Ýlk göz temasýndan, son ayrýlýk sözüne kadar giden bir süreç...
Mutlu baþlayan ve çoðu zaman mutsuz biten iki insan temasý ya da diyaloðu...
Ne diyerek baþlanýr ve neden biter?


Daha önce bu konuyla ilgili çeþitli yazýlar yazmýþtým. Ama sýcaðý sýcaðýna yazýnca, etki altýnda kalýp farklý yönlendirmeler yapmak yerine dingin bir ruhla, deneysel olarak konuyu iþlemek fikrini ilk kez tecrübe ediyorum.

Benim hikayem de en az herkesin hikayesi gibi sýradan ve basit. Uzun süren bir iliþkinin, bu sürenin sonunda, bir þekilde sonlanmasý...

Peki erkek ve kadýnýn birbiriyle olan macerasýnda belirleyici faktör nedir?
Aldatma ve aldatýlmalar, sevgiyle baþlayan, sözlerle ilerleyen, umutlar baðlanan bir serüven neden gün geldiðinde duvara toslar?

Öte yandan bitmekle de kalmýyor. "Sonun baþlangýcý" olan süreç sonunda, buna alýþabilmek, yeniden kendine gelebilmek, sonraki iliþkilerde ayný korkularý yaþamak da fatura edilenler arasýnda yerini alýyor.

Benim tezim þu ki;

Dünyanýn en çirkin erkeði bile olsanýz, ya da dünyanýn en çirkin kadýný bile olsanýz ve karþýnýzdaki de dünyanýn en yakýþýklý erkeði de olsa, ya da en güzel kadýný da olsu, alýþkanlýklar, mizaçlar ve zamanla içine girilen kýsýr döngüler nedeniyle, karþýnýzdaki cazibesini yitiriyor.
Bu anlamda ilk ders olarak þunu gördüm ki, (bu duyduðunuz en kötü geyiktir) öncelik hiç bir zaman fiziksel görünüþ olmamalýdýr.

Vasat duruþlu bir erkek olarak, güzel kadýnlar oldu hayatýmda; ama þunu öðrendim ki, güzellik etkin unsur hiç bir zaman olamadý. Düþünce çatýmalarýyla gerilen iliþki, sonunda patlayýp gitti?

"Ama neden?" diye kendime sorduðumda þu sonuçlara vardým.

Bana göre kültür düzeyi ayný düzeyde olan iki insanýn bir iliþkiyi yürütmesi oldukça zor. Ayný burztan ya da yakýn karakteristik özellikleri taþýyan insanlar için de böyle.
Ýnsanlar karþýsýndakilerini tanýmaya baþlarken, ayný burçtan olmayý pozitif bir bulgu olarak düþünseler bile, ayný karakterler çatýþmadan baþka hiç bir þey doðurmaz.

Ayný karakterler ve mizaçlar insanlarda bir "otorite" sorunu oluþturur.
Ýki tarafta kendi haklýlýðýný ortaya koymaya çalýþarak, "ortada buluþmaktan" kaçýnýr. Zira baskýn tipler, haklýlýðýnýn tesciline kadar tartýþmayý sürdürecektir. Ýki tarafta baskýnsa bunun da imkaný yoktur.

Saçma gelebilir ama, iliykinin saðlýklý bir süreçte ilerlemesi için iki taraftan birinin "iliþkiyi kurtaran kilit isim" görevi üstlenmesi gerekir. Bunu her iki tarafta yapmalýdýr ancak, böyle bir görevi birinin almasý þarttýr.


Yürümeyecek bir iliþkinin ilk sözü þudur;
"Tam bana göre"
"Herþeyi ile ayný ben"

Bu gibi kalýplar baþlangýçta verildiyse, sonucunda çatýþma çýkacaðý muhtemeldir.

Yaþadýðým tecrübede iki tarafýnda "baskýn unsur" olduðunu gördüm.

Ýkimiz de kýskanç, ikimizde ortalama kültürde, ayný þeylerden hoþlanan insanlardýk.
Ýlk bakýþta bu hoþ gibi görünse de, sonrasýnda felakete davetiye çýkaran "bela" olmaktan kurtaramadý kendini.

Peki neden bu kadar uzun sürdü?

Elbette uzunluðu sevgi belirlemiyor çoðu zaman. Bir süre sonra sevgi alýþkanlýklara, alýþkanlýklar süreye etki ediyor.
Belki aþk devam ediyor. Yaþadýðýnýz çýlgýnlýklarý üçüncü kiþiler bilmiyor. Öte yandan iki kiþinin arasýnda konuþulan ve saçmalýk da olsu o iki kiþiyi güldüp aðlatan þeylerden üçüncü kiþiler hiç bir þey anlamayabiliyor.

Mesela ; "Hacý abi nasýlsýn?" dediðimde bir baþkasýnýn tuhafýna gidebilir, ama o, bunun "ona özel bir vurgu" olduðunu anladýðý için sevginin bir göstergesi olduðunu da bilebilir. Yine hareketlerle de bu "özel" olma halini hissedebilir.

Ýþte sevgi azalsa bile bu alýþkanlýklar, iliþkinin devam etmesine bir nedender diye düþünürüm. Öte yandan, onun ter kousu, dudaðýnýn tadý, seviþirken yaþadýðýnýz her þey bu zaman dilimi "alýþkanlýklar" bütünü haline getiriyor olmalý...

Sigarayý sevmezsiniz ama býrakamazsýnýz da...

Sigaraya sevgi duymazsýnýz ama, aranýzda bir aþk iliþkisi olduðu aþikardýr.

Çoðu iliþki bir sevgiyle baþlar, saygýyla devam eder. Sevgi azalýr, saygý sürerse tartýþma yaþanmaz. Ýliþki sürebilir.
Ancak sevgiyle birlikte saygý da azalýrsa aþk bu iliþkiyi biraz daha uzamasýný saðlar. Aþk ilerlerse alýþkanlýklar gelir. Alýþkanlýk sevgi ve saygý olmasa bile iliþkinin uzamasýna neden olabilir.
Alýþkanlýklarý terketmek zordur. Terketmek için onu hatýrlatacak her þeyi yok etmeniz ya da görmemeniz gerekebilir. Eðer bunu yapamýyorsanýz, eliniz telefona oraya buraya kayar baþaramazsýnýz.

Þu an bu alýþkanlýðýn son raddesindeyim. Yani alýþkanlýðýmý bir kenara býraktýðýmý iddia ediyorum. Ama aklýmdaki karaler diðer taraftan onu çaðrýþtýrýyor gibi... Ona ait her þeyi yok etmekle baþladým bu iþe...
Telefon numaralarý, fotoðraflarý, kokusu zartý zurtu...
Ama aklýmdaki kýrýntýlar belki de bu yazýyý yazdýrýyor olmalý...

Onu unutmayý baþarýrsam, sigarayý da býrakabilirim diye düþünüyorum. Böylece kendim için iki kötü alýþkanlýðý bir anda býrakmýþ olurum.



Aldýðým ders þu oldu;
Ayný þeylerden hoþlanmak, ayný þeyleri yapýyor olmak, ya da bunun gibi þeyler iyiye iþaret olamadý.

Sevginiz ve sadakatiniz hiç bitmesin, güveniniz hiç azalmasýn. Öyle bir güvenle yapýþmalýsýnýz ki, karþýnýzdaki yanlýþ bir þey yapacaðý sýrada, o bile kendisinden utansýn.

Ve bu durumda olanlar için son söz;
Hiç bir þey vazgeçilmez deðildir.
Sevgi ve güven yoksa, alýþkanlýklarýnýzýn esiri olup zamanýnýzý kaybetmeyin

Vesselam...