"Gerçek, her sabah uyandığımda, 'Bu sefer de kurtardık mı?' diye sormamla başlar." - Samuel Beckett"

Birileri hep geride kalır, kedi!

bir kum saati zamansızlığında taneciklere bölünmüş bir düşün çakırkeyif aktörüydüm uyandığında çırılçıplak uyandığında yapayalnız ve karanlık... karanlık....

yazı resim

Çatlamış bir sevginin
aralıklarına sıkışmış
bir kedi yavrusu gibiyim
sesim çıkmıyor
şaşkınlık içinde
yukarı bakıyorum ancak

hayal dünyamın damlarında
ay ışığında gezindiğim
ürkek pençelerle sevildiğim
yağmurunu beklediğim
gecelerin özlemindeyim şimdiden

bir kum saati zamansızlığında
taneciklere bölünmüş bir düşün
çakırkeyif aktörüydüm
uyandığında çırılçıplak
uyandığında yapayalnız
ve karanlık...
karanlık....

Birileri hep geride kalır, kedi!
ışıldayan gözlerinde silüetleri yaşar
ve aydınlanır gözlerinle
karanlık bir oda

uyanırsın ki
düş bitmiş
gece bitmiş
davetkar gün ışığı
okşar göz kapaklarını
üstüne çekersin yorganı

Birileri hep geride kalır, kedi!
Işıldayan gözlerinde silüetleri yaşar

Gelişi, gidişinden daha zor olur
( bir şehri ) terkedenin...

Ay ışığı
kum saatindeki kumlar gibi
düşer yollara
birisi tek tek toplar zamanı

Birileri hep geride kaldı, kedi!
Göz kapaklarım ağırlaştı... ağırlaştı....

KİTAP İZLERİ

Dokuzuncu Hariciye Koğuşu

Peyami Safa

Acının ve Istırabın Edebiyatı Peyami Safa'nın "Dokuzuncu Har-iciye Koğuşu", hastalığın pençesindeki insan ruhunun zamana meydan okuyan bir keşfi olmaya devam ediyor. Edebiyatın en temel işlevlerinden
İncelemeyi Oku

Yorumlar

Başa Dön