Babam' A
(ebru) 9 Aðustos 2007 |
Yaþam |
| |
Daha biz onla tavla oynayacaktýk... Daha biz onla...
|
|
Gelmeyeceðim!
(ebru) 9 Aðustos 2007 |
Yaþam |
| |
Gençliðim ve umutlarýmla asýlmýþtým dallarýna.
Bir baktým;
Gençliðimi ve umutlarýmý asmýþsýn dallarýnda |
|
Seni Hala Seviyorum
(ebru) 6 Eylül 2004 |
Sevgi ve Aþk |
| |
Aradan onca mevsim geçmesine raðmen hala yakýþtýramýyorum ayrýlýðý sevdamýza. Bana o sýmsýký sarýlmalarýnýn, “seni seviyorum” demelerinin, birlikte döktüðümüz gözyaþlarýnýn yanýnda ne kadar soðuk duruyor o kara ayrýlýk. Ve hala gittiðine inana |
|
Vazgeçtim
(ebru) 26 Aralýk 2003 |
Yaþam |
| |
Sevgilinin yüreðinden, acýnýn dilinden, sahte yüreklerden vazgeçtim... Daha aðlayamadan, göz yaþlarýmdan vazgeçtim...
|
|
Sana Sevdayý Ben Giydirdim
(ebru) 14 Kasým 2003 |
Sevgi ve Aþk |
| |
Hiç hesapta yokken kendine bir beden buldu içimdeki hayal sevda. Arsýzca yerleþti bedenine. Elleri ellerin oldu... Gözleri gözlerin... Ve ben asla “hayýr” diyemeyeceðim aþkýma kavuþtum. |
|
Satýyorum!
(ebru) 22 Eylül 2003 |
Yüzleþme |
| |
Evet... Satýyorum... Yok mu arttýran... Üç... Beþ... Hadi ama... Bu çok fonksiyonlu kalbe sahip olmak istemez misiniz... Bakmayýn öyle gözümün içine... Tamam... Tamam... Üstüne ben para vereceðim... On... Yirmi... Yüz... Yok mu alan... Hadi ama... Sahibin |
|
Býrak Yakamý Sevda
(ebru) 17 Eylül 2003 |
Sevgi ve Aþk |
| |
Býrak yakýmý deli sevda. Küstü gönlüm sana. Ne yýldýzlarýn kandýrabilir beni artýk ne da rayihalarýn. Körebe de oynamak istemiyorum artýk. Karanlýktan korkar oldum, kapama gözlerimi sevda... |
|
|
Kurþun sesi kadar hýzlý geçer yaþamak;
Öyle zordur ki, kurþunu havada, sevgiyi de yürekte tutmak!
Geçtiðimiz yollarda kaybettiklerimizin bize en büyük kötülüðü kendilerini tekrar tekrar hatýrlatmalarýdýr.
Onlar, bir kere kaybetmekle kurtulamadýklarýmýzdýr.
Yokluklarý hayatýmýzdaki varlýklarý haline gelir.
Hep ama hep hatýrlarýz.
Ne biçim kaybetmektir bu? Kim gölgesinden kaçabilir ki?
Bazen duygularýmýz bizden erken yaþlanýr ve bizden hayatýn geri kalanýný alýr.
Hayatýn, kendini anlayanlarý cezalandýrmasýdýr bu.
Durup, durup ardýna bakan kadýnlar vardýr.
Geçmiþi düþünmekten þimdiyi yaþayamazlar.
Her þeyi didikleyip duran, mazisinin gölgesinden, anýlarýnýn yükünden bir türlü kurtulamayan, gözleri ufuk yorgunu kadýnlar. Zaman ilerledikçe birçok þey, daha zor olmaya baþlar. Beklentisi yüksek olan kadýnlarýn yalnýzlýðý daha koyu oluyor. Büyük laflarýn gölgesinde geçen hayatlar, bir daha iflah olmuyor, geçip gittiðiyle kalýyor. Zaman, aþk...... her þey!
Ayrýlýklarý ayrýntýlar acýtýr. Kadýnlarý mahveden erkekler deðil, ayrýntýlardýr. Erkekler, erkekliklerinin tadýný alabildiðine çýkartýrken, kadýnlar bu konuda da umutsuzdurlar. Çünkü kadýnlýk bekler. Ummak ve beklemek kadýnlýða verilmiþ iki cezadýr.
|
|