• ÝzEdebiyat > Öykü > Bireysel |
21
|
|
22
|
|
|
|
Herkesin bir hayali vardýr. Ne demiþ atalarýmýz:"Her gönülde bir aslan yatar." Atýl Bey'de "Karýnca kaderince" ülkesi ve milleti için br þeyler yapmak isteyen bir vatan evladýydý... |
|
23
|
|
|
|
Sýcaklar birdenbire bastýrýnca gökyüzüne yükselen buharlar Ýstanbul’un üzerine tekrar yaðmur olup düþüverdi… Ancak buna yaz yaðmuru diyorlar. Hani bölgesel yaðan yaðmurlardan… |
|
24
|
|
|
|
II
- Senin kafa biraz nanay galiba, dedi.
- Bilmem,
- Bi sus , bi sus o zaman… Kim söylemiþse seni kandýrmýþ. Benim kuþlarla hiç iþim olmaz.
- Ne bileyim ben. Senin için kuþçu dediler. Ben de kanarya, saka, iskete, muhabbet kuþu, Hint bülbülü, cennet papaðaný falan satýyorsun sanmýþtým.
- Senin kafa biraz nanay galiba… Ben güvercin meraklýsýyým adamým.
Sivri baþýnýn ön kýsmýnda saçlarý kirpi dikenleri gibi dik dik uzamýþtý. Bizim oralarýn Yörüklerine
benziyordu. Esmer, kýsa boylu ve esmer. Sinirli gibiydi. Sürekli yere tükürüyordu. Gözleri fýldýr fýldýr dönüyordu. Telaþlý, aceleci ve varlýðýmdan rahatsýz bir hali vardý. Eðer iþin içeresinde Çarýkçý Ýsmet olmasa yüzüme bile bakmazdý. Onun hatýrýna bana katlandýðý çok belli oluyordu.
|
|
25
|
|
|
|
Çaðlarýn ötesinden süzülen,insanýn önemsenmediði,duygu,tutku,eðilim kelimelerinin olmadýðý bir diyar,bilginin bilgisizlerin kucaðýnda boðulduðu...
Çocuklarýn çocuk dünyasýnda oynadýðý,her zaman mutlu olmayý becerdiði sokaklar...
|
|
26
|
|
|
|
Yürüdü..Cebinde biriktirdiði bütün bozukluk seviþmeleri, önüne çýkan ilk dilenciye verdi. Dilenci þaþkýn, o þaþkýn, gece þaþkýndý olancasý... |
|
27
|
|
|
|
Sen bana rüyasýn..
Bazý rüyalar var anlatýlamaz
Ýþte onlardan.. |
|
28
|
|
|
|
Çünkü elinden bir þey gelmiyordu inanmaktan baþka. Zaten biz insanlar inanmadan yapamayýz. Bir þeylere inanma gereksinimi duyarýz. |
|
29
|
|
|
|
Bu sýra yine kaþýnýyorum. Hayalimin yaratýp, daðarcýðýmýn seslendirdiði yazýlasý karakterler doluþuyor rüyalarýma. “Okunasý bir kitabým var diyenin saf bir yaný kalmalý, yazanlar da en az karakterleri kadar, inanýlmaz olana inanmalý.” Diye fýsýldýyor her biri kulaðýma... |
|
30
|
|
|
|
Salyangoz bir simge. Öykünün baþýndaki iki resimden birisi kabuðuna çekilmiþ, diðeri ise kabuðundan çýkmýþ bir salyangoz. Þehirler de böyle. Ýþte bu öykü kabuðuna çekilmiþ bir þehirden yola çýkýp tüm dünyadaki düzensizliðe bir üniversite öðrencisi bakýþýný sunuyor. Öykünün baþýndaki iki resimi çizen arkadaþým Ýlker Ketre'ye teþekkürler. |
|
31
|
|
|
|
Hüsmen, iþletmeye yakýn bir köyde oturuyordu. Bir akþam eve dönünce yurtdýþýnda çalýþmakta olan ablasý ve eniþtesine bir mektup yazmýþtý. Yazdýðý mektubu zarfa koydu, üstünü de yazdý ve pulladýktan sonra, þehir merkezinde oturan bir arkadaþýna vererek postalanmasýný saðlamayý düþünüyordu.. Daha önceleri de böyle yapardý… Mektubu kolayca görebileceði bir yere koydu. O akþam, yemek, çay, akþam oturmasýna gelenler falan derken galiba biraz geç yatýldý. Hüsmen, her zamanki gibi kalktý, alelacele giyindi, elini yüzünü yýkadý ve kahvaltý etti. Akþamdan yazmýþ olduðu Mektubu almadan evden çýktýðý gibi servise yetiþti… |
|
32
|
|
|
|
Ayakkabýlarýmý dýþarýda
çýkardým. Genç adam onlarý ne nezaketli ne de kaba, yani oldukça normal bir
þekilde aldý. Kapýnýn hemen önündeki siyah renkli, tozlu ayakkabýlýða koydu. Sapsarý,
küçük bir keratanýn göze çarpmasý iþten bile deðildi, böyle koyu renkli bir
ortamda. Gencin, ayakkabýlarýný giyerken ve çýkartýrken, sürekli çözüp
baðlamadýðýný; bu keratanýn yardýmýyla, hýzla giyip çýkardýðýný düþünüyordum. |
|
33
|
|
|
|
Yazým yanlýþlarý için þimdiden þahsýnýzdan özürdilerim.
Evet, anne kalbim delik ve nefes almakta zorlanarak yaþadým hayatým boyunca ama senin fark edemediðin bir þey vardý. Kalbimdeki o boþluðu sen ve senin kokun dolduruyordu be annem. Hani bazen sol yaným sýkýþýrdý da yanýma gelirdin ya iþte sen bana sarýlýnca senin o gül kokunu içime çekince kalbimin aðrýsý dinerdi be anne. Sana demiþtim anne senden uzakta kalýrsam dayanamam ben bunca zaman senin kokunla hayatta kaldým anne |
|
34
|
|
|
|
Sevgililer gününde bir baþýna gezinen bir adamýn aklýndan geçenler... |
|
35
|
|
|
|
Adýmýn ne önemi var?
Ben bir sokak çocuðuyum.
Sokak çocuklarýnýn adý belli: Ali, Veli, kýr dokuz deli…
Benimki de Hanýmeli. |
|
36
|
|
|
|
Peþine takýlýp gidemediðim umutlarýmýn arkasýndan öylece bakýyorum. Aðlayasým yok çünkü artýk göz yaþlarým kurudu. Son birkaç damlayý cenazeme saklýyorum. Sen biliyor musun ölüler bile aðlarmýþ ölüme. Ne acý ki bir düþün. |
|
37
|
|
|
|
Efkan, Neslihan benim kahramanlarým.Onlarla okuyucuya bir þeyler duyumsatmaya çalýþýyorum."Küçük insanlar" diyebileceðim kahramanlarým ne yazýk ki mutsuzlar.Bir de kýzlarý var:Nisan.Bir aþk çocuðu Nisan.Ancak Efkan ile Neslihan'ýn belki de tek ortaklýðý a |
|
38
|
|
|
|
"Seni son kez uyarýyorum Meltem. Treni kaçýrdýn. Eðer delilleri kullanabilseydin belki bir þansýn olurdu. Ama kullanmadýðýna göre, artýk örgütün içine soktuðun muhbiri herkes tanýyor demektir. Yani deþifre oldun! 2 gün sonra çok kötü þeyler olacak. Peþine 3 kiþi taktýlar. Sana son kez söylüyorum, “Kaç kurtul!”
Ayrýca, kaldýrýmýn karþýsýnda dururken bana baðýrdýðýný duydum, merak etme. Ve lütfen sen de benimkini duy! Kurtul buradan..." |
|
39
|
|
|
|
Bilgisayarýmdan tam olarak yararlanamýyorum. Yazdýklarýmý CD'ye de alsam da
yazýlarým her an elimin altýnda olamýyor. Kitap arka kapaðý olarak hazýrladýðým
kýsa Öz geçmiþim göz önünde olsun istedim. Saygýlarýmla. |
|
40
|
|
|
|
Bilinçaltýmýzý hayatýmýza yansýtýrken dikkatli ve tedbirli olmalýyýz. |
|