Cumhuriyet fikir serbestliði taraftarýdýr. Samimi ve meþru olmak þartýyla her fikre saygý duyarýz. -Atatürk |
|
||||||||||
|
“Çocuðu kaçýranlar, kötü insanlar. Onun organlarýný çýkartýp baþka ülkelere satýyorlar. Aman oðlum, sakýn yalnýz baþýna dolaþma. Ortalýk çok kötü. Bir yere gideceðin zaman anne ve babandan izin al. Seni yalnýz görürler, kaçýrýrlar çocuðum.” Küçük çocuðunun gözlerinde þimdi de merak kaybolmuþ, korkuya benzer bir duygu rengi yerleþmiþti. Hafiften titremiþti de… “Beni kandýramazlar anneanne, ben onlarla gitmem.” Yaþlý kadýn torununu koruma duygusuyla sarýldý. Daha geçen gün televizyonda 2 kayýp 4-6 yaþlarýndaki çocuðun hala bulunamadýðýný izlemiþ, üzülmüþtü. Aileleri kim bilir ne periþandýlar? Yüksek sesle, “Allah korusun,” diye düþündü. Çocuk havada asýlý sözcükleri kapývermiþti bile… “Anneanneciðim, kimi Allah korusun!” Yaþlý kadýn zeki, meraklý, afacan torununa bir kez daha öpücük kondurdu: “Ohh, misler gibi evlat kokuyormuþ benim torunum…Tabi seni ve kardeþini korusun Allah yavrum. Ama sen aklýný da kullanmalýsýn. Mesela, o kötü insanlar seni yalanlarla kandýrabilirler. Dikkatli olmalýsýn, sakýn anne ve babanýn elini kalabalýk yerlerde býrakma oldu mu yavrum?” Çocuk inatla anneannesine karþý çýkar: “Yoo, beni kandýramazlar anneanne. Ben onlarýn yalan söylediðini hemen anlarým.” Yaþlý kadýn hafiften gülümser, sonra da torunu ile sözlü oyuna giriþir: “Hadi gel seninle küçük bir oyun oynayalaým. Ne dersin?” Çocuk zýplar sevinçten. Ellerini çýrpar. “Hadi oynayalým anneanne. Oyunun adý ne olsun?” “Oyunun adý, -Pazarda kaybolan çocuk- olsun mu?” “Olsun” “Sen ve ben pazara gittik. Pazar çok büyük ve kalabalýktý. Ben alýþveriþ ederken senin elini býraktým. Satýcýlarla konuþurken sende oyuncaklara daldýn, pazarda bensiz yürümeye baþladýn. Birbirimizi kaybettik. Sen bu durumda ne yaparsýn?” “Evimin yolunu biliyorum, hemen eve giderim.” Anneanne bir önceki gibi baþýný iki yana sallayýp, doðru yanýtýn o olmadýðýna dair olumsuz tavrýný sürdürdü: “Hayýr, bu imkansýz!" "Ama neden anneanne? Sen benim sesimi duyar, yanýma gelirsin..." Anneanne gülümser: "Ah kuzum benim. Düþünsene bir, Bir kere, pazar hem kalabalýk, hem de gürültü çok fazla… Ve senin kaybolduðunu anlayan kötü insanlarý bir mýknatýs gibi üzerine çekersin. Hadi biraz daha düþün. Ne yaparsýn o durumda?” Devam Edecek E.P
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Emine Piþiren, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |