..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Yaþamak ne güzel þey be kardeþim. -Nâzým Hikmet
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Eleþtiri > Türkiye > Mehmet Sinan Gür




20 Ocak 2002
Film - Ýki Film Birden  
Mehmet Sinan Gür
Türkiye'nin gündemini bir süre tutan iki film, Geceyarýsý Ekspresi ve Salkým Hanýmýn Taneleriyle birlikte Türkiye'ye bir bakýþ.


:BDHF:
Türkiye’de uzun süre tartýþýlan, bir zaman sansür edilen, edilmesi istenen iki önemli film gösterildi. Biri Geceyarýsý Ekspresi, (G.E.) diðeri Salkým Hanýmýn Taneleri (S.H.T.). S.H.T. devletin TVsinden gösterilsin mi gösterilmesin mi diye Türkiye ayaða kalktý. Bu arada ben de bir arkadaþýmla G.E. üzerine tartýþmak durumunda kaldým.

Önce aramýzdaki tartýþmayý aktarmak istiyorum. Arkadaþým G.E.nin doðru ve bütün Türklerin kötü olduðunu iddia ediyordu. Ona katýlmadýðýmý söyledim. Baþladým örnek vermeye.
“Filmde bir uyuþturucu kaçakçýsý iyi bir insanmýþ gibi gösterilmek isteniyor. Hangi aklý baþýnda insan bunu kabul edebilir? Film yönetmeni, adam Türk polislerine yakalanýnca seyircinin üzülmesini istiyor.”

Arkadaþým çok da mantýksýz biri deðildi. Bunun üzerine “Peki” dedi. “Orada biraz abarttýklarýný kabul ediyorum. Ama film gene de doðrulardan bahsediyor.” “Hapishane sahnelerinden söz ediyorsun herhalde.” Dedim. “Hapishanelerin pek de iç açýcý durumda olmadýklarý doðru. Peki bütün gardiyanlarýn Türk olduklarý için kötü gösterilmesine ne demeli? Üstelik o rolleri doðru dürüst Türkçe bilmeyen, oyunculukla ilgisi olmayan iðrenç adamlara oynatmýþlar. Bunlarýn þivelerinden Ermeni olduklarýný yabancýlar anlamýyor. Ancak biz anlýyoruz. Nereden bulunduklarý belli olmayan heriflere Türk düþmanlýðý için sözüm ona rol yaptýrmýþlar.”

Arkadaþým “Evet onu da biraz abartmýþlar” dedi. “Ama hep Malkoçoðlu, Kara Murat gibi filmler çevrilecek deðil ya. Böyle filmler de olmalý.” “Tamam da,” dedim, “ Bütün bir ulusu kötü göstermek akýllý bir iþ mi? Orada bütün Türkler kötü gösteriliyor. Þimdi ben kötü bir insan mýyým? Bana da Türk olduðum için o gözle mi bakýyorsun?” Arkadaþým bana baktý, “Türk olmaktan gurur duyuyor musun?” dedi. Bana “Türkiye seninle gurur duyuyor” gibisinden bir laf söyletmeye çalýþýyor. “Önemli olan” dedim “Türk olmaktan gurur duymak veya duymamak deðil. Türk olup iyi olmak. Filmde sanki bu iki kelime hiçbir þekilde bir araya gelemezmiþ gibi bir düþünce aþýlanmaya çalýþýlýyor.”

“Malkoçoðlu, Kara Muýrat gibi filmlere karþý isen buna da karþý olmalýsýn. Yoksa asýl kýzdýðýn adamlardan bir farkýn kalmaz. Sonuç olarak yurtsever olmak iyidir ama þoven olmak iyi bir þey deðildir. Git benim diðer yazýlarýmý oku da biraz ne düþündüðümü öðren.” Dedim.

Arkadaþým bir Türk ismi taþýyordu. Fakat ona Türk olup olmadýðýný hiç sormadým. Çünkü bunun benim için en küçük bir deðeri yoktu. Ben onu yalnýzca davranýþlarýna bakarak deðerlendiriyordum. Bu filmde kurgu nedeniyle böyle davrandýklarýný söylemek söz konusu olamaz. Çünkü istediði amacý açýk bir filmdi bence.

S.H.T. ise bu filmden çok farklý. Bir gece ATVde bütün Türkiye’nin uyumayýp izlediði tartýþma programý sýrasýnda Diyarbakýr’daydým ve yanýmda üç baþka arkadaþ vardý. Onlar TVde, biz evde tartýþtýk. Bu filmin diðerinden farký þu: Bu film toptan Türkleri deðil fakat Türklerin kötü tarafýný eleþtiriyor. Bu bakýmdan haklý bir eleþtiri yapýyor. Programdaki milletvekili savunmasýný Türklere bütünüyle, yani kötü taraflarýyla birlikte sahip çýktý. Deminki arkadaþým ise Türkleri iyi taraflarý ile birlikte red ediyordu. Bana göre ikisi de ayný kapýya çýkýyor ve ayný toptancý mantýða dayanýyor. Türkler de diðer uluslar gibi bir sürüdür. Ya hepsini kabul edersin, ya hepsini dýþlarsýn. Ben bu mantýðý kabul etmiyorum. Türklerin de diðer uluslarýn da iyi taraflarýný alýyor, kötü taraflarýný red ediyorum. Bence önemli olan birey olmalýdýr. Bir birey bir baþýna topluma zarar verebiliyorsa bu toplumda düzeltilebilecek bir rahatsýzlýktýr. Yani bir insanýn bacaðý yaralanýp enfeksiyon kaptýysa onu kurþunlamak gerekmez. Tedavi etmeðe çalýþmalýdýr.

Bir Türk askeri rolündeki Yavuz Bingöl’ün koðuþta çalýnan bir Ermeni müziðini alýp Sarý Gelin’e çevirmesi, bir Ermeni ve bir Türkün birbirlerine aþýk olmalarý bana göre filmin Türklerin anti propogandasýný yapmadýðýnýn göstergeleri. Ama ortada yaþanmýþ bir gerçek var. Bu filmin gösterilmesi bence çok olumlu bir geliþme. Çünkü yapýlmýþ bir hatayý kabul etmek büyüklüktür. Böylece birileri dediler ki “Evet biz bir zamanlar hata yaptýk, hatalar yaptýk. Ama bunlar yanlýþtý. Bunu geç de olsa fark ettik. Þimdi elimizden özür dilemekten baþka bir þey gelmiyor.”

Bu film de önceki gibi bir romandan alýnmýþ. Romanýn yazarý þimdi Türkiye Cumhuriyetinin bir bakaný. Geceki tartýþmada Senaryo yazarý Etyen Mahcupyan Ermeniler içinde cemaatleþme olduðunu, bunun pek iyi bir þey olmadýðýný söyledi. Ayrýca onlarla arasýnda bir ayýrým koydu. Ermenilerin cemaatleþmelerinde fanatik Türklerin büyük katkýsý oluyor. Fanatik Türkler için de fanatik Ermenilerin. Ýki taraf da birbirlerinin canlý kalmasýna neden oluyor. Bazen kaba gürültüye dönüþen tartýþmada can alýcý soru filmin yönetmeni Tomris Giritlioðlu’nun milletvekiline sorduðu bir soru idi:

“Gelecekte nasýl bir Türkiye düþlüyorsunuz?”

Herkes kendine bu soruyu sorsun.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn türkiye kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Empati Kelimesinin Anlamýný Hrant Dink'ten Öðrendim
Ýngilizce Eðitim I, ODTÜ ve Oktay Sinanoðlu
Tohum Yasasý - Bu Ne Biçim Yasa
Kitap - Meraklýsýna Metal Fýrtýna
Türk ve Kürt Aydýnlarýn Dikkatine
Türkiye Avrupa Birliðine Giremez
Yapmamalýydýnýz Komutaným
Ýngilizce Eðitim II, Tarihte Yabancý Dil

Yazarýn eleþtiri ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Yemen Türküsü
Kitap - Sevdalinka - Ayþe Kulin
Erbil (Kuzey Irak) 1
Kitap - Karl Marx 32inci Dereceden Masonmuþ
Rüya Gibi - Kafkas Halk Danslarý Gösterisi
Sezen Aksu Konserinin Düþündürdükleri
Film Kitap - Turyetski Gambit ve Plevne Savaþý
Boykot Bütün Dünyada Yayýlýyor
Cola Turka Üzerine
Film - Amen, Gaz Odalarý ve Gerçekler

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Nazým Hikmet'ten Çanakkale Þiiri [Þiir]
Ateþ ve Ölüm (Bütün Þiirler 16. 07. 2009) [Þiir]
Seni Seviyorum Bunalýmý [Þiir]
Ýncir Aðacý [Þiir]
Bir Dosta E - Mektup [Þiir]
10 Aðustos 1915 Anafarta Ovasý [Þiir]
Sevgisizlik [Þiir]
Mor Çiçekler [Þiir]
Eskiden [Þiir]
Bir Ruh Çaðýrma Operasyonu [Öykü]


Mehmet Sinan Gür kimdir?

Yazmayý seviyorum. Bir tümce, bir satýr, bir sözcük yazýp altýna tarihi atýnca onu zaman içine hapsetmiþ gibi oluyorum. Ya da akýp giden zamaný durdurmuþ gibi. . . Bir fotoðraf, dondurulmuþ bir film karesi gibi. Her okuduðunuzda orada oluyorlar ve neredeyse her zaman ayný tadý veriyorlar. Siz de yazýn, zamaný durdurun, göreceksiniz, baþaracaksýnýz. . . . Savaþ cinayettir. Savaþ olursa pozitif edebiyat olmaz. Yurdumuz insanlarý ölenlerin ardýndan aðýt yakmayý edebiyat olarak kabullenmiþ. Yazgýmýz bu olmasýn. Biz demiþtik demeyelim. Yaþam, her geçen gün, bir daha elde edemeyeceðimiz, dolarla, altýnla ölçülemeyecek bir deðer. (Ancak baþkalarý için deðeri olmayabilir. ) Nazým Hikmet’in 25 Cent þiiri gerçek olmasýn. Yaþamý ýskalamayýn ve onun hakkýný verin. Baþkalarýnýn da sizin yaþamýnýzý harcamasýna izin vermeyin. Çünkü o bir tanedir. Sevgisizlik öldürür. Karþýmýza bazen bir kedi yavrusunun ölümüne aldýrmamak, bazen savaþa –yani ölüme- asker göndermek biçiminde çýkar. Nasýl oluyor da çoðunlukla siyasi yazýlar yazarken bakýyorsunuz bir kedi yavrusu için þiir yazabiliyorum. Kimileri bu davranýþýmý yadýrgýyor. Leonardo da Vinci’nin ‘Connessione’ prensibine göre her þey birbiriyle ilintilidir. Buna göre Çin’de kanatlarýný çýrpan bir kelebek Ýtalya’da bir fýrtýnaya neden olur. Ya da tam tersi. Ýtalya’daki bir fýrtýnanýn nedeni Çin’de kantlarýný çýrpan bir kelebek olabilir. Bu düþünceden hareketle biliyorum ki sevgisizlik bir gün döner, dolaþýr, kaynaðýna geri gelir. "Düþünüyorum, peki neden yazmýyorum?" dedim, iþte böyle oldu. .

Etkilendiði Yazarlar:
Herþeyden ve herkesten etkilenirim. Ama isim gerekliyse, Ömer Seyfettin, Orhan Veli Kanýk, Tolstoy ilk aklýma gelenler.


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Mehmet Sinan Gür, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.