..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Yalnýzca sevgiyi öðret, çünkü sen osun. -Anonim
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Modern > Merve Yýldýrým




21 Eylül 2003
Adýný siz koyun  
Merve Yýldýrým
Ellisine yakýndý Sakine haným ama hala güzel ve bakýmlýydý. O kadar iþinin arasýnda kendine nasýl vakit ayýrabildiðini anlamak güçtü doðrusu.


:BBBI:
Ellisine yakýndý Sakine haným ama hala güzel ve bakýmlýydý. O kadar iþinin arasýnda kendine nasýl vakit ayýrabildiðini anlamak güçtü doðrusu. Kocasý titiz bir erkekti. Ýþten geldi mi sofrayý hazýr bulmak, yemeði zamanýnda yemek isterdi. Üstüne baþýna çok dikkat eder, her gün giysilerini tepeden týrnaða deðiþtirirdi. Ev deseniz oldukça büyüktü ve düzenli bir hizmetçi olmasýna raðmen Sakine haným herþeyle kendisi ilgileniyordu. Bütün bunlara, evlenecek yaþa gelmelerine raðmen hala çocuk gibi olan, ikisi de birbirinden afet iki evladý da eklerseniz Sakine hanýma yirmidört saatin nasýl yettiðini anlamak pek kolay deðildi. Yine de onu bir gün bile pasaklý, saçý baþý daðýnýk, makyajsýz, hatta ojesiz gören olmamýþtý. Giysileri daima temiz ve henüz ütüden çýkmýþçasýna düzgündü. Saçlarýný asla açýk býrakmaz, her gün özenle topuz yapar ve topuzunu þýk tokalarla süslemeyi de ihmal etmezdi. Oðlu sabahlarý erken saatte kalkmasýna raðmen onu hep giyinmiþ ve hazýrlanmýþ bulur ve annesinin tüm bunlarý ne zaman yaptýðýný merak eder dururdu. Ýþte böyle ilginç biriydi Sakine haným.

Çocuklarýn hayatý ise ayrý ayrý birer roman konusu olacak gibiydi. Ýkisinin de ana babayý çileden çýkaran davranýþlarý vardý. Oðlu Erhan tam bir kazanova idi. Sürekli aþýktý. Aþýk olmak iyi güzel de, her ay baþka birine aþýk olunca iþ biraz çýðýrýndan çýkýyordu. Her seferinde, þarkýlar söyleyip aðzý kulaklarýnda gülerek gelip annesine sarýlýr ve “Bak anne, bu sefer harika biriyle tanýþtým, onu çok seviyorum” derdi ama oðlunu iyi tanýyan anne durumu umursamazdý bile, “Aman git baþýmdan deli oðlan, ben daha ona kadar saymadan sen o kýzý da býrakmýþ olursun“ der geçerdi. Nitekim senaryo hep aynýydý. Bir süre sonra bu büyük aþk þiddetli bir kavgaya kurban giderdi. Herkes kendini bulunmaz Hint kumaþý sanýr, kabahat konduramaz ya, delikanlýya göre de hata hep kýzlardaydý. “Þu kýzlar da hiçbir þeyin kýymetini bilmiyor, iyilikten anlamýyor. Nasýl böyle davranabildi?” gibi sözlerle abartýlan olay ise çoðunlukla fýndýk kabuðunu bile doldurmayacak küçük bir hata olurdu. Aslýnda sorun kýzlarda deðil, ne istediðini bir türlü bilemeyen ve dolayýsýyla da aradýðýný asla bulamayýp önüne gelenle gönül eðlendiren delikanlýdaydý. Yaþý küçük deðildi aslýnda, akranlarýnýn bir kýsmý evlenip baba bile olmuþlardý ama o hala baþýndaki kavak yelleriyle sarhoþtu. Son bir yýldýr belki on kere vurulmuþtu birilerine, nasýl vurulmaksa bu?

Evin kýzýnýn ise daha garip bir sorunu vardý. Yýllardýr ayný kiþiyi seviyordu, hani þu “uzatmalý” türünden ve aðabeyinden huy kapmýþçasýna kronik olarak her ay sevgilisiyle kavga ediyordu. Erhan’dan farký ise bu kavgalar sonucu sevgilisini terk etmemesi, aksine ertesi gün tekrar sarmaþ dolaþ olmasýydý. Kavga sebepleri her seferinde deðiþiyordu ama her biri birbirinden komik ve çocukçaydý. Yok sevgilisi baþka birine bakmýþ, yok kýzcaðýza o güzel kazaðý çok görmüþ, yok randevuya on dakika geç kalmýþ, nerelerdeymiþ falan filan. Oysa sevgilisi baþka kýzlara bakmak þöyle dursun, bu kadar kavgaya raðmen o derece aþýk ki neredeyse at gözlüðü takýp sevgilisinin gözlerinden baþka hiçbir yere bakmayacak. Aslýnda kýz durumun farkýnda olmasýna farkýndaydý ya, maksat kavga olsun. Ona sorsan “gül gibi geçinip gidince” iliþki monotonlaþýyormuþ, oysa kavga olaya heyecan katýyormuþ.

Ýþte tam bu sýralarda ailede öyle bir heyecan yaþandý ki sadece kýzcaðýzý deðil herkesi derinden etkiledi. Ama olay aile fertlerine mutluluk vermekten çok uzaktý.

Erhan’ýn kendine yeni birini bulduðu günlerdeydi. Ne var ki bu kýz öncekilerden çok farklý, ne olduðunu nereden geldiðini kimsenin bilmediði biriydi. Erhan’ý arkadaþlarý kaç kez uyardý “Oðlum, öncekilerin sana biraz hayrý dokunuyordu belki ama bak bizden söylemesi bu seferkini gözümüz hiç tutmadý, bu senin baþýný yakacak” diye, ancak nafile. Nasýl olsa birkaç hafta içinde sýkýlýp bunu da sepetleyeceðini düþünen Erhan uyarýlarý umursamadý bile. Ama birkaç hafta sonra papazýn her zaman pilav yemediðini ona açýkça gösterecek hiç de hoþ olmayan bir deneyim yaþayacaðýný nereden bilebilirdi ki...

Yeni sevgilisi kelimenin tam anlamýyla uçuk bir kýzdý. Belki güzel ve çekiciydi ama kesinlikle saðý solu belli deðildi. Bazen Karadeniz’de gemileri batmýþçasýna sessiz ve düþünceli, bazen de birileri etrafýna gülme gazý sýkmýþ gibi bol kahkahalýydý. Kimi zaman, insaný sadece gülümseten sýradan esprilere bile çatlarcasýna gülüyor, kimi zaman da durup dururken sarsýla sarsýla kahkahalar atýyor, neye güldüðünü kendisi de bilmiyordu. Bütün bunlarýn yanýnda, çoðu kere de sebepsiz yere öyle bunalýmlara giriyordu ki soytarýlar bile yüzünü güldüremiyordu.

Bir süredir çevresinde Erhan’dan baþka kimse de yoktu zaten. Ýnsanlara göre, çekilecek dert deðildi. Erhan’la tanýþmasý ise ayrý bir maceraydý. Erhan bir gece yine sýk takýldýðý barlardan birine gitmiþti. Biraz sonra, bu kýz yanýna gelip oturdu ve kýrk yýllýk dostuymuþ gibi onunla sohbete giriþti. Erhan da zaten ayaðýna gelmiþ olan bu kýsmete dünden razý, çekinmeden karþýlýk verdi. Bir yandan da tepeden týrnaða kýzý inceliyor ve içinden not veriyordu. Kýz o gece on puaný doðrultmuþ olacak ki, sarhoþ kafalarla deðiþ tokuþ edilen telefon numaralarý ertesi gün kullanýlmaya baþlandý.

O geceden sonra, haftada üç dört kez ayný bara gidildi ve bar atmosferi uçuk kýzýn nereden kaynaklandýðýný kimsenin çözemediði yüksek perdeden kahkahalarýyla çýnlatýldý. Aslýnda Erhan böyle garip tipleri çekebilecek biri deðildi ama kýzýn güzelliðine doyuncaya kadar dek katlanabileceðini düþünüyordu. Zaten bara girdikten yarým saat sonra alkolün etkisiyle þeytaný melek görecek hale geldiði için ne olduðunu anlayamýyordu bile. Bir elinde içki kadehi öbür elinde bir tutam sarý saç, gerisini boþveriyordu.

Erhan’ýn, onu tanýyan herkes tarafýndan bilinen flört rutini gereði bu kýzýn da yolcu edilme zamaný geldi. Ama kýz hiç de öyle kolayca baþtan atýlacaða benzemiyordu. Saf çocuk Erhan’a fena tutulmuþtu ve vazgeçmek istemiyordu çünkü çevresindeki tek insan oydu ve zengindi üstelik. Þimdiye dek hiçbir kýz bu kadar sorun olmamýþtý. Onu býrakmayacaðýný söyleyip yalvaranlar ve bir süre peþinde gezmeye devam edenler olmuþtu ama sonunda durumu kabullenmiþ ve kendi yollarýna gitmiþlerdi. Oysa bu kez Erhan ne zaman onu bir daha görmek istemediðini söylese kýz komalara giriyor, evin telefonunu gece gündüz çýnlatýyordu.

Bir gün aralarýnda müthiþ bir kavga oldu. Erhan inceldiði yerden kopsun diyerek kýza gitti ve bütün siniriyle baðýrdý:

- Yeter be yeter, düþ artýk yakamdan. Ýstemiyorum iþte, is-te-mi-yo-rum. Anladýn mý? Delirtme beni. Hayatýmda kimseye baðlanmadým, baðlanmam. Hele sana hiç.

Kýz oturduðu koltuðu sarsarak aðlýyor ve yalvarýyordu.
- Ne yaptým sana ben, suçum ne? Seni sevdim. Bu suç muydu? En çaresiz günlerimde yanýmda sen vardýn. Evet, harika bir insan ya da rüyalarýnýn kadýný deðilim ama seviyorum seni iþte. Ayrýlacaksak..

Kýz birden oturduðu koltuktan fýrlayýp Erhan’ýn ayaklarýna kapandý,

- ...öldür beni, yapamazsan býrak intihar edeyim.

Erhan bir tekmeyle savurdu kýzý:

- Abartma bu kadar! Hayatta kimse için ölmeye deðmez. Terk ettiðim herkes intihar etse bu þehirde kimse kalmazdý. Yaþam devam ediyor, ileride nasýl olsa birini daha bulursun.

Kýz düþtüðü yerde kalmýþtý, yine hýçkýrarak baðýrdý:

- Ýstemem, baþkasýný istemem!

Böyle sahnelere alýþýk olmayan Erhan, kýza yaklaþýp avutmaya çalýþmanýn kesinlikle geri adým atmak olacaðýný düþündü ve ardýna bile bakmadan çekip gitti.

Kýza dersini vermiþti, ya da öyle sanýyordu.

Ayný gece Erhanlarýn telefonu acý acý çaldý. Erhan alýcýyý kaldýrdý ve yüzünde duyduklarýnýn pek de hoþ olmadýðýný gösteren binbir ifadeyle dinledikten sonra telefonu kýrarcasýna kapatarak evden çýktý.

On dakika sonra buram buram ilaç kokan bir hastane odasýnda, acýnacak bir halde yatan kýzýn karþýsýndaydý ve sinirinden, elini cebine sokmuþ, odanýn içinde bir o tarafa bir bu tarafa gezip baðýrýyordu.

- Sen deli misin? Beni bu numaralarla kendine baðlayacaðýný mý sanýyorsun? Sen geberip giderdin, benim ruhum bile duymazdý. Buraya da duygularým deðiþtiði için deðil, bu tür çocukluklarýn faydasýz olduðunu sana söylemeye geldim. Ne yaparsan yap, beni kazanamazsýn. Bitti, anladýn mý? Bitti!!

Erhan baþka bir þey söylemeden kapýyý çekip çýktý. Oda kýzýn üstüne yýkýlmýþtý sanki. Ne merhametsizdi þu Erhan! Kýz hastaneden çýkýncaya kadar vaktini acý bir intikam planý hazýrlayarak geçirdi.

Olaydan onbeþ gün sonra bir gece Erhan arabayla eve dönerken polis tarafýndan durduruldu. Neler olduðunu anlamasý uzun sürmedi. Uyuþturucu ihbarý vardý ve arabasý aranacaktý. Belki gece hayatý bakýmýndan pek parlak bir sicili yoktu, alkolü ve sigarayý severdi ama böyle pisliklere asla bulaþmamýþtý. Ortada bir yanlýþlýk olduðundan emin, aramanýn bitmesini beklerken, polis bir iki dakika içinde arabanýn bir yerinden bir paket uyuþturucu çýkarýnca þok geçirdi.

Polise yalvarmanýn fayda etmeyeceðini ve masumiyetini ispatlayýncaya dek bu komplonun yakasýný býrakmayacaðýný bildiði için boyun eðdi. Kimin yapmýþ olabileceði konusunda kendini fazla yormadý çünkü ona acý çektirmek isteyecek tek bir kiþi vardý. Bunun o uçuðun iþi olduðundan adý gibi emindi ama nasýl ispatlayacaktý. Uyuþturucuyu kimin koyduðunu bulmak biraz zaman alacaktý ve iþlemediði bir suç yüzünden tutuklu kalmayý istemiyordu.

Birkaç saat sonra olayý duyan ev halký þaþkýnlýktan ne yapacaðýný bilemez olmuþtu. Evet, çapkýndý Erhan, delidoluydu ama uyuþturucuyla ne satýcý ne de kullanýcý olarak ilgisinin olduðunu herkes biliyordu. Erhan telefonda ailesine kýz konusundaki þüphelerini anlatmýþ, kýzýn telefonunu ve adresini vermiþ ve araþtýrmalarýný söylemiþti. Evin reisi o sýra uzun bir iþ seyahatinde olduðu için olayla yüzyüze kalan Sakine haným çýldýracak gibiydi. Durumu tek baþýna açýða çýkarmak zorunda olduðundan kocasýnýn olmayýþýna bir yandan üzülüyor, bir yandan da onun bu durumda nasýl köpüreceðini bildiði için duymamasýna seviniyordu. Kýzlarý Sibel devamlý sevgilisine yalvarýyordu “Birþeyler yap Osman” diye ama ne gelirdi ki elinden? Kýzý bulmak kolaydý ama ya sonrasý? Sakine haným hemen o gece kýzý aradý ve onunla çok önemli bir konuda mutlaka konuþmak istediðini söyledi. Kýz konunun ne olduðunu ve ailenin kendisinden þüphelendiðini anlamakta gecikmedi. Þimdi ne yapýp edip olayý yeni duyuyormuþ rolü oynamalý ve Erhan için üzülüp aðlamalýydý.

Bir süre sonra Sakine haným kýzýn evine varmýþtý.
Kýz son derece sakin bir ifade takýnarak sordu

- Buyrun hanýmefendi, þu önemli konu nedir?

Zaten yeterince sinirli olan Sakine haným kýzýn umursamaz tavrýyla iyice küplere binmiþti. Baðýrarak kýzýn üstüne yürüdü.

- Neden hiçbir þeyden haberin yokmuþ gibi davranýyorsun? Ne istedin oðlumdan? Sen de hiç mi gurur yok, seni sevmeyen, istemeyen birinin peþinde köpekler gibi geziyorsun? Ne biçim kadýnsýn sen!!

Kýz hiç istifini bozmuyordu ama kadýnýn siniri karþýsýnda sesini yükseltme gereði duydu.

- Bana hakaret etmeye hakkýnýz yok. Neler oluyor? Ben Erhan’ý unuttum bile. Niye onunla uðraþayým ki?
- Bana bak zaten caným burnumda. O küçük kafandan neler geçtiðini anlatmazsan sonuçlarýndan ben sorumlu olmayacaðým.
- Aðzýnýzdan baklayý çýkarsanýza kuzum. Oðlunuza ne oldu ki bu kadar kýzdýnýz?
- Oðlumun arabasýnda uyuþturucu bulunduðundan bal gibi haberin olmalý. Zaten onu oraya sen koydurmadýn mý?

Ýþte þimdi þok olmuþ rolü yapmanýn sýrasý gelmiþti.

- Uyuþturucu mu? Aman Allahým! Erhan’ýn arabasýnda uyuþturucu mu bulundu? Ama o kullanmaz ki, elinde hiç...
- Kes þunu budala.

Sakine haným gözlerini kýzýn gözlerine dikerek bütün nefretiyle konuþtu.

- Bu iþte senin parmaðýn olduðundan adým gibi eminim ve bunu da ortaya çýkaracaðým.

Kýz, oynadýðý rolü Sakine hanýmýn yutmadýðýný anlamýþtý ama devam etti.

- Bir þey öðrenirseniz bana da haber verin.

Sakine haným kýza son kez bakarak dýþarý çýktý.

Ertesi gün öðleye doðru yine telefon çaldý. Sibel cevap verdi. Güzel haberler aldýðý belliydi. Sevinçle telefonu kapattý ve annesine koþtu.

- Anne, anne müjde. Aðabeyim kurtuldu.

Sakine haným birden þaþýrmýþtý.

- Nasýl, ne oldu?
- Arayan polisti. Aðabeyimin arabasýnda bir gencin parmak izlerini bulmuþlar. Delikanlý paketi arabaya kendisinin koyduðunu, emri de o kýzdan aldýðýný itiraf etmiþ. Meðer kýz da uyuþturucu kullanýyormuþ. Gördün mü onun acemiliði kýzý ele verdi.
- Bu iþi ilk defa yapmýþ besbelli ki paketi arabaya koyarken dokunduðu yerlerde iz býrakmýþ.

Erhan gözaltýnda geçirdiði korkunç bir geceden sonra yine evdeydi. Kendi kendine kýzýp duruyordu. “Aman Allahým kime çatmýþým ben böyle? Söylemiþlerdi bu iþin sonu kötü diye, kimseyi dinlemedim, bula bula bir esrarkeþ buldum. Demek o garip davranýþlarýn, o kahkahalarýn ve bunalýmlarýn sebebi hep uyuþturucuymuþ. Anlamalýydým bunu. Neyse artýk, olan oldu. Bak oðlum Erhan bu sana bir ders olsun. Bir daha öyle her gördüðün çiçeðe konmak yok. Önce iyice tanýmalý, kimin nesi olduðunu öðrenmelisin. Kimbilir baþýna daha büyük bir dert açýlýr da hayatta yakayý sýyýramazsýn.”

Erhan bunlarý mýrýldandýðýný sanýyordu ama sesi annesinin duyabileceði kadar yüksek çýkmýþtý. Hayatýnda ilk defa bir iliþkisinden piþmandý. Kabul etmek zorundaydý ki hata yapmýþ ve baltayý taþa çarpmýþtý.

- Aferin sana, dedi Sakine haným.

Erhan birden irkildi.

- Anne sen burada mýydýn?
- Evet, aklýnýn baþýna geldiðini görmek çok güzel.

Erhan annesine sarýldý.

- Bir gün böyle düþüneceðimi hiç tahmin etmezdim ama dün geceyi o kadar kötü bir yerde ve o kadar kötü bir psikolojiyle geçirdim ki...
- Biliyorum oðlum. Tamam artýk, düþünme bunlarý. Gel de bir þeyler ye.

Aradan birkaç ay geçmiþti. Sakine hanýmýn evinde yine bir telaþ vardý ama bu sefer tatlý bir telaþ. Hýzlý çapkýn Erhan niþanlanýyordu. Uyuþturucu baðýmlýsý kýz arkadaþý yüzünden yaþadýklarýndan ve bir geceyi nezarethanede geçirdikten sonra hayatýnýn anlamsýzlýðýný kavramýþ ve bu þekilde daha fazla yaþayamayacaðýna, hayatýný bir düzene sokmasý gerektiðine karar vermiþti. Daha önce tanýþtýðý ancak diðerleri gibi gelip geçici bir iliþki gözüyle baktýðý için fazla önemsemediði bir kýz vardý. Uyuþturucu olayýndan sonra gittiði bir davette onunla karþýlaþtý. Ýki eski arkadaþ olarak sohbete baþladýlar. Daha doðrusu, kýz onu ilk günden beri sevdiði için yanýna gitti ve ‘merhaba nasýlsýn’la baþlayan bir ortam hazýrladý. Erhan’ýn karþý cinse bakýþ açýsý gerçekten de birkaç gün içinde deðiþivermiþti. Kýzýn çok olgun ve kibar biri olduðunu ve bu tür iliþkilerde fiziksel güzelliðin ilk þart olmadýðýný o geceden sonra anladý. Nasýl olduðunu bile fark edemeden kendini gerçek anlamda deli gibi aþýk buldu ve bir süre sonra kýza evlenme teklif etti. Kýz çoktan hazýrdý zaten.

Bu arada, erkek arkadaþýyla iliþkisinin çok uzadýðý ve delikanlýnýn niyeti ciddi ise artýk bu iþin de resmileþmesi gerektiði konusunda babasýndan ültimatom alan Sibel de evde esen mutluluk rüzgarlarýna kendini kaptýrdý. Þu uzatmalý hikayesi noktalanmalýydý artýk.

Ýki kardeþ bir gecede, üç aileyi bir araya getiren büyük bir törenle niþanladýlar. Sakine haným yine muhteþem görünüyordu. Sonunda herþey yoluna girmiþti iþte. Kýzý her ay nükseden kronik kavgalardan, oðlu gereðinden fazla uzayan serseri hayatýndan, kendisi ve kocasý da onlarý düþünüp üzülmekten kurtulmuþtu. Yine de dua etmekten kendini alamadý.

- Bir de kazasýz belasýz evlenseler!



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Küçük Bir Sevda Masalý
Bazý aþklar kavgayla büyür
Bir Hata Bir Hayat
Bir kafe macerasý
Denizkýzý ve Þövalye

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Bir Garip Þiir [Þiir]
Hoþgeldin Bebek! [Þiir]
Öldürdüler Güvercini [Þiir]
Anti - Alkolik Þiir [Þiir]
Hayat dediðin nedir ki... [Þiir]
Hasret þiiri [Þiir]
Dosta çaðrý [Þiir]
Yoksa aþýk mý oluyorum.. [Þiir]
Devir Deðiþti Dostum [Þiir]
Hadi caným sen de [Þiir]


Merve Yýldýrým kimdir?

Kendini bile bileli aklýna gelen her konuda irili ifaklý kaðýt parçalarýna, defterlere ve bilgisayar ekranýna yazýp durmuþ bir amatör.

Etkilendiði Yazarlar:
Hayat...


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Merve Yýldýrým, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.