Nereye dönerseniz sýkýþmýþ gibi hissediyorsunuz bazen. Kendinizi, güvende hissetmeniz gereken, evinizde bile. Özellikle bu hafta gelen cinayet haberlerinden sonra çoðu evlerde iþleniyor çünkü. Öncelikle, size düzenli bir þekilde haber izlememenizi tavsiye etmek istiyorum. Cinayetin ve þiddetin, haber olduðunu sanan, medya organlarýndan en azýndan. Sonunda faydalarý ve zararlarý abartýla abartýla anlatýlan, kýrk yýllýk meyve, sebze ya da bir ot. Sanki gerilmiþ gerilmiþ de patlamak üzere olan seyirciyi bir nebze olsun hayata döndürmek için verilen hayat öpücüðü gibi. Aslýnda tüm bunlara, dýþarýdan bakabilme þansýný yakalayabilenler, yorumu daha net yapabiliyorlar. Ama ya çarkýn içinde dönmeye mahkum olanlar ? Onlarýn ise, haberlerden sonra izledikleri aþk ve ýzdýrap dolu diziler ilaçlarý oluyor. Aralara serpilen onlarcasý, çoðu zaman dizilerden uzun sürelerde izlettirilen, reklamlara bile katlanacak kadar baðýmlýlar onlara. Öyle bir tablo çiziyorlar ki haberlerle ve onlarý sunuþ tarzlarý ile, siz kendinize bir bardak çay demleyip, öyle boþ boþ oturup, saatlerce dizi ve reklam seyrettiðinizde bile hayýflanmýyorsunuz, kaybolan zamana. Ya da bu kaybolan zamanda, kimlerin neler yaptýðýna, iyi veya kötü.
Üretken bir toplum olamadýk çaðlardýr. Köylü, milletin efendisi dedik ama organik tarýmý yine baþkalarýna býraktýk. Dýþarýdan, ithal sebze ve meyve aldýk. Bilim, teknoloji geliþmenin temelleridir dedik. Onu sadece kullaným kýlavuzunu okumak için kullandýk, çünkü kullandýðýmýz teknoloji de ithal. Çalýþkan olmak yegane temelimiz dedik, çalýþmadan para kazanmanýn yollarý internette týklanma rekorlarý kýrdý. Biz kimiz, acaba bunlar kim, ayný insanlar mý ? Ya da ayný ülkede deðil miyiz anlamadým ??
12.02.2014