Ritsa Gölü, Abhazya’da Afon Þehri’nin üst taraflarýnda Kafkas Daðlarý’nýn çevrelediði muhteþem bir doða harikasýdýr. Masallardaki Kaf Daðý olarak bilinen yerdir burasý.
     Sevgili Dostum, Rýdvan Debre’den bu göl ile ilgili çok güzel bir hikâye geldi. Bu hikâyeyi sizinle paylaþmak istiyorum.
     Rýdvan Debre, liseyi henüz bitirdiðimde üniversiteye gidebilmek için Ýstanbul’da bir dershaneye gittiðim yýllarda tanýdýðým çok deðerli bir arkadaþým. Genelde her gün onunla birlikte olurduk. Ders çalýþmanýn yaný sýra güzel vakit geçirmek için, Ýstanbul’u gezer, sinemaya giderdik… Hele de bir gün bir arkadaþýn evinde ders çalýþmak için bir araya geldiðimizde yumurta kýrýp yediðimiz günü hiç unutamýyorum…
     Rýdvan Debre, Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde okumuþ. Medeniyet Gençliði Kurucu Üyesi olan Debre, TOKÝ Haber’de Haber Ve Sanat Yönetmeni olarak görev yapýyor.
     Yýllar sonra Rýdvan Kardeþim’i facebookta buldum. Hemen irtibata geçip eski dostluðu yeniden pekiþtirdik. Artýk sürekli görüþüyor hem eski günleri yad ediyor, hem de fikir alýþ veriþi yapýyoruz.
     Rýdvan geçenlerde Soçi’ye gitti.Rita Gölü’nü gezdi. Buranýn sihirli büyüsünü teneffüs ederken Ritsa ile ilgili Efsane’yi facebook hesabýnda paylaþtý. Çok güzel ve etkili bulduðum için Rýdan Kardeþimden izin alarak bu efsaneyi siz okurlarýmla da paylaþmak istedim. Rýdvan kardeþime bu güzel efsane için teþekkür ediyorum:
     “Bir efsane der ki “Bir zamanlar Ritsa Gölü’nün yerinde bir vadi ve onun içinden akan bir ýrmak varmýþ. Bu vadinin masalsý yamaçlarýndaki meralarda, dünyalar güzeli bir kýz yaþarmýþ.
Adý Ritsa olan bu kýzýn Agepsta, Atsetuk ve Psegishi adýnda üç erkek kardeþi varmýþ. Erkek kardeþleri gündüz ormanda avlanýr, akþam olunca da kulübede toplanýrlarmýþ. Ritsa onlara yemekler hazýrlar ve þarkýlar söylermiþ.
Bir gün ne olmuþsa olmuþ, genç delikanlýlar uzak bir daða avlanmaya gitmiþler ve akþam dönmemiþler. Ertesi gün de bir haber çýkmamýþ. Ritsa onlarý çok özlüyor ve bir an olsun gözünü yoldan ayýrmýyormuþ. Bir yandan da kardeþlerine duyduðu hasreti büyüleyici sesiyle þarkýlara döküyormuþ.
Ne yazýk ki onun bu güzel þarkýlarýný Gega ve Yupsara adýnda iki orman eþkiyasý duymuþ. Bu iki haydut sesi takip edip kulübenin yakýnýna gelince Ritsa’yý görmüþ ve onu kaçýrmaya karar vermiþler.
Yupsara onu kaptýðý gibi atýnýn terksine atmýþ, Gega ise onu bir örtü ile örtmüþ. Ritsa’nýn yürek parçalayýcý yakarýþlarý, nihayet avdan dönmekte olan kardeþlerine ulaþmýþ.
Psegishi haydutlara dev bir kýlýç fýrlatmýþ. Ne var ki isabet ettirememiþ. Fakat nehre düþen kýlýç nehrin yataðýný kapatmýþ. Yolu kesilen su hýzlýca vadiyi doldurmuþ ve Göle dönüþmüþ. Yine de yetiþen yardým Ritsa’ya güç vermiþ ve son bir çabayla onu kaçýran haydutlarýn elinden sýyrýlýp attan atlamýþ. Fakat dengesini saðlayamayýp yeni oluþan Gölün içine düþmüþ. Erkek kardeþleri ne kadar uðraþtýlarsa da onu kurtarmayý baþaramamýþlar. Ritsa Gölün içinde kaybolmuþ. Bunun üzerine kýz kardeþlerinin intikamýný almak için haydutlarýn peþine düþen erkek kardeþlerden Psegishi, Yupsara’yý yakalamýþ ve onu da Gölün içine atmýþ. Ne var ki Gölün sularý bu rezil haydudu içine almamýþ ve onu fýrlatmýþ. Akan bir suya kapýlýp denize doðru sürüklenen Yupsara’ya yardýmcý olmaya çalýþan arkadaþý Gega da baþarýlý olamamýþ ve o da ayný suya düþüp, ayný feci sonu paylaþmýþ.
Bu korkunç trajedinin ardýndan artýk adýna Ritsa denen bu Gölü çevreleyen yüksek daðlara çýkan erkek kardeþler, hayattayken ona sahip çýkamamanýn verdiði piþmanlýkla, sonsuza dek o zirvelerde ayakta dikilir, en azýndan kýz kardeþlerinin gölde huzur içinde yatmasý için nöbet beklerlermiþ.”