Baharýn emareleri, kendini hissettirirken yazýyorum bu mektubu sana ey meçhul ve muhayyel peri. Ben, merhabaný özledim, o sýmsýcak sesini. Bu özlemle sana gýyabýnda merhaba diyorum.sesinin sýcaklýðý olmasa da ortamda, hayalin yetiyor içimi ýsýtmaya…


Bu yýl Ankara’ da kýþ yumuþak ve yaðýþlý geçti. Sen, meçhul ve muhayyel iklimlerde taze sabahlara uyandýn. Ben seni ve sesini yâd ettim. “Yad eller aldý beni /Taþlara çaldý beni/ Yardan ayýrdý felek/ Gurbete saldý beni/ Yol verin geçeyim dumanlý daðlar/ Daðlarýn ardýnda nazlý yar aðlar.” Türküsü dilimdeydi.


Mektup, gurbetle sýlanýn arasýnda gönül köprüsü olur. Zarf da mazruf da hasreti solur.
Ben mevsim kýþ da olsa sana hep menekþeli , aþk menþeli mektuplar yazarým. Adressiz isimsiz zarflara yüreðimi koyar, turna teleklerinde selâmlar yollarým.


Þiir yazmam hiç mektuplarýma. Sadece satýr aralarýna edaný , hatýramda kalan sedaný, adýný serpiþtiririm. Sana dair ayrýntýlar þiir olur. Sen gülümsersin sözcüklerin özünden, usaresinden. Adýn geçince cümlelerde, kokun gelir uzak iklimlerden dolar ciðerlerime. Her þey sen olur yanýmda yöremde.


Bir gün, Ankara mahreçli bir mektup alýrsan, hiç bakma kimden olduðuna. Bir solukta oku. Kendini bulacaksýn satýr baþlarýnda, cümle sonlarýnda. Sana seni anlatan kelimeler,
Hasretinden lime limeler gönül hanemde. Dilimden, menekþe kokusuyla dökülmekte sana dair sözler.
Kalemin yazarken baþý döner edaný adýný. Aslýnda kalem beni söyler.

Bahar, Ankara’nýn sisli yamaçlarýna yine sensiz inecek. Ben yine meçhul ve muhayyel iklimlere baþlangýcý, muhtevasý, ve sonu seninle yüklü, menekþe kokulu mektuplar yazacaðým. Zamana ve takvim yapraklarýna bir hasret anekdotu daha ekleyeceðim, býkmadan,usanmadan. Ey meçhul ve muhayyel peri, beni sevince gark etmeye yetip de artar, bir anlýk hatýrlaman. Sana kýrýlmam, mektuplarýmý okumadýn diye. Bir selâmýn gelse bin bir gece uyuyamam.

Mektubuma son verirken, en içten, en derinden hasret çiçekleri derler; selâm yerine, çiçeklerin en güzeline diye gönlümü iliþtirir yollarým. Lütfen kabul buyur ey muhayyel peri…
Ankara,03.03.2010 Ýbrahim KÝLÝK