Yaþamak ne güzel þey be kardeþim. -Nâzým Hikmet |
|
||||||||||
|
Görev yaptýðým altý yýlýn doluluðuna ve renkliliðine duyduðum þükranla, bu yazýyý Þükrü Kanadlý Kýþlasýnda görev yapan tüm Komutan, Subay, Astsubay, Mehmetciklere ve Otuzdokuzlulara adýyorum.(K. D.) Kýþla; Askerlerin toplu olarak yaþadýklarý, barýndýklarý yapýlar ve yerlerin bütününe denir. Mehmetçikler çoðunlukla günün 24 saatini buralarda geçirirler. Yurdumuzun bütün kýþlalarý güzeldir. Aðaçlar, çiçekler, yemyeþil bahçeler, sessiz, sakin tertemiz sokaklar, yollar, bakýmlý binalar bütün kýþlalarýn ortak özelliðidir. Her Türk erkeði bu kýþlalardan birinde en önemli hakký ve yükümlülüðü olan askerlik hizmetini yerine getirir. Kýþlalar her Türk erkeðinin ayný zamanda esaslý bir okuludur. Aile, arkadaþ, yurt ve millet sevgisi burada öðretilir pekiþtirilir. Bilmeyenlere okuma yazma öðretilir. Pek çok genç yeni bir meslek edinir. Sanat sahibi olur. Gençlerin ruhça ve bedence olgunlaþmasýnda önemli bir yer tutar kýþlalar. Büyük asker Atatürk; askerlikte esas okulun kýt’a olduðunu veciz bir ifadeyle dile getirmiþtir.. 19. yüzyýla kýsaca bir göz atalým: Mýsýr’da yönetim Kölemenler’in elindedir. Mehmet Ali, Mýsýr birliklerinin önce komutan yardýmcýsý sonra komutaný olur. Fransýzlarla çarpýþýr. Fransýz ordusunu tanýr. Daha sonra Kölemenler’i bertaraf eder. 1804 yýlýnda Mýsýr’a vali olur. Güçlü ve düzenli bir ordu kurar. Kara birlikleri Fransa’dan, donanma da Ýngiltere askeri teþkilatýndan örnek alýnarak yapýlandýrýlýr. Mýsýr’da düzen saðlanýr. Fransa ile iyi iliþkiler kurulur. Bayýndýrlýk faaliyetleri önem kazanýr. Bunlarýn dýþýnda, Mehmet Ali 1819’de Hicaz’ý Vahhabi’lerden kurtarýr. Mora’daki Yunan ayaklanmasýný bastýrýr. Gazze, Kudüs, Yafa’dan sonra, Mayýs 1932’de Akka’yý düþürür. Ýmparatorluktan Suriye Valiliðini de ister bu kabul edilmez ve asi ilan edilir. Her þeyi tekeline alýr. Çok sert bir yönetim kurar Mýsýr halký, fellahlar, aðýr vergilerden ve gençlerin geliþigüzel askere alýnmalarýndan býkar. Bu nedenle 6 bin Mýsýrlý ülkeden kaçýp Suriye’ye sýðýnýr. Þam, Halep, Humus ve Hama’yý ele geçirir. Mehmet Ali’nin oðlu Ýbrahim Paþa’nýn Mýsýr kuvvetleri ile, Osmanlý Devletinin Mýsýr valisi da tayin ettiði Aða Hüseyin Paþa kuvvetleri arasýndaki ile ilk muharebe, 29 Temmuz 1932’de Belen’de olur. Bu savaþta Osmanlý kuvvetleri aðýr yenilgi alýr. Bölge Mehmet Ali kuvvetlerinin eline geçer. Böylece Mehmet Ali Paþa’ya Anadolu yolu açýlmýþ olur. Ýbrahim Paþa, Konya’ya ilerler. 21 Aralýk 1932 yýlýnda Konya’da yapýlan savaþda Osmanlý kuvvetleri yine hezimete uðrar. Daha sonra, Bursa’ya kadar ilerler. Ýki taraf arasýnda, 14 Mayýs 1833 yýlýnda yapýlan Kütahya anlaþmasý yapýlýr. Burada her þey bitmez. Mehmet Ali daha sonra tekrar ayaklanýr… Mehmet Ali Paþa’nýn kurduðu yeni ve düzenli ordu, yeni bir yapýlanmayý da gerekli kýlar. Öncelikle, ordunun; iaþesi, donatýmý, barýnmasý gibi ihtiyaçlarýnýn karþýlanabilmesi için, yeni yapýlar gerekir. Fransa’nýn sadece ordu kuruluþu örnek alýnmaz, askeri binalarý ve altyapý hizmetleri de örnek alýnýr veya taklit edilir. Muhtemeldir ki, Þükrü Kanadlý Kýþlasý, 1832 – 33 yýllarýnda yapýlýr. Batý standartlarýna ve askeri mimariye uygun inþa edilmiþ modern bir yapýdýr. Batýlýlaþma çabalarý imparatorluk bünyesinde 1839’da Tanzimat Fermanýyla baþlar. Yukarýdaki tarihi geliþmeler ýþýðý altýnda incelendiðinde görülecektir ki; Þükrü Kanadlý Kýþlasýnýn yapýmý ve diðer geliþmeler, Avrupalýlaþmanýn, batý düþüncesinin ilk hamlelerini oluþturmuþtur. Ýskenderun’un antik dönemden kalma birkaç burç ve kale kalýntýlarý sayýlmazsa, Þükrü Kanadlý Kýþlasý Ýskenderun’un en eski, en büyük ve en görkemli yapýsýný içinde taþýr. Adýný, Hatay’ýn Anavatan’a katýlýþýnda, ilk katýlan birliklerin komutanýnýn adýndan almýþtýr. Osmanlý Ýmparatorluðu’nun son döneminde Redif birliklerini aðýrlamýþtýr. 23 Temmuz 1939 yýlýndan önceki 20 yýllýk süre içinde de Fransýz kuvvetleri de kýþla olarak kullanmýþlardýr. Ýskenderun sahilinde, denize oldukça yakýn, denizin çýrpýntýsý ile kara esintisinin buluþtuðu alanda bulunur. Kýþlada bulunan muhteþem Türk Bayraðý her zaman Akdeniz’in dalgalý sularýna eþlik eder. Bahar aylarýnda ve yaz mevsiminde kýþla ile deniz arasýnda parkta Ýskenderunlular akþamlar geç vakitlere kadar oturur sohbet eder, çay içerler yanlarýnda getirdikleri yiyecekler yerler, günün yorgunluðu atarlar. Kýþlanýn içinden geçen, etrafý aðaçlarla kaplý eski yol (Aþýklar Yolu) birkaç yýldýr 14 Þubat Sevgililer gününde halka açýlmaktadýr. Buraya gelen halk gezer, dolaþýr, oturur. Kendilerine Mehmetçikler tarafýndan ikram edilen çaydan içerler. Ýçi de bir müze niteliðinde olan kýþla binasýnda Hatay’ýn Anavatana katýlýþýný, milli mücadele yýllarýný, fotoðraflarla ve o günden bugüne kalan belgeler ve eþyalarla günümüze taþýyan müzeyi gezerler. O gün kýþlanýn içi bayram yeri görüntüsünü alýr. Hayatýmýn en güzel 6 yýlýný burada geçirdim. Çok güzel anýlarým oldu. Bu yýllar meslek yaþantýmýn en renkli ve dolu yýllarýydý. Bir mimarýn kýþla binasýna dýþtan gözlemleri ise þöyle; “Osmanlý Ýmparatorluðunun son döneminde yapýlan ýslahatlar ve Avrupa’dan alýnan yenilikler mimari alanýnda kendin göstermeye baþlamýþtý. Bu bina her ne kadar doðrudan bir Osmanlý eseri olmasa da bu deðiþimlerden nasibini almýþtýr. Klasik Osmanlý mimarisinin özelliklerini göstermeyen yapý büyük bir ihtimalle Avrupa’dan çaðýrýlmýþ bir mimar tarafýndan tasarlanmýþtýr zira Avrupa’daki çaðdaþlarý incelendiðinde büyük oranda benzerlikler görülmektedir. Bu anlayýþ çerçevesinde þekillenen yapý, iki katlý ve her iki yönde de simetriktir. Cephe düzenindeki pencereler dört bir yanýndaki sövelerle stilize edilmiþtir. Cephede pencereler dýþýnda göze çarpan kat silmeleri sayýlmazsa sade denebilecek bir niteliktedir. Yapýnýn cephedeki bu kimliði geçirmiþ olduðu restorasyonlara raðmen korunmuþtur, bunda yapýya herhangi bir ek yapýlmamýþ olmasýnýn etkisi büyüktür. Her ne kadar cephe düzeninden yapýnýn bir yýðma yapý olduðu anlaþýlsa da muhtemelen daha sonra yapýlan tadilatlar betonarme de kullanýlmýþtýr. Cephede görünen kemerler iç mekanda yerini betonarme plaklara býrakmaktadýr. Yapýnýn planý da cephedeki gibi simetriktir. Binayý eþit olarak ikiye bölecek þekilde konumlanan giriþ holü her iki yönde de koridorlarla devam etmekte, mekanlar koridorlarýn her iki yanýnda yer almaktadýrlar, koridor sonlarýnda yine iki adet çýkýþ bulunmaktadýr. Hole her iki cepheden giriþ olsa da, bugün deniz cephesindeki giriþ kullanýlmamaktadýr. Plandaki tek hareketlilik, giriþ holünün cepheye çýkmalar þeklinde yansýmasýdýr. Kat yükseklikleri dönemin mimarisine uygun olarak yüksek olan yapýda koridorlarýn geniþ tutulmasý, üst kata baðlanan merdivenin de benzer bir þekilde geniþ olmasý iç mekanda ferah bir etki yaratmakla birlikte anýtsal bir özellik de kazandýrmaktadýr.” Bu güzide kýþlanýn yanýbaþýnda, þimdilerde inþaat çalýþmalarý göze çarpýyor. Böylece tarih yok ediliyor. Oysa, son yapýlan restorasyon ve çevre düzenlemesiyle mükemmel bir görünüme kavuþmuþtu.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © kemal düz, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |