..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
"...Ve hepimiz az ya da çok rüyacý deðil miyiz!" -Dostoyevski
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Gerilim > Tuna M. Yaþar




15 Aðustos 2020
Reptilian 4  
Yaratýk

Tuna M. Yaþar


Akþam olmuþ düðün melodileri baþlamýþtý. Önce saz bir giriþ yaptý. Galiba ‘Ankara’nýn büklüm büklüm yollarý’ný çalýyordu. Ekrem’in tahmini doðru çýktý. Türkü doðruydu. Melodiye org aleti de eþlik etti.


:ACEE:
Ekrem kendine iyi davransalar da bu iki yaratýktan ve bulunduðu ortamdan ürküyordu. Düþlerinde bile yoktu bu yer, ruhuna yabancýydý. Ýki yaratýkla yürümeye baþladý.

Biri “Benim adým Enmeenluanna. Seni toplantý salonuna götüreceðiz. Kralýmýzýn taç giyme kutlamasý töreni var. Kralýmýz iki yýldýr iktidarda. Törenimiz eðlenceli ve bir o kadar ilginçtir. Sürprizi sen de göreceksin.” Dedi.

Ekrem dinliyordu sadece. Soru sormak aklýna gelmiyordu, bilmiyordu ki bir þey. Az sonra Ekrem yanýnda ki iki yaratýðýn benzerlerini görmeye baþladý. Yaratýklar da ilgiyle ona bakýyorlardý.

Büyük kesme taþtan yapýlmýþ bir binanýn önüne geldiler. Basamaktan çýktýlar, içeriye girdiler. Binanýn içinde odalar yoktu. Geniþ yuvarlak þekilde oturulacak taþ basamaklar vardý. Ýçerisi bir hayli kalabalýktý, reptilian doluydu.

Ekrem’i boþ bir basamaða oturttular. Enmeenluanna yanýndaydý. Diðeri ayrýlýp gitmiþti. Onca reptiliandan konuþma sesleri geliyordu. Sözlerinden sesli harfleri atmýþlar sessiz harflerle konuþuyorlardý.

Bir borazan çaldý. Ardýndan ona eþlik eden beþ borazan daha. Trampet sesleri geldi. Tüm reptilianlar ayaða kalktý. Kral olduðu belli olan reptilianýn iþareti ile iki bine yakýn ayaða kalkan reptilian kalabalýðý oturdu. Ama kral tahtýna oturmadý. Önünde duran ayna gibi þeye dokundu.

Aynanýn içinden iki reptilian ve taþýdýklarý kadýn olan bir insanla çýktýlar. Kadýn korku ortamýnda baðýrmýyordu ama belli belirsiz hareketler yapýyordu. Ona uyuþturucu vermiþ olmalýydýlar. Kadýný uzun bbira yüksek zemine yatýrdýlar.

Bir kaç reptilian kralýn yanýnda tuhaf sesler çýkardý. Sessiz harflerden ve anlamý bilinmeyen ve onlarýn kutsal saydýðý sözler.

Kral eline aldýðý biraz uzun kamayý kadýnýn tam göðsüne sapladý. Ardýndan cesedi yanýndaki iki reptiliana býraktý. Ýki reptilian kadýný dakikalar içinde parçalara ayýrdý.

Kral reptilian baðýmaya baþladý. “Azag galra sagbi mu unna te. Namtar galra zibi mu unna te. Utuk sul gubi mu unna te. Ala sul gabi mu unna te. Gýdým sul ibbi mu unna te. Galla sul kadbi mu unna te. Dýngýr sul girbi mu unna te.” Sözlerini söyledi. Ardýndan boðazlanýyormuþ gibi aðlama çýðlýklarý atmaya baþladý.

Sonra eli ile Ekrem’in oturduðu tarafý gösterdi. Ekrem yanýndaki iki reptilian tarafýndan oturduðu yerden kaldýrýldý. Koluna girdiler.

Saðdaki reptilian “Korkma sana bir þey yapmayacaðýz. Kralýmýz kadýnýn kaný ile seni kutsayacak.” Dedi.

Korku ile ilerliyordu Ekrem. Reptilian kalabalýðýnýn arasýndan geçerken tezahürat benzeri naralar duyuyordu. Ekrem’in bacaðý titremeye baþladý. Gözü karardý. Birden karanlýða dönüþtü etraf.

Ýki reptilian Ekrem’i kurban edilen kadýnýn bulunduðu taþ yükseltiye koydular.

Kral “Bu iki insan parçalanma tamamlandýktan sonra kutsallaþacaklar ve evlenecekler. Cihazda parçalarý birleþtirirken önce diþiyi sonra erkeði birleþtirin. Bilinçlerini kazanmadan dünya yüzüne velerine taþýyýn. Kadýnýn ismi Ýrem. Geride iz býrakmayýn. Zihinlerinden öldürülüþlerini silin. Haydi þimdi de erkeði öldürüp parçalayýn.”

Ýki reptiliandan biri uzun kamayý aldý. Ekrem’in göðsüne batýrdý. Ardýndan Ekrem’in kolunu ve bacaklarýný kopardýlar. Ardýndan kafasýný koparýp vücudunu parçalara ayýrdýlar. Taç giyme kutlamasý bitmiþti. Kral mahiyeti ile oradan ayrýldý.

Ekrem saðýna ve soluna dönüp duruyordu. Kötü bir rüya görmüþtü. Gözlerini açtýðýnda doðruldu. “Ben maðaraya girmemiþ miydim. Evime nasýl geldim.” Diye söylendi. Hatýrlamasý gerektiði hatýrlýyordu. “Evet en son maðaradaydým. Bir þeyler oldu bana. Ama ne?”

Rüyasýnda kendini kestiklerini ve parçaladýklarýný görmüþtü. Eline, koluna, bacaklarýna baktý. Hiç bir iz yoktu. “Tabi ya arada ki kayýp halka benim ile maðara arasýnda. Hiç iz býrakmadan beni taþýmanýn yolunu bulmuþlar. Ýnsaný uyurken kendi þehrinden taþýyýp gözünü baþka bir þehirde açarlarsa elbet kayýp halka olacak.” Dedi.

O an cep telefonuna mesaj gelmiþti. Mesaja baktý. Bir kýzdan geliyordu. Mesaj “Pardon sizi tanýyamýyorum. Adým Ýrem. Yanlýþlýkla mesaj gönderdim. Kusura bakmayýn.” Diyordu.

Ekrem de “Önemli deðil.” Þeklinde gönderdi cevabýný. “Ne þanslýyým. Üniversite de kýz arkadaþlarým var, köyde yok ama illaki tanýmadýðým bir kýz arkadaþýmda olacak. Neyse bakalým iþimize.” Dedi.

Çantasýna baktý. Çalýþma masasýnýn yanýnda yerde duruyordu. Bilgisayarý da hakeza masanýn üzerinde. Karný açtý. Saate baktý. Saat tam on yediyi gösteriyordu.Ayaða kalkýp mutfaða yöneldi. O da ne. Ocaðýn üzerinde türüm türüm bir yemek tencere içinde.

“Filiz’i yabancýya kaptýrdýk. Aþk olsun Filiz. Yabancý birine elinden geldiði kadar yardým ediyorsun.” Dedi kendi kendine. Boþ bir tabak ve kaþýk aldý. Tencere kapaðýný açtý. Tezgahtaki kepçe ile tabaðýna iki kepçe kuru fasulyeden kattý. Dolapta ayran olduðunu biliyordu. Bu sabah Filiz getirmiþti.

Ayran dolu tasý masaya çýkarýp koydu. Bardaðýna ayran döktü. Ekmeðini de hazýr edip oturdu. Birden davul ve zurna sesi duymaya baþladý. “Düðün yarýn deðil mi. Tarih mi atladým yoksa. Yarýna hazýrlýk olabilir. Bakkal ne demiþti acaba. Yarýn mý öbürsü gün mü?” Diye söylendi.

Yemeðini bitirip bulaþýklarýný kalýp sabunla yýkadý. Temizlik bitince çaydanlýða su doldurdu, ocaða koyup altýný yaktý. Caný bilgisayarda oyun oynamak istedi. Hemen odasýna geçti. Bilgisayarýný yerinden alýp mutfaða getirdi. Aç düðmesine dokundu.

“Hem redalert oynarým hem çaydanlýða dikkat ederim. Bekarlýk gibisi yok. Birde mali kaynaklarým tükenmese yeme de yanýnda yat.” Dedi kendi kendine.

Filiz kýz kardeþi Gülistan ile konuþuyordu. Filiz “Tüm bildiklerini baþtan anlat. Can kulaðý ile seni dinliyorum.” Dedi kardeþine.

Gülistan “Abla iki kere söyledim. Anlamýyor musun. Hem sen Olcay ile niþanlýsýn. Nereden çýktý, üstüme eðilik saðlýk. Duyan olursa seni tefe korlar.”

Filiz “Neyse anlatmayý býrakabilirsin. Olcay'ý sevmiyorum. Koca bulmak zorundaydým ama þimdi deðil artýk.”

Gülistan “Gerçekten anlaþýlmaz birisin. Yoksa Ekrem denen o çocuk ve Olcay ile ayný anda mý evleneceksin?”

Filiz “Ben seninle dalga geçiyorum. Elbet Ekrem’i alýp Olcay’ý boþamayacaðým.”

Gülistan “Yine karýþýk konuþmaya baþladýn. Heyecanlandýn mý cümlelerin sonu baþýna geliyor. Bu da seni ele veriyor. Düðün büyük bir olay. Karizmaný çizdirirsin. Aðýr iken yenli olursun. Býrak bana Ekrem’i. Onunla ben evleneyim. Bana daha münasip.”

Filiz “Verdim gitti.” Deyince Gülistan sevinçten ablasýnýn boynuna sarýldý.

Ekrem redalert oyununda öndeydi. Bilgisayarýn tüm saldýrýlarýný savuþturmuþtu. Dört yerde ana üssü vardý. Þu an uçan askerleri yeterince çoðalmýþtý. Düþman üssüne doðru harekete geçti. Kýsa zamanda oraya varýp üssü bombardýmana baþladý. Ana üssü yok etti. Diðer yapýlar ise çocuk oyuncaðýydý. Ana üs yok edilince düþman ilerleme deðil, kesin gerileme sürecine giriyordu.

Ekrem aðýra alarak önce yerdeki askerleri öldürdü. Sonra tanklarý ve altýn toplayan arabalarý. Oyunu kazandý.

Çayý unutmuþtu. Hemen kalkýp ocaðý söndürdü. Çaydanlýktan bir hayli su eksilmiþti. Bunu önemsemedi.Çok kaynamýþ suyun çay deminin parlak olacaðýný biliyordu. Sevindiði þey ise çok kaynamýþ suyun kireç oluþturmadýðýydý. Demek o kadar çok kaynamamýþtý. Ocaðý tam zamanýnda söndürmüþtü.

Poþetten demliðe çay koydu. Demliðin kapaðýný kapatýp dinlenmeye býraktý. Çok kaynamýþ su iyi bir þeydi ama caný sýkýldý bundan. Oyun zevki kaçtý. Masaya dönüp oyundan çýktý, sonra bilgisayarýný kapattý.

Dýþarýda zurna sesi hiç susmamýþtý. Havaya bir kaç el kurþun sýkýldýðýný duydu. Pat pat sesleri yüksekti. Dýþarýda ne oluyorsa kalabalýða karþý yapýlmýþ bir gösteriydi. Bu belki de köylüleri eðlenceye çekmek içindi.

Ekrem çayýn demlenmesi için yarým saat beklemiþti. Demliðin kapaðýný açýp baktý. Çay taneleri dibe çökmüþtü. Bardaðýný hazýrladý. Bardaðýna demden koydu. Tahmin ettiði gibiydi. Parlaktý dem, bulanýk deðildi. Sonra üzerine çaydanlýktaki sýcak sudan döktü.

Ekrem düðün eðlencesine akþam katýlmaya karar vermiþti. O vakte kadar kitap okumak istiyordu. Odasýnda ki kapaklý kitap rafýna yöneldi. Kapaðý açtý. Dionis Yayýnlarýndan çýkma, Robinson Crusoe isimli romaný aldý. Ýçine sayfanýn baþýna baktý. Daniel Defoe, Aðustos 2017 basýmý olduðunu gördü.

Odadaki tek koltuða oturdu. Çayýný sehpaya býraktý. Þekerini atýp karýþtýrdý. Kitabý okuyacaðý için sevinç duyuyordu. Bir mental yoðunluk yaþýyordu. Bu onu kitap okumaya sevk ediyordu.

Yirmili sayfaya gelmiþti. Cama birileri taþ atmýþ gibi ses geldi. Ekrem pencereden baktý, kimse yoktu. Pencereyi açýp öyle de baktý. Yine kimseyi göremedi.

Gülistan ecel terleri döküyordu fark edilmemek için.Ekrem onundu artýk. Gülistan “Cama benden baþka taþ atan olmadý. Bir þekilde ruhu beni hissedecek. Ve bende onu kutsal kafesime koyacaðým. Sen benimsin Ekrem. Ölüm ayýrýr bizi. Bunca yýldýr erkek deðmedi elime. Dur bu daha baþlangýç.” Diyordu içinden.

Arkasýna sindiði kaysý aðacýndan dikkatle baktý. Görünmüyordu Ekrem. Gülistan hýzla bahçe duvarýna yürüdü. Seri bir þekilde duvara çýkýp kendi bahçelerine atladý.

Gülistan “Abla abla baþardým. Ekrem’in camýna taþ attým. Dýþarýya baktý, beni göremedi. Ama yakýnda beni hissetmesi an meselesi.”

Filiz “Kendini aðýrdan sat. Hemen koyverme, yelkenleri indirme. Bak benim sözümü dinledin. Sana güzel bir þey yaptýrdým. Kýymetimi bil sözümden çýkma.”

Gülistan “Aman abla öðündüðün þeye bak. Altý üstü pencereye taþ attým.”

Filiz “Yanaklarýn elma gibi kýzarmýþ. Gelinlik kýz gibi heyecanlýsýn.”

Tuna M. Yaþar



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn gerilim kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Reptilian 1
Reptilian 2
Reptilian 3
Reptilian 5
Otostopçunun Þüphesi

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Savaþ Trafiði 2
Savaþ Trafiði 1
Savaþ Trafiði 3
Aðaçlara Fýsýldayan Adam
Savaþ Traiði 8
Savaþ Trafiði 6
Savaþ Trafiði 4
Çizikler
Savaþ Trafiði 5
Savaþ Trafiði 7

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Masa [Þiir]
Göbeklitepe 5 [Roman]
Göbeklitepe 4 [Roman]
Göbeklitepe 3 [Roman]
Göbeklitepe 2 [Roman]
Göbeklitepe 1 [Roman]
Çok Eskiden 9 [Roman]
Çok Eskiden 4 [Roman]
Çok Eskiden 8 [Roman]
Çok Eskiden 6 [Roman]


Tuna M. Yaþar kimdir?

Voltaire


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Tuna M. Yaþar, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.