Bir insan bir kaplaný öldürmek istediðinde buna spor diyor, kaplan onu öldürmek istediðinde buna vahþet diyor. -Bernard Shaw |
|
||||||||||
|
... I Olmuyor sevgili! Senin gibi gülmüyor hiç kimse.. Kasýklarý titremiyor, göz kenarlarý kýrýþmýyor gülümserken, sesi senin kadar þen deðil! Yürürken önde deðil baþý, dimdik! Kaldýrým taþlarýný saymýyor elleri cebinde. Islanýnca saçlarý, senin gibi öpülesi düþmüyor perçemi çehresine. Öyle erkeksi deðil omuzlarý, sarýldý mý sarsýlmýyor hiç bir beden, titremiyor üstünde salkým saçak elbise... II Olmuyor iþte! Senin gibi görmüyor hiç kimse.. Ukala yanlarý var onlarýn, çatýlan ve bir daha uzun süre eski halini bulmayan kaþlarý... Çocukluklarý yok, utanýyorlar çocuk olmaktan. Bu yüzden kýzgýnlar mendil satanlara, simitçilere, köprü altýnda kulaklarýný týkayýp duymazlýktan geldikleri seslere. Bu yüzden maziyi sevmiyorlar, ve maviyi.. Þiddetle kaçýyorlar çocukluklarýnýn aktýðý kaldýrýmlardan! Düþtüklerinde senin gibi uysal olmuyor kalkýþlarý, daha bir kinli, daha bir öfkeli oluyorlar sonraki hamlelerde! Utanmak için vakit varmýþ, kibre darmýþ gibi sahte bakýyor gözleri.. Sýrça saraylar gibi rengarenk, içi boþ mezarlar gibi soðuk... III Simdi geç kalýnmýþ her günün arifesinde miskin ve talihsiz bir sabaha uyanýr gibi yorgun, arsýz ve hayasýz, öyle zamansýz yaþýyorum. Anlýyorum ki sana geç kalmak yarým býrakmak gibi tuvalde dokunuþlarý unutulmuþ resmi. Boþ bir duvar gibi renksiz ve zevksiz, geliþigüzel döþenmiþ bir evin biblosu olmak gibi aslýnda, hayat camýndaki yerim... Sorgusuz sualsiz gidiþlerinin ve çýplak kalýþlarý buz gibi odada sýðýnacak yerlerin.. Islak omuzlarýndan uyandým, uyandýðýmda gitmiþti omuzlarýn. Üþüyorsam biliyorsun, olmuyor iþte... IV "Yanýnda olmak" diyorsun, "baþka bir zaman, baþka bir yerde!" Geç kalmadan bugünlere, bugünlerden baþlayarak yaþamak diyorsun, batan bu geminin enkazýndan o zamanlara ne kalabilirse..." Olmuyor iþte! Yeniliyor ve yenileniyor hayat her baþa geliþte! Bitmez sandýðýn yollar an gelip týkanýyor ve aþk þirret bir kadýn oluyor bir kuþun gövdesinde... V Bir çocuk kadar ürkek soyundu düþlerim, sevdadan yorgun aþktan galip! Her türlüsünden esirler aldým sevmenin ve dahi sevilmenin! Çýplakken de kadýndým, alnýnýn ortasýndan vururken de ayrýlýklarýn! Sarýþýndý seviþlerim... Kýrmýzýyla yoðrulmuþ tadý turuncu düþlerin sokaðýndaydým ve her gün yeni bir aþk inþa ediyordu parmaklarým. Saçlarýndan ömrüme serilen dolanýp ilk sokaktan kirli sakallarýnda biten yolun yolcusu, yüzündeki her bir ifadenin aynada duruþuydum. Ne zaman gülsen, ayný sokakta uyanýyordum. Biraz daha yorgun, biraz daha yitirilmiþ, daha bir ölümlü... VI Oysa þimdi, sicili bozuk dokunuþlara sakat çocuklar doðuran yanlarým öldü, çoktan esir edildi çýplak kalýþlarým. Soyunmak yasak ve yasak seviþmek öyle olur olmaz! Yenildim yar, olmayacak yerlerimden vurdu hayat! Temsili bir duruþum var, yalandan dokunuþum. Aslý astarý olmayan soytarý acýlarda hep ayný yerden vuruþum! Etten kemikten ruhsuz bir heykel, bir vitrin mankeninde beðenip üstüme giydiðim hayal kýrýklýðý gibi, yalnýzlýðýn gecenin yüzünde parlamasý, bir anlýk zaaftan faydalanmasý zamanýn... Bir dakikanýn altmýþta biri kadar vakitte birbirine bunca yabancý iki tenin çarpýþmasý, her þey yada hiç bir þey! VII Sen adýný ihanet koyup yaldýzlayýp satýþa sunduklarýn için affetmiyordun beni, bense ezbere yaþýyordum senin o "aldatmak" dediklerini. Ezbere dokunuþlarla avuçlarken geceyi artýk her adamýn bir adý vardý ve her adýn baþka bir adamda izleri. Adres deðiþtirir gibi ayrýldým her seviden ve yüzlerce mektup býraktým ardýmda nereye gideceðini bilmeyen! Beyaz kaðýtlardan evler yapýp harflerle boyadýðým gün çözüldü düðüm ve düðümün çözüldüðü gün beyaz bir evde ölü bulundu ölüm! VIII Þimdi iklimi yok sevmenin ve tadýný çoktan unuttu gözlerim eski bir resimde eski bir sevgiliyi özlemenin. Günlüklerden çalar gibi yaþadýðým gidiþlerin ve her gidiþin dibine mührünü bastýðým hasretin üstüne yemin ederim, ben kimseyi senin gibi sevmedim! Hakkýmdan aldý hayat; bana ait olandan! Utangaç, mahcup; hala çocuk ruhum, affet! Bayram telaþýnda kýrmýzý pabuçlarým ýslak ve çocuk ellerim yaralý ürkütülmüþ yaþamlardan. Ben Ýbrahim’in kollarýndan kaçtým, boynumda taþýrým hançeri... Vur yüzüme hadi!… Seni sevmekten geldim sevgili, kapýyý araladým yalnýzlýk öptü beni…
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Beste Sultan K., 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |