Avukatlar da bir zamanlar çocuktular herhalde. -Charles Lamb |
|
||||||||||
|
Allah’ýn bir kulu olan sabi çocuk, adet olduðu üzere sütannesine verilmiþ, alan olmamýþ, sahipsiz kalmýþ, fakir fakat gönlü cömert olan, Halime isminde bir kadýna kalmýþ, oda sahiplenmiþ, sütannesi olmuþ, Þeyma isminde, bir sütkardeþi kazanmýþ yetim, öksüz, yavrucak, nihayet inanmayan amcasýnýn himayesine geçmiþ, Þefkate susamýþ, putperestlerden eminlik sýfatý kazanmýþ, bir insanýn yaþaya bileceði, bütün çileleri yaþamýþ, Ama sebat gösterip sabretmiþ, tebessümü yüzünden hiç eksik etmemiþ, baþý dertte olan birini gördüðü zaman, kayýtsýz kalmamýþ, sahip çýkarak, onun gönlünü kazanmýþ, Hayatýnda bir kerecik olsun, zevke, sefaya dalmamýþ, kimseyi aldatmamýþ, böyle de yaþanýla bilineceðini, açýk ve seçik herkese göstermiþ, Topumun en seçkinlerinden, tacir ve oldukça mal varlýðý olan, saygý ile anýlan, herkesin gönlünü asaletiyle dolduran, Ancak bir hanýmefendi olan, dul, gönlü açýk, þefkat pýnarlarýndan, sevgi fýþkýran, sürekli hakký arayan, yüreði onun için yanan, annelerin annesini seçmiþ ve tek vücut olmuþ, onunla kenetlenmiþ. Yirmi beþ yaþýnda, Allah’ýn kendine lütfettiði, tüm beþeri duygularý, en güzel haliyle, müreffeh bir þekilde yaþamýþ. Kervan ticaretinden, çok olumlu emareler almýþ, bunu da sevgili zevcesiyle, saklamamýþ, her zaman paylaþmýþ, ona her þeyi anlatmýþ, ona gönlünün derinliklerini açmýþ ve hiç çekinmemiþ. Kendini, kimliðini sorgulamak ve yaþadýðý karanlýk ortama çare olmak maksadýyla, yüksek tepelere, o muhteþem sessiz derinliðe, Hira daðýna çekilip, kendine yön verene yöneliyormuþ. Ve bulunduðu, hayatýný idame ettiði ortam, kör düðüm olmuþ, sosyal dengeler bozulmuþ, zulüm, gasp haddini açmýþ, safahat ve zillet tavana vurmuþ, çare aramýþ ve boþ durmamýþ, sade ve yüreði yanan insanlarla, Hilfulfudul cemiyetini kurmuþ. Gaye olarak, tüm mazlumlarýn, þehir’e misafir olarak gelenlerin, can ve mal emniyetini korumak, gerektiðinde bu zulmü yapan, zalimleri cezalandýrmak. Maksat caydýrýcý olmak ve yaþadýðý hayata bir anlam katmak, zalimlerin gözleri kararmýþ, fuhuþ artýk doðallaþmýþ, kuvvetin veya paran var mý, o zaman canýmýn istediði her þey meþrudur, kanaati yaygýnlaþmýþ. Geleceðin sevgili anne adaylarý, babalarý tarafýndan kandýrýlarak, ýssýz sahalarda avutularak ve çukurlar kazýlarak, vahþetin doruðunu çýkarak, kýz çocuklarýnýn çýðlýklarý kulak zarlarýný yýrtarak ve acý içinde çýrpýnýþlarýna gözler kapatýlarak, feryatlarýný duymayarak, acýmasýzca gözlerine bakýlarak, canlý ve bir o kadarda diri olarak, öldürülüyor ve topraða canlý bir þekilde, gömülüyordu. O dönemde kýz çocuklarý, bir utanç vesilesi olarak görülüyor ve ailesinde, aþaðýlanmak kanaatini uyandýrýyordu. Bu kadar sapýk, bir o kadar karanlýk, hak, hukuk, adalet yok, sanki arþive kalkmýþ, gelenekler adýna, Lat, Menat, Uzza adýnda, helvalardan putlar yapýlýrmýþ ve her türlü hadsizlik, kaynaðýný ondan alýrmýþ. Nefsin ne kadar çok hadsiz ve hudutsuz istekleri varmýþ meðer onu panayýrlarda sergiliyorlarmýþ, þeytan görünmüyormuþ, zira zafere ulaþmýþ, zaten geneli þeytandan farksýzlaþmýþ. Ýnsana has, saygý, sevgi, vicdan, edep ve hayâ hissiyatý, maalesef sadece kölelere kalmýþ. Þarap içmek, put yapmak, en büyük marifet sayýlýrmýþ, Ýþte zulmün, en revaçta olduðu bir dönemde; o emin sýfatlý insan! Yüreðini, ortaya koyarak ve hiç bir kimseden çekinmeyerek, ilke ve hedefleri istikametinde, yýlmadan, yorulmadan, pislik ve kötülüðe ortak olmadan, putlarýn önünde eðilip, diz çökmeden, gönül havuzunu oluþturuyordu. En nihayeti sadece bir kuldu, bu insan fakat kutlu günlerin haberini veren, azmin ve umudun meþalesini yakan, her geçen gün, etrafýnda halka oluþturan, çoðu gariban, ezilmiþ, haklarý ellerinden alýnmýþ, gasp ehli, zalimler tarafýndan dýþlanmýþ ve sahipsiz kalmýþ fertlerden oluþuyordu. Hilmi, vakarý, azimeti, ruhsatý, dirayeti ve ihsaný, azýk olarak kuþanmýþ, bir uyarýcýya ve müdafaacýya, yýllarca hasret kalmýþlar, çölde suya deðil de, böyle bir lidere susamýþlar Yine geleceðin muþtusu olan, o emin insan, Hýra daðýnda ki, inziva mekânýný seçmiþti. Kaygýlýydý, sessizliðin o kuytu derinliðini niçin burayý seçiyordu, karanlýðýn o zinde kasvetinde aradýðý ne olabilirdi? Gökyüzünde ki bulutlar, neden baþkasýný deðil de, sadece onu takip ediyordu ve güneþin haþmetli sýcaðýndan koruyorlardý. Sevgili, biricik sýrdaþý, asalet timsali, güzel eþinin, rahip olan dayýsýndan duyduklarý, tesadüfü olamazdý, sabretmeleri gerekiyordu, her þeyde mutlaka bir hayýr vardý.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Mustafa Cilasun, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |