Bir deliyle aramda tek bir ayrým var. Ben deli deðilim. -Salvador Dali |
|
||||||||||
|
Goethe Özgürlük Nedir, Biliyor musunuz? Bir ülke düþünün ki 8 Mart Dünya Kadýnlar Günü'nde baþbakaný, üniversiteye baþörtüsüyle, burkasýyla, çarþafýyla, peçesiyle giremeyen kadýnlarýn acýlarýndan bahsediyor. Kadýnlarý örterek özgürleþtirmekten söz eden bir adam düþünün. Bir ülke düþünün, hayatýnýn baharýnda bir genç kýz, özenle taradýðý güzelim saçlarýný sýmsýký örten baþörtüsü ile üniversiteye giremediði için okul kapýsýnda özgürlük sloganlarý atýyor. Bir ülke düþünün halký aydýnlatmakla yükümlü bazý köþe yazarlarý umursamazlýktan, duyarsýzlýktan ya da düpedüz cahillikten kaynaklanan bir akýl karmaþýklýðý ile özgürlük kavramýnýn bu denli yanlýþ kullanýmýna göz yumuyor, destek veriyor ve hatta kimi zaman ayný yanlýþa kendisi de düþüyor. Bir ülke düþünün, her türlü önyargýdan uzak bilimsel çalýþma yapma ve bilgilerini gelecek nesillere aktarma sorumluluðu olan üniversite elemanlarý içinde dahi, hiçbir bilimsel dayanaðý olmayan öðretilerin açýkça tehdidi ve zorlamasýyla örtünen kadýnlarýn, bu davranýþlarýnýn özgürlükle baðdaþtýðýný savunan insanlar olabiliyor. Sizce bu insanlar özgürlüðün tanýmýný biliyorlar mý? “Özgürlük” kavramýnýn toplumun farklý kesimleri tarafýndan farklý algýlanmasýyla baþlýyor karmaþa. Anlamýný tam olarak bilmedikleri kavramlarýn içini kendi dünya görüþlerine uygun fikirlerle dolduruyor insanlar. Bu sebeple gerici diye nitelendirilebilecek insanlar, kadýnýn, burka, çarþaf ya da türbanla örtünmesini “özgürlük”, “özgür irade”, “bireysel tercih” gibi kavramlarýn arkasýna sýðýnarak savunuyor ve yine bu yüzden aydýn diye nitelendirilebilecek kesim arasýnda dahi, kadýnýn baþörtüsünü sýradan bir aksesuar gibi algýlayan ve “bireysel özgürlük” gibi ifadelerle böyle bir aksesuarý kullanma hakký olduðunu savunan insanlar olabiliyor. Siz, özgürlük nedir biliyor musunuz? Türk Dil Kurumunun hazýrladýðý sözlükte bakýn özgürlük nasýl tanýmlanmýþ; Özgürlük; Herhangi bir kýsýtlamaya, zorlamaya baðlý olmaksýzýn düþünme veya davranma, herhangi bir þarta baðlý olmama durumu, serbestî: Her türlü dýþ etkiden baðýmsýz olarak insanýn kendi iradesine, kendi düþüncesine dayanarak karar vermesi durumu, hürriyet. Þimdi, yukarýdaki tanýmlarý dikkatlice okuduktan sonra, din, töre, gelenek gibi insaný doðduðu andan itibaren çevreleyen ve hem fikrini hem de eylemini doðrudan etkileyen dýþsal faktörlerin yoðun hissedildiði ortamlarda yetiþen bir insanýn özgür olduðunu savunabilir misiniz? Afganistan’da burka giymeye ya da Ýran‘ da baþýný örtmeye zorlanan kadýn için örtünmenin kiþisel bir tercih olduðu iddia edilebilir mi? Herhalde günümüz Türkiye’sinde yaþayan en tutucu vatandaþ bile bu tarz bir uygulamanýn özgürlük ya da demokrasi ile baðdaþmadýðýný kavrayacak durumdadýr. Öyle midir acaba? Açýkçasý bu yazýnýn odaðýna yerleþtirmeyi düþündüðüm insanlar dinci, gerici, gelenekçi, tutucu gibi sýfatlarla nitelendirilebilecek insanlar deðil, aksine bir biçimde aydýn sýfatýný taþýyan insanlardýr. Din kurallarýyla yönetilen ülkelerde, kadýnlarýn, ilkel yasalarla örtünmeye zorlanmasýnýn özgürlükle baðdaþmayacaðýný çok iyi bilen kimi aydýnlarýn ya da özel olarak bazý liberallerin Türkiye’de üniversiteye baþý kapalý giremeyen kadýn söz konusu olduðunda aldýðý tutum birdenbire farklýlaþmaktadýr. Birdenbire bu mesele, nasýl oluyorsa, bireysel özgürlük meselesi olmaktadýr. Bu konudaki kafa karýþýklýðýnýn sebebi nedir? Özgürlüðün tanýmý birdenbire deðiþmekte midir? Diyelim ki kadýnlarýn baþý devlet eliyle ve zorla örtülmüyor, bu durumda bireyler kendiliðinden özgürleþmiþ mi olur? Peki ya devlet kendi eliyle kadýnlara bu yönde baský yapacak beyinler üreten bir sistemi bünyesine katmýþsa ve dolaylý olarak kadýnlarýn örtünmesini saðlýyorsa, bu uygulama özgürlükle baðdaþýr mý? Kadýnýn baþýný örtme meselesini bireysel özgürlükle baðdaþtýrýp meseleyi “býrakýnýz yapsýnlar” yaklaþýmý ile þýp diye çözen bazý sözde aydýn ya da liberal dostlara yukarýdaki özgürlük tanýmýný tekrar tekrar okumalarýný öneriyorum. Bu noktada özgürlük tanýmýna karþý çýkacak kafasý son derece karýþýk bir sürü insan çýkabileceðini de tahmin edebiliyorum. Þöyle diyebilirler mesela “ sizin özgürlük anlayýþýnýz ile bir baþkasýnýn özgürlük anlayýþý birbirine uymayabilir”. Ya da biri “efendim mutlak doðru diye bir þey yoktur, yani siz düþüncenizin doðruluðuna nasýl bu kadar güvenebilirsiniz?” gibi bir itirazda bulunabilir. Zaten sorun da bu ya. Demogoji... Buna verilecek tek cevap “doðaya ve onun eðittiði insanoðlunun geneline bakýn” olacaktýr. Doða insaný sürekli eðitir. Üþüyünce giyinir. Sýcaktan bunalýnca soyunursunuz. Doðanýn bu yönlendirmesiyle savaþmak anlamsýzdýr. Özgür olduðunda nasýl davranacaðýný bilmek istiyorsanýz bir kadýný ormanda tek baþýna düþünün. Hiçbir insan, kitap ya da yasanýn yönlendirmesi olmadan nasýl davranacaðýný düþleyin. Sizce saçlarýný örter mi? Ben hiç sanmýyorum... Dünyanýn geneline bakýldýðýnda baskýcý rejimlerin hükmettiði müslüman ülkelerin dýþýnda her yerde kadýnlarýn doðaya uygun olarak sýcak havalarda açýk, soðuk havalarda kapalý giyindikleri görülür ve sadece baskýcý rejime sahip ülkelerin kadýnlarý doðanýn ürettiði ve bir nevi doðal örtü olan saçýnýn üzerine ikinci bir örtüyü örtmeye zorlanýr. Tutucu bir çevrenin içine doðmuþ, eðitimden mahrum kalmýþ ya da din öðretilerinin dayatmacý üslubunu kullanan bir eðitim almýþ, sindirilmiþ, korkutulmuþ, hayata farklý pencerelerden bakmasý engellenmiþ bir genç kadýnýn baþörtüsüyle üniversite kapýsýna dayandýðýnda attýðý “özgürlük” sloganýna destek vermek o insana doðduðu andan itibaren yapýlan eziyete destek vermektir. Bugün “kendi inancým ve kendi kararým doðrultusunda baþýmý örtüyorum” diyen ve kendini özgür zanneden kadýnlarýn hiçbiri hayatýnýn hiçbir aþamasýnda özgürlükle karþýlaþmamýþtýr ve özgürlüðün tanýmýný bile bilmez. Bilseydi din öðretisinin etkisiyle ya da aile fertlerinin baskýsýyla baþýný örtmezdi. Çünkü özgür olmak demek hiçbir etki ve baský altýnda kalmamak demektir. Etki altýnda kalarak davranmaktan söz etmiþken bir kadýný baþýný örtmek için etkilemeye çalýþmakla baþýný açmak için etkilemeye çalýþmanýn ayný þey olduðunu da söyleyebilir bu kafasý iyice karýþmýþ insanlar. Çünkü akýllarý o kadar karýþmýþ ya da karýþtýrýlmýþtýr ki “doðruyu savunmakla, yanlýþý savunmak” arasýnda hiçbir fark görememektedirler. Doðru ile yanlýþ kafalarýnda yer deðiþtirmiþtir. Oysa doða doðruyu söyler. Önemli olan doðayý dinlemek ve ne söylediðini anlamaktýr. Bazý kadýn köþe yazarlarý mesela, asýl inanamadýklarým onlar, kendileri son derece modern bir hayat yaþarken hayatýn dýþýna itilen kadýnlara kendileri gibi modern hayatýn bir parçasý olmak konusunda destek vermek yerine, tam tersi bulunduklarý noktada yerinde saymalarýný hatta daha da geriye gitmelerini saðlayacak biçimde baþörtüsüne destek vermektedir. Ýnanýlacak gibi deðil. Madem o tarz bir hayatý yaþamalarýný istiyorlar kendileri neden ayný biçimde davranmýyorlar, ya da eðer inanmýyorlarsa bu fikirlerini beyan etmek yerine neden onlara kapanmalarý için destek veriyorlar, bir türlü anlayamýyorum. Bu insanlar ya iki yüzlü ve kötü niyetli ya da sadece kafasý karýþýk, ben ikincisine inanmak istiyorum. Bu kafa karýþýklýðýnýn en önemli sebeplerinden bir tanesi karþýt görüþlü insanlarýn çok iyi demogoji yapmasýdýr. Bu konuda ne kadar yetenekli olduklarý, iþlerine gelince özgürlük, demokrasi ve laiklik kavramlarýný kullanarak önce kendi kendilerini, sonra etrafýndakileri ve maalesef kendileriyle ayný fikirde olmamasý gerekenleri de pek güzel kandýrmalarýndan bellidir. Onlarýn bu kavramlarla iþi bittikten sonra kafasý karýþmýþ sözde aydýnlarýn elinde içi boþ özgürlük, demokrasi ve laiklik kavramlarýndan baþka bir enstrüman kalmayacaktýr. Bizim için hala bir anlamý varken bu enstrümanlarý doðru dürüst kullanarak anlamlý sesler çýkartmak her aydýn bireyin sorumluluðudur. Bu sebeple en azýndan kendine aydýn diyen insanýn, dogmatik sebeplerle, ya da çevresinin baskýsýyla örtünmek sorunda kalan kadýnýn sýrtýný sývazlayýp “ben seni destekliyorum” demeden önce bir kez daha düþünmesi gerekir. Ýyice düþünüp taþýndýktan sonra hala baþörtüsünü desteklemekte karar kýlan kiþinin ise en azýndan özgürlük söylemini kullanmaktan kaçýnmasýný öneriyorum. Ýnsanlarýn sürekli ilerlemeyi hedef aldýðý bir toplumda bazýlarýnýn çaðdýþý davranma ya da geri kalma özgürlüðü bulunduðunu düþünmek ve buna izin vermek toplumun ya olduðu yerde saymasýna ya da gerilemesine sebep olacaktýr. Bu tarz bir gerileme akýl ve bilimin gerilemesine ve buna baðlý olarak insanlýðýn gerilemesine sebep olacaktýr. Tarihte bazý toplumlarýn belli bir uygarlýk seviyesine ulaþtýktan sonra bilimi unutup geriledikleri bilindiðine göre aklýmýzý kullanmadýðýmýz taktirde bunun bizim baþýmýza gelmeyeceðinin de hiçbir garantisi yoktur. b.e.e
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © bee_bee, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |