Bir deliyle baþederken, yapýlacak en mantýklý þey normal rolü yapmak. -Herman Hesse |
|
||||||||||
|
Babalar günü kutlanýyor, herkes babasýna bir þeyler almanýn telaþý içerisinde… Oysa sen benden çok uzaklardasýn… Topraðýnýn yanýndayým ama teninin sýcaklýðýndan mahrumum. Güller rengini kaybetmiþ, toprak karasýný alnýmýza çalmýþ. Þimdi bu sessizlik ortasýnda hem yakýnýz, hem de çok uzaðýz birbirimize… Aradan tam on dört yýl geçti. Sene 2004…Mayýsýn 18’i…Þairin dediði gibi bir tel koptu ahenk ebediyyen kesildi. Nice senelerden beri yüzünü göremiyorum, elini tutamýyorum, yerini soramýyorum, seni unutamýyorum. Dudaklarýmdan sana dair duygular dizelere dönüþüyor. Yalnýzlýk, sözcüklerin ve sözlüklerin kalbine iniyor: “Sen gittin gideli ruhum tarumar Ýnsanlar cihandan acep ne umar? Terk edilen için ömür bir kumar O gün bugün günler geçmiyor baba! Bahçemdeki güller açmýyor baba!” Üç yýl evvel, bir 19 Mayýs arifesinde herkes bayrama hazýrlanýrken benim yüreðime har düþtü. 19 Mayýs günü bayram olduðunu hatýrlamadým bile… Sen bir gençlik bayramýnda aramýzdan ayrýlmýþtýn. Bir elveda bile demeden ötelere göçmüþtün. Bir aylýk tedavi süreci evde son bulmuþtu. Ötelere göçmüþtün bir kuþ gibi… Geride kalanlar peþinden bakakalmýþtý. Yetmiþ yaþýndaydýn ebediyete irtihal ettiðin gün… “Yaþ otuz beþ yolun yarýsý eder/Dante gibi ortasýndayýz ömrün” demiþti Cahit Sýtký… Þairin dediðini tescil etmiþtin ölümünle. Yaz gelmiþti, çiçekler açmýþtý. Dallar meyveye durmuþtu ama yürek yaralanmýþtý, ne fayda… Dillerden dökülen ateþ gibi yakýcý sözler gözyaþlarýyla birleþip yürekte buharlaþmýþtý: “Bir gönülün merkezine har düþtü Yaz ortasý yüreðime kar düþtü Hayalimde yüceleþen yâr düþtü Hüzün bedenimden göçmüyor baba! Bahçemdeki güller açmýyor baba!” Seneler ne de çabuk geçiyor. Fakat geçen zaman sana olan hasretimizi hiç azaltmýyor. Aksine her geçen gün hasretimiz katlanýyor. Dünyanýn neþesi ve ýþýðý söndü penceremizde… Güneþ eskisi kadar ýsýtmýyor tenimizi. Kendime olan güvenim ve geleceðe dair umutlarým eskisi kadar tatmin edici deðil. Arka daðýmdýn sen… Senin bence zamansýz göçün umut daðlarýma karlarýn yaðmasýna yol açtý. Ruhum yaralandý dört bir yerinden. Tatlý esintiler yerini þiddetli fýrtýnalara býraktý. Baharýn güzelliði gönül coðrafyamýza uðramaz oldu. Geçen zaman, acýlý hissiyatýmýzýn üstünü örtmedi. Dizelerim duygularýma tercüman oldu: “Hasret kaldýk, aylar geçti sesine Bülbüller ram olur gül nefesine Ruhun veda etti ten kafesine Beden Azrail’den kaçmýyor baba! Bahçemdeki güller açmýyor baba!” Mayýslar içimi acýtýyor senden sonra… Bayramýn arifesi, bayram neþesini alýp götürüyor. Þimdi büyük bir boþluðun ve yalnýzlýðýn içindeyim. Kýþ ortasýnda yorganý üzerinden alýnmýþ körpe bir çocuk gibiyim. Hayat devam etse de büyük bir gedik açýlmýþ kalbimin orta yerinde. Yaþama zevkim düne kýyasla sönmüþ bir volkan gibi… Elim baþýma yetmiyor, ayaklarým bedenimi taþýmýyor. Bakýþlarým daha bir ürkek, çekingen, tereddütlü… Kederlerin harmaný almýþ baþýný göðe yükseliyor. Topladýðým dað menekþeleri ellerimde kalmýþ, titrek ve ürkek bakýþlarým vuslatýn yolunu gözlüyor. Gözbebeklerimdeki yorgun bakýþlar gittikçe aðýrlaþýyor; kurþun misali içimi acýtýyor. Þafaklar daha bir kýzýl doðuyor içimize. Güneþin baygýn kýzýllýðý, melali yudum yudum içiriyor gönlümüze. Yokluðunu, býraktýðýn izlerle doldurmanýn gayretiyle günlerimi zaman deðirmeninde öðütüyorum. Babalar günü her ne kadar ticari amaçlý bir gün olsa da kiþiler bu günde babalarýný hatýrlýyor, onlarýn gönlünü alýyor. Ben bu heyecandan mahrumum þimdi… Hediye alacaðým, hâl hatýr soracaðým bir babam, bir arka daðým yok dünyada. O þimdi bambaþka bir dünyada, bizce bilinmeyen bir ortamda zaman ötesinde yaþýyor. Bu hayat, dünyada yaþananlara hiç benzemiyor. Gidenler geri dönmüyor, geride kalanlar kaybettikleri deðerleri bir daha göremiyor. Ancak kýyametten sonra Allah’ýn uygun görmesi halinde dostlar birbirine kavuþabiliyor. Bir zamanlar yanýmýzda, yakýnýmýzda olanlar artýk düþlerimizde yaþýyorlar. Babamý kaybetmenin getirdiði ruh burkuntularýmý bir þiirimde þu ifadelerle dile getirmiþtim: “Rengârenk bahardýn, aðýr kýþ oldun Gerçek idin, þimdi bize düþ oldun Gözden akan bir damlacýk yaþ oldun Göðümdeki kuþlar uçmuyor baba! Bahçemdeki güller açmýyor baba!” Sana olan vefa borcumuzu nasýl öderiz baba?… Sen ki çocuklarýn namerde muhtaç olmasýn diye gurbet ellerde yapayalnýz kalmaya rýza göstermiþtin. Can parçalarýný aydýnlatmak için mum misali yanmayý göze almýþtýn. Onlar üþümesin diye uzak daðlardan odunlarý sýrtlayýp getirirdin. Ter su olup boþalýrdý alnýndan. Fakat bu, helal peþinde koþan bir babanýn onur teriydi. Okuma yazmayý ancak bilirdin. Âlim deðildin ama her halden anlardýn. Yetmiþ yýlýný sýkýntýlar içinde geçirsen de hayata küsmedin hiçbir zaman. Hep Rabbinin önünde secde ettin. Þükrün pýnarlarýndan doldurdun tasýný. Þimdi þükredenlerin safýnda nimetlenenler arasýndasýn inþallah… Dizelerim ruhaniyetini tasvir ederken acziyete düþüyor: “Cennette saraylar, cehennemde nar Kimine aðýr kýþ, kimine bahar Vuslat ötelerde, bize hasret var Ömür bize ýþýk saçmýyor baba! Bahçemdeki güller açmýyor baba! Adýný unutturmuyor hayýrlarýn, yaþatýyor seni Hak için verdiklerin... Kabrinin hemen yukarýsýnda günde beþ kez semalarý aydýnlatan ezanlar, ruhunu rahatlatýyor muhakkak… Dünyada hayýr için verilenler götürülüyor ebediyete… Onlar mamur ediyor yalnýz ve çýplak ruhlarý. Veren ellerde güller açýyor. Bu dünyada býraktýklarýn sana ulaþmýyor. Çünkü kiþinin eliyle verdiðidir muteber olan. Seni sonsuzluða uðurladýk, dünya kapýlarý kapandý senin için. Seni anlatmak için kelime seçmekte zorlanýyorum. Umudun daðlarý karla kapandý neyleyim. Þimdi rahmet çaðlayanlarýnda serinlesin ruhun. Sözler kâfi gelmiyor ahvalini anlatmak için: “Bu âleme dair tükendi sözler Perdeler inince kapandý gözler Güneþim battý, karardý gündüzler Huzur, talih bizi seçmiyor baba! Bahçemdeki güller açmýyor baba!” Meçhule giden bir gemiyle yolcu ettik seni. Aslýnda gidilen yer hiç de meçhul deðil. Ýnananlar için cennet bahçelerinden bir bahçe, inanmayanlar için cehennem çukurlarýndan bir çukur… Sen inanan bir insandýn. Ýnþallah cenneti temaþa ediyorsun, huzurlusun, bahtiyarsýn. Dünya perdeleri ve kapýlarý yüzüne kapansa da içindeki ýþýk, mekânýný aydýnlatmaya yeter. Senin ölümün ölümlerden biri olsa da bizim için bir ilkti. Çünkü insanýn babasý bir kez ölür. Bahçemiz tarumar oldu sen gittin gideli. Güllerimiz açmýyor, hepsi de solmaya yüz tuttu. Seni her geçen gün daha çok özlüyorum. Seni dudaklarýmdan dökülen þu sözlerle selamlýyorum. “Rýzamýzla teslim olduk kadere Ölüm bizi götürmesin kedere Bu filmi seyrettik bilmem kaç kere Kul arzuyla zehir içmiyor baba! Bahçemdeki güller açmýyor baba!”
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © M.NÝHAT MALKOÇ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |