasýl aslan böyle? Ayný yöntemle ikinci kulaðýmý da deldirdim. Ýyi ki kulaðým iki tane.Ya parmaklarým gibi on tane olsaydý?...Ayy! Aklýma geldikçe kötü oluyorum...Köyde çocuklarýn kulaklarý hep böyle deliniyordu. Bildiðim, gördüðüm veya duyduðum baþka bir yöntem yoktu. Çok caným yandý ama hiç aðlamadým. Kendimi tuttum. Birkaç gün acýdý kulaklarým; gece kulaklarýmýn üstüne yatamadým. Güzel olmak için, bu kadar acýya katlanýrdým, katlandým da. ”Antidot” diye bir merhem bulunurdu evimizde. Yaramýz ,beremiz eksik olmazdý hiç. Hele erkek kardeþimin. Ýþte bu Antidot bizim kurtarýcýmýzdý. Annem o merhemden sürdü kulaklarýma. Ama çok kötü kokuyor yaaaa! Kulaklarým iyileþince, çerçiciden aldýðým küpeleri taktým. Cebimdeki aynayý çýkarýp çýkarýp bakýyordum. Çok güzel olmuþtum. Ah bir de burnum biraz küçük olsaydý. Þöyle hokka gibi.......Olsun! Yeþil gözlerim, açýk kumral saçlarým, beni güzel yapmaya yetiyor.Ya Hayriye gibi kara, kuru bir kýz olsaydým!..... Ýyi ki kulaklarýmý deldirmiþtim. Babam bana bir müddet sonra altýn küpe aldý. Bir de altýn bilezik alsaydý tamam olacaktý. Çünkü çerçiciden aldýðým bileziklerin altýný zamanla silinmiþ, geriye gümüþü kalmýþtý. Altýn sarýsý bileziklerim, teneke gibi olmuþtu. O çerçicileri, altýndan gümüþe dönen bileziklerimi , bana çok yakýþan küpelerimi ve en önemlisi, çocukluðumu o kadar özledim ki!
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Kâmuran Esen, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |