Bugün iyice anladým mevsimin döndüðünü, erkenden attým kendimi dýþarýlara. Babam arkamdan babacan babacan seslenedursun:

-Aman kýzým bu havalara kanma, montunu giy e mi, sonra nükseder allerjik nezlen...

(Babam mecazlý konusmalarý sever, "Bu havalara kanma" derken acaba...)

....Doktorluk günlerinden kalma eski bir dille uyardý beni babam, nüksedermiþ nezlem! Kimin umurunda! Ben "Beyaz ve Ýnce" bir þarký mýrýldanmaya baþladým bile, merdivenleri týpýþ týpýþ inerken:

Papatyaya dönüþsem seni sevmekten

Alsan beni eline bir bir koparsan

Hýnzýrlýk etsem sana "sevmiyor" diye

Taþ etsem seni þöyle üzülmekten

Sonra dibinde bitsem o kýrda yeniden

Tutunsam ben sýkýca taþ bedenine

"Sarýl ýsýt beni çiceðim" desen

Köle etsen mermerine

Damarlarýnda yaþasak birlikte

Sarý beyaz sarý beyaz

Sarýlsak da þöyle birbirimize...


Diye diye bizim mahalle bakkalýnýn önüne gelmiþim bile. Çiceklerinin kokusu içimi bayan iðde aðacýnýn altýnda on sekiz, on dokuz yaþlarýnda üç kýz benim gibi 'Beyaz ve Ýnce" bir dilden konuþuyorlar. Ben de çok gencim, içim kýpýr kýpýr. Sabah gazetelerini inceler gibi yaparak ne dediklerini anlamaya çalýþýyorum. Aslýnda kulak kabartmama gerek yok, sesleri bas bas kulaðýma çarpýyor zaten...

-Sende aldatýlma korkusu var mý?

Kuzgun siyahý saçlarý omuzlarýna dümdüz inen, balýk etinde olaný sordu bunu. Sarý, kývýrcýk saçlýnýn arkasý bana dönük; üzerinde çok dar bir kot pantalon ve kýsacýk bir mont var. Bacaklarýný iki yana açmýþ, saða sola hafifçe yaylanýyor:

-Benden iyisini bulduðu anda aldatýr beni, eminim buna...

Gür kývýrcýk saçlarý, mankenler gibi incecik bedeniyle cok alýmlý bir kýz bu. Baþýný hafifçe benden yana döndürünce kalkýk, pýtýcýk bir burnu, gül goncasý gibi dudaklarý, iri yeþil gözleri olduðunu görüyorum. Kýskanýyorum biraz, benim de gözlerim yeþil, saçlarým sarýmtrak ama mankenler gibi deðilim, sýradan biriyim. Göðüslerimin ve kalçalarýmýn iriliðinden utanýyorum. Oysa ne var utanacak; Jennifer Lopez sýmsýký bir elbise giymiþ, yanyana iki futbol topu gibi duran kalçalarini sergilemiyor mu? Silikonlar küçücük göðüslü pek çok artisti topatan kavunlarýna ya da Amerikan füzelerine döndürmüyor mu? Bir türlü beðenemedim gitti kendimi; hani saçlari düz olan kývýrcýk ister; kývýrcýk olan düz olsaydý diye yakýnýr, aynen öyle; benim de takýntým dar kalçalar, küçük göðüsler...

........

Çocukluðumdan beri aþýk olduðum Bora, üniversite hazýrlýk kurslarýnda tanýþtýðý dar kalçalý, küçük göðüslü Filiz için býraktý beni. "Küçük baþ memeli hayvan!" Bora-Beyhan ikilisinin yapýþýk ikizler gibi birbirlerine sevdalý olduklarýný, üniversiteyi bitirir bitirmez evleneceklerini saðýr sultan bile duymuþtu Sarýmsaklý'da; ama subay kýzý gezginci Filiz daðdan geldi, baðdakini kovdu; aldý Bora'nýn kalbini baþucuna koydu...

........

-Benden iyisini bulduðu anda aldatýr beni, eminim buna, çünkü neden....

Ýðde aðaçlý bakkalýn önünde býraktým o kýzlarý, konuþadursunlar aldatýlmaktan, aldanmaktan, belki bir yaþam boyu...

.........

Ben de aldattým sizi þimdi, benim aslýnda kendime güvenim tam. Saçlarýmý, gözlerimi, göðüslerimi, kalçalarýmý, her yerimi çok beðeniyorum. Herkes imrenerek bakýyor bana. Hem güzel, hem akýllý bir kýzým diye beni babamdan isteyen isteyene...

Bir dakika, yazýma biraz ara vereceðim burada!

(Bora geçiyor karýsýyla bizim sokaktan. Hala yakýþýklý, taþralý bir zengin. Üniversiteye gitmekten vazgeçti. Babasýnýn zeytinyaðý fabrikasýný devraldý; erkenden evlendi, çoluk çocuða karýþtý. Bir oðlu, iki kýzý var. Filiz gene gebe. Bir þiþkolaþtý, bir þiþkolaþtý ki görmeyin! Nerede o eski filiz gibi Filiz, nerede bu yað tulumu! Bora daðýtýr, koca kocatýr insaný kýzým!)

........

Ben Dr. Beyhan Papatya. Plastik ve Rekonstruktif Cerrah. Babamýn benim için kurduðu Papatya Güzellik Merkezi'nde baþhekimim. Eþim ve baþ asistaným doktor Boðaç, göðüslerimi ve kalçalarýmý elden geçirip, mankenler gibi yaptý beni. Þimdi bütün medya peþimde, erkekler de...Dillerinden düþürmedikleri bir þarký var, bana çok yakýþýyormuþ:

"Papatyaya dönüþsem seni sevmekten

Alsan beni eline bir bir koparsan..."


Hatýrladýnýz deðil mi güfteyi? Beste Bora'nýn. O da bizzat kulaðýma söylüyor þimdi bu þarkýyý Filiz'den gizli gizli ama geçti Bora'nýn pazarý..."Bu havalara kanma!" diye gene uyardý beni babamýn sesi, ama ya Bora takýntým "nüksederse" babacýðým? Anladýnýz deðil mi? Anlamadýnýzsa, lütfen baþtan alýn! Þimdilik hoþçakalýn!


Ayten Suvak