..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Dünya hiçbir padiþaha kalmadý, sana da kalmayacaktýr. -Nizamî
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Ýnceleme > Dil > Erdoðan BOZ




19 Aralýk 2004
Türk Dünyasýnda Ortak Ýletiþim Dili  
Erdoðan BOZ
Türk Dünyasýnda mevcut sorunlar içinde en önemlisi olarak gördüðüm "dil sorunu"nu ele aldým.


:EDDF:
TÜRK DÜNYASINDA ORTAK ÝLETÝÞÝM DÝLÝ

Doç. Dr. Erdoðan BOZ•

     Sözüme bir kavramý açýklayarak giriþ yapmak istiyorum.
     
Türk Dünyasý kavramýndan ne anlýyoruz?

Bu soruyu, onu açýklar mahiyette birkaç soru ile cevaplamak istiyorum.
Türk Dünyasý;
Bir coðrafî birlik midir?
Bir siyasi birlik midir?
Bir askerî veya ekonomik birlik midir?
Bir ülkü birliði midir?
Veya bütün bu sayýlanlarý içine alan bir birlik midir?

Lars Johanson, Türk Dünyasý kavramýný açýklarken ilginç bir tespitte bulunur: Türk Dünyasý ne bir devlet ne bir ülke ne de kesin sýnýrlarý belli olan bir bölgedir, der. Yukarýda sorduðumuz bütün sorularýn cevaplarý bu cümlede gizli...
Ýsterseniz, cevabý bir de biz arayalým. Peki nedir Türk Dünyasý?
Türk Dünyasý coðrafî bir birlik midir? Evet... Bir çok kiþinin aðzýnda nakaratlaþan þekliyle; Çin Denizi’nden Atlas Okyanusu’na kadar uzanan uçsuz bucaksýz bir coðrafya için (bazý tereddütlere raðmen) böyle bir birlikten söz etmek mümkündür. Ben bunu Türk Dünyasýnýn dar coðrafyasý olarak kabulleniyorum.
Bugün Türkler için, Türk Dünyasý, dünyanýn altý kýtasýný içine alan büyük bir coðrafyadýr ve öyle olmalýdýr. Zira, bir Türkün ulaþtýðý her yer, bu coðrafyanýn içine katýlmýþ demektir, Nepal’den Tanzanya’ya veya Tuva’dan Þili’ye...
Türk Dünyasýnýn coðrafyasýný belirledikten sonra diðer sorulara geçebiliriz. Çünkü bunlarý cevaplarý oldukça kolay. Türk Dünyasý bugünkü haliyle ne siyasi, ne ekonomik ve ne de askerî bir birliktir.
Peki Türk Dünyasýnda ülkü birliði var mýdýr? Bence en önemli soru bu! Türk Dünyasýnda ülkü birliði varsa ya da oluþturulabilirse, bu dünyanýn çehresinin deðiþebileceði konusunda hiçbir tereddüdüm yok. Bu konuya daha sonra etraflýca deðinilecektir.
Türk Dünyasýnýn sýnýrlarýný belirledikten sonra, bu dünyada yapýlacak her türlü ortak iþin için gerekli olan dil üzerinde duralým. Ve Türk Dünyasýnda iletiþim dili hakkýnda neler söyleyebileceðimize bir bakalým.

Türk Dünyasýnda Ortak Ýletiþim Dili

Ben burada iletiþim dili nedir, sorusuna cevap aramayacaðým. Bu konunun yeteri kadar aydýnlatýldýðýna inanýyorum.
Dünyada iletiþim dilinin Ýngilizce olduðu konusunda kimsenin þüphesi yok. Bazýlarýnýn dünya dili, bazýlarýnýn da küresel dil dediði Ýngilizce’nin bu vasfýný, Almanlar hatta Fransýzlar bile bunu kabul etmiþ görünüyorlar. Bu arada, iletiþim dili için; evrensel, bölgesel ve ulusal ayýrýmlarý yapýlabilir. Her dil bu anlamda bir iletiþim dilidir. Peki bizim bu dünya gerçeði karþýsýnda yapmak istediðimiz nedir? Türkçe’yi (hangi lehçesi olacaksa) dünya çapýnda bir iletiþim dili yapmak mý? Bu þimdilik kolay deðil. Yani sorunun cevabý hayýr... Uzak bir hedef olarak düþünülebilir pekala. Peki bölgesel bir iletiþim dili olamaz mý, yani Türk Dünyasý için bunu düþünemez miyiz? Rusça, Fransýzca, Almanca, Arapça ve hatta Ýspanyolca için geçerli olan bu iþlev Türkiye Türkçesi için söz konusu olamaz mý ? Sanýrým bugün burada bunu tartýþacaðýz.
Ben gerçekçi bir düþünceyle ve hislerime kapýlmadan, yakýn bir zamanda Türk Dünyasýnda niçin ortak bir iletiþim dili oluþturulamayacaðýný anlatmaya çalýþacaðým.


1.     Çaðdaþ Türk lehçelerinde mevcut olan ve tarihî devirlere inen lehçe farklýlýklarý. Özellikle Çuvaþça, Halaçça ve Yakutça’daki bu ayrýlýklar, yabancý bir dil boyutundadýr.
2.     Alfabe ayrýlýklarý. Bugün Türk Dünyasýnda baþlýca Latin, Kiril ve Arap alfabeleri kullanýlýyor. Latin kökenli ortak Türk alfabesi ise, henüz alfabe deðiþikliði yapamamýþ olanlar bir yana bir fanteziden öteye geçememiþtir. Bu konuda, on senede bir arpa boyu yol alýnamamýþtýr. Ortak bir alfabenin bile kullanýlamadýðý bir dünyada ortak iletiþim dilinden söz etmek aslýnda abestir.
3.     Bölgesel ve uluslar arasý dengeler. Sovyetler Birliði’nden ayrýlan ve yeni oluþan Türk Devletleri (Azerbaycan, Türkmenistan, Özbekistan, Kýrgýzistan ve Kazakistan) üzerinde Rusya Federasyonu’nun siyasi, askerî ve ekonomik aðýrlýðý veya baskýsý devam etmektedir. Siyasi baðýmsýzlýðýný kazanamamýþ Türk topluluklarý (Tataristan, Baþkurdistan, Tuva, Hakas vd.) ise her halleriyle Rusya Federasyonu’nun boyunduruðu altýndadýrlar. Bölge ülkelerinin (Çin, Moðolistan, Ýran, Afganistan, Irak, Suriye, Bulgaristan, Romanya, Moldova, Yunanistan, Sýrbistan-Karadað, Makedonya vd. yönetimindeki, azýnlýk statüsüne sahip büyük Türk topluluklarý, söz konusu ülkeler için potansiyel birer tehlike olarak görülmektedir.
4.     Dinî ayrýlýklar. Türk Dünyasýnýn tamamýna yakýný Müslüman olmakla beraber, çok az da olsa Hýristiyan, Musevî, Þamanist, Budist vs. olan Türk topluluklarý vardýr.
5.     Ekonomik farklýlýklar. Zengin ülkelerin genelde bölgesel birliklere sýcak bakmadýðý bir gerçek. Henüz geliþmemiþ veya geliþmekte olan Türk Dünyasýnýn ekonomik iliþkileri, çoðunlukla sahip olduklarý yer altý kaynaklarý itibarýyla olmakta. Bu da, iliþkileri zengin ve geliþmiþ ülkelerle yapmayý zorunlu kýlmaktadýr.
6.     Ýki dillilik. Bugün bir çok Türk topluluðu iki dilliliði yaþýyor. Almanya’dan Kosova’ya ve Rusya’dan Çin’e kadar bir çok ülkede yaþayan Türkler, ana dillerinin yanýnda o ülkenin resmî veya geçerli dilini de öðrenmek zorundalar. Bu durum çoðu kez ana dilde büyük tahribatlar yapmaktadýr. Tahrip edilmiþ, evlere hapis olmuþ bir dilin, bölgesel bir iletiþim dili olma ihtimali yoktur. Yeni bir haber olarak aktarmak gerekirse, Kosova Prizren’de Türk gençleri için Arnavutça kurslar açýlýyor. Yarým yamalak Türkçeleriyle gençler, Arnavutça öðreniyorlar.

Aslýnda bu maddeleri çoðaltmak mümkün olabilir. Ancak bu birkaç sebep bile, bu iþin ne kadar zor gerçekleþebileceðini göstermeye yeter.
     Ýsterseniz þimdi, kýsa zamanda gerçekleþmesi imkansýz olan bu kýzýl elma için yakýn ve uzak hedefleri belirlemeye çalýþalým.

Türk Dünyasýnda Ortak Ýletiþim Dili için Yakýn ve Uzak Hedefler

Hedeflere geçmeden önce, bazý açýklamalarýn yapýlmasýnda fayda var:
Türk Dünyasýnýn dar coðrafyasýný; Türkiye’yi merkez alarak doðu ve batý doðrultusunda ikiye ayýrmak mümkün.
Türkiye Türkleri olarak, Doðu’daki Türk Dünyasý ile, dil, kültür ve tarihe dayalý ciddî ayrýlýklarýmýz var. Buna karþýlýk, Batý’daki Türk Dünyasý ile bu ayrýlýklar ya hiç yok ya da çok az. Doðu’da devlet veya muhtar topluluk olmuþ bir çok Türk topluluðu bulunurken, Batý’daki soydaþlarýmýzýn çoðu azýnlýk veya göçmen durumunda.
Þimdi çok önemli bir noktaya parmak basmak istiyorum. Batý Türklüðü ile, bir dil sorunumuz yok. Bulgaristan, Romanya,Yunanistan, Makedonya, Kosova, Arnavutluk, Sýrbistan-Kardað ve Bosna’da yaþayan azýnlýk durumundaki Türklerin hepsi yazý dili olarak Türkiye Türkçesi’ni kullanýyorlar. Göçmen olarak Avrupa’nýn bir çok ülkesine (Almanya, Fransa, Hollanda, Belçika, Danimarka, Ýsviçre, Avusturya, Finlandiya, Norveç, Ýtalya ve Ýspanya) gitmiþ Türkler de Türkiye Türkçesi’nin yazý dilini kullanýyorlar. Konuþma dilindeki farklýlýklar ise, Türkiye’deki Doðu ve Batý grubu aðýzlarýndan daha belirgin deðildir. Bu ülkelerde, özellikle Türk televizyon ve radyolarý yoluyla Türkiye Türkçesi çok canlý olarak günlük hayatýn içindedir.
Peki, bu kadar geniþ bir coðrafyada, bu kadar büyük bir kitle tarafýndan kullanýlan bu dil ne iþe yarýyor? Dil bir araçtýr, pekiyi bu araç ne iþe yarýyor? Batý Türklüðünün coðrafyasýný gezmiþ görmüþ biri olarak söylüyorum, bu araç hiç kullanýlmýyor. Her þey kendi kaderine terk edilmiþ durumda. Örneðin; Makedonya’nýn baþkenti Üsküp’te Türkçe kitap satan bir kitapçý bulamazsýnýz, ama adým baþý Arnavutça yayýnlar vardýr. Peki ya Almanya’da var mý? Almanya’da 10’dan fazla Türkoloji Enstitüsü var, maalesef hepsini Almanlar kurmuþ. Bir þey daha, bizim Balkanlarda azýnlýk durumundaki soydaþlarýmýza Türkçe eðitim ve öðretim verebilecek bir üniversitemiz veya üniversite projemiz var mý?
Ben buradan þunu çýkartýyorum; ortada iletiþim kurulabilecek ortak bir dil var ama ortak dil ile yapýlabilecek projelerimiz yok veya hayata geçirilemiyor.
Þimdi size bir soru yöneltiyorum; Doðudaki Türk Dünyasý ile (her türlü imkansýzlýða raðmen) ortak bir iletiþim dili kursak ne iþe yarayacak?
Ýletiþim dili, yapay olarak oluþturulamaz. askerî, siyasi, iktisadî, bilimsel, sportif ve kültürel temaslar neticesinde bir ihtiyaç olarak kendini hissettirir. Biz bunu saðlayamadýðýmýz sürece, böyle bir iletiþim dilini konuþmak, üzerinde kafa yormak bir fanteziden öteye gitmeyecektir.

Yakýn ve Uzak Hedefler

1.     Türk Dünyasýnýn birinci hedefi yapay bir dil birliði deðil, kültür birliðini gerçekleþtirmek olmalýdýr. Birbirinden çok ayrý coðrafyalarda ve yine birbirinden epeyce farklýlaþmýþ lehçeleri kullanan Türk topluluklarýnýn, Türklüðün ortak kültür deðerlerinde birleþmeleri, dayatýlmýþ ortak bir iletiþim dilinden çok daha önemlidir. Yaþanmýþ ve yaþanan örnekler görüþümüzü doðrular niteliktedir. Bir örnek verecek olursak; Kazakistan’a giden bir Türkiyeli akademisyen, bir Kazak Türkü ile Rusça konuþmayý tercih etmektedir. Bunun sebepleri iyi araþtýrýlmalýdýr. Birinin gayesi Rusça öðrenmek, diðerinin gayesi ise geçerli ve çok iþlevsel iletiþim dilini kullanmak. Hal böyle olunca, Türk dünyasýnda ortak iletiþim dili için alýnacak çok yol olduðu aþikârdýr.
2.     Dil birliðinin zaten mevcut olduðu yerlerde, büyük hedefler olmalýdýr. Bu hedefler; kültürel, askerî, siyasi, iktisadî, sportif ve bilimsel projelerle hayata geçirilmelidir.
Batý Türklüðü, günden güne erimektedir. Bu projeler bir an evvel hayata geçirilmezse, yakýn zamanda bir Balkan Türklüðünden söz etmek mümkün olmayacaktýr. Batý Avrupa’da üçüncü nesil Türkleri maalesef kaybetmek üzereyiz.
3.     Türklüðün ortak kültür deðerlerinde buluþan Türk topluluklarý, bütün zaman ve coðrafyalarý kapsayacak bir ülkü birliðinde birleþmelidirler. Bunun Türkiye’nin önderliðinde gerçekleþeceði düþünülürse, Türkiye’nin bir ülküsü ve bir vizyonu olmalýdýr.
4.     Türk Dünyasýnda (özellikle Batý coðrafyasýnda) ortak konuþma dilinin yaygýnlýðý, televizyon kanallarý yoluyla saðlanmýþ durumda. Ortak yazý dili ise Doðu coðrafyasýnda epeyce geride kalmýþtýr. Bence üzerinde durulmasý gereken öncelikle budur. Ortak iletiþim dili olarak öncelikle konuþma diline aðýrlýk verilmeli. Televizyon kanallarý ile, ülkü birliði saðlanmalýdýr.
5.     Çeþitli düzeyde okullar açmak, kültür merkezleri veya üniversiteler yoluyla Türkiye Türkçesi dersleri vermek ve öðrenci getirtmek yoluyla son 10-15 yýldýr gözle görülür bir mesafe alýnmýþ olmakla beraber henüz daha iþin baþýnda olduðumuz unutulmamalýdýr.
6.     Türk Dünyasýnýn bu iletiþimdeki hedefi, dünya milletlerini bölen onlar arasýnda ayýrýmcýlýk yapan bir anlayýþtan tamamen uzak olmalýdýr. Türkler arasýnda birliði saðlamaya yönelik bu hareketin temel amacý, Türklerin sahip olduklarý yüksek insanlýk deðerlerini dünya insanlýðýna ulaþtýrmak olmalýdýr.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Erdoðan BOZ kimdir?

Akademisyenim, Türk Dilinin tarihi ve çaðdaþ þiveleri, özellikle Türkiye Türkçesi üzerine çalýþýyorum.

Etkilendiði Yazarlar:
Okurum, yakýnda yurt dýþý gezilerimi yayýnlamayý düþünüyorum


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Erdoðan BOZ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.