Bir sanatçý baþarýsýz olamaz; sanatçý olabilmek bir baþarýdýr. -Charles Horton Cooley |
|
||||||||||
|
Yürüyorduk… Yan yana olmak yakýn olmak anlamýna gelmiyordu þüphesiz.... Uzaktýk… Uzaklardaydýk… Yalnýzdýk ikimizde… En uzaklardayken en yakýn olabilmeyi baþarabildiðimiz günlerde uzaktý þimdi… Sanýrým biraz da yabancýydýk ... Konuþmayý beceremiyorduk… Bir suskunluk büyüyordu aramýzda git gide.. Ve her adýmda büyüyen o boþluk… Söylenmiþ yada söylenecek her sözü anlamsýz kýlýyordu üstelik… Sahildeydik.. Deniz durgundu ve griydi sanki... Veya o an gri görmeye ben mi meyilliydim biraz? Basit, sýradan, günlük ve ruhumuza dokunmayan kýsa cümleler kuruyorduk ara sýra.. Ve belki de deniz kadar griydiler… Günler süren yaðmurdan sonra bulutlarýn ardýndan, þöyle bir görünen güneþ kadar iðretiydi gülüþlerimiz yüzümüzde… Hiç istemediðim halde birkaç sitem cümlesi dökülüverdi yine de içimden, tutamadým… Öyle sanýyorum.. Emin deðilim.. Beynime üþüþen kelimelerin bir cümle oluþturup oluþturmadýðýndan da…Hangilerinin ses bulup, hangilerinin beynimin kývrýmlarýnda gizlenebilmeyi baþarabildiðinden de... Yoðun iþ temposunu anlatýyordu O bana… Mazeret cümleleri deðildi bunlar.. Belki de benden daha kontrollüydü ve ses bulmasýný istedikleri sadece onlardý.. Ve “konuþ, bana býrakma “diyordu.. “Býrakýrsan hep iþimi anlatýrým sana”… Güneþ aldatýcýydý ve rüzgar vardý biraz.. Bir banka oturduk sonra.. Ben, aramýzdaki boþluk, uzaklar ve O… Bir yýkýmdan sanýk sevgiye verilen mahkumiyetin kayýtlarýný anlatýyordu O ve saplarýný alüminyum folyoyla sardýðý kýrmýzý karanfiller satýyordu bir kadýn.. Uzatýlan karanfile yeterince “hayýr” olmalý ki cevabým , tek söz etmeden uzaklaþtý kadýn.. Martýlar çýðlýk çýðlýða denizle cilveleþmeye devam ediyordu ve gemiler geçip gidiyordu uzaklardan.. Uzaktýlar.. Uzaktaydýlar.. Baþka bir mevsimde, uzaklarda bir yerde… Vadideki kayýsý aðacýnda kalan tek kayýsý düþtü topraða.. Gören olmadý.. Bir yangýn baþladý uzak, çok uzak bir gezegende… Hýzla sarýp sarmaladý alevler daðý, taþý, var olan her þeyi… Çok sürmedi.. Yandý, bitti, kül oldu… Külleri savruldu dört bir yana… Bir deniz feneri yýkýldý baþka bir sahilde.. Ve dindi fýrtýna.. Yakýnda, çok yakýnlarda bir inci gerdanlýk kopup daðýlýverdi.. Dönüp bakmadým.. Eðilip toplamadým… Yere düþen tanelerin, boþlukta yankýlanan sesini dinledim… Belki de benimdiler, bilemedim… Bir martý havalandý kayalarýn üzerinden, kanat çýrptý yorulana dek gökyüzünde.. Uzaktý þimdi, çok uzak… Kalabalýktý sahil… Sevdalar uçuþuyordu yaný baþýmýzdan… Kalkmayý kim teklif etti… Ben mi.. O mu.. Uzaklar mý.. Boþluk mu fark edemedim… Yada önemli miydi kimin teklif ettiði, bilemedim… Sonuçta kalkmýþtýk ve yürüyorduk.. Uzaklar o kadar uzak ve boþluklar öylesine derindi ki; yan yana kalsak o tuzaklarda kaybolabilirdik… Kendi ýssýzlýðýmdan bir “hoþça kal” býrakýp uzaklara, caddenin kalabalýðýnda kaybettim yalnýzlýðýmý.. O’ysa.. Uzaktý þimdi.. Çok uzak… Sadece bir düþtü… Düþtü.. Pencereyi açtým… Bir sigara yaktým.. Yaðan yaðmuru izledim sonra.. Üþüdüm biraz..
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Esin ARDIÇ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |