Benim yaradýlýþýmda fevkalade olan birþey varsa, Türk olarak dünyaya gelmemdir. - Atatürk |
|
||||||||||
|
Adam gibi içerdi çekerdi hemde sapýna kadar. Yýllar aylar onun için bir gün gibi geçmiþti. "Ýyi insan yoktur "derdi. "Vardýr diyeni oyarým ulan" derdi. Son çöküþ aþamasýnda ayaðýnda bir yara ortaya çýktý. Meðerse kangrenmiþ. Bir torbayla o ayaðý baðladý. Yoluna devam etti. Hiç durmadan, saðýna soluna bakmadan yürüdü. Aylar, yýllar geçti. Ýçti o yolda hiç durmadan. Bir sabah kahveden çýkarken garson oturduðu yeri görünce fenalýk geçirdi. Ýhtiyarlarýn birçoðu korkudan altýna kaçýrdý. Sandalyenin altýnda bir avuç kurt kaynýyordu. Dýþarý çýktýklarýnda gördüler Ýsmet'i. Aðýr aksak elinde þarap þiþesiyle yürürken peþinden kurtlar bir þerit halinde onu takip ediyordu. Ayaðýndan dökülüyordu çürümüþ et parçalarý, kurtlar. Altý ay kadar bir süre semtte bir kurt sürüsü üretti. Bir bacak yok olana kadarda devam etti. Sonra bir sabah bir parkta bankta öldü. Arkadaþlarý, onu tanýyanlar, sevenler, sevmeyenler çok üzgündü. Ama bu bir misyondu. Bu görev sonuna kadar devam edecekti. Yerini bizim þarapçý Sami aldý. O Ýki numaraydý. "Aga ben hem içerim, hem severim" derdi. Gençliðinde çok yakýþýklý olduðu söylenirdi. Sesi de güzeldi. Güzel þarkýlar söylerken birçok komþu kýzýný da hiç affetmeden güzelce düzmüþtü. Sami "Ben mert adamým" diye nara atardý ama birçok arkadaþý, ayný fikirde deðildi. O bir numaralý müptezeldi. Bunu çok iyi biliyorduk. Çok karaktersiz hatta þerefsiz bir adam olduðunu çekemeyenler dile getiriyordu. Bu mertebeye o layýk deðidi gibi söylentiler kulaktan kulaða yayýldý. Ýçmekten çalýþmayý ihmal etti. Karýsý, iki çocuðu, bir deri bir kemik kalmýþtý. En yakýn dostunun dediðine göre bir gece eve geldiðinde buzdolabýný açtý. Karný açtý, yiyecek bir þeyler arýyordu ama yoktu. Dolap tam takýr, kuru bakýrdý. Bir þiþe sütü gördü. Dayanamadý. Þiþeyi diktiði gibi lýkýr lýkýr içti. Yataðýnda horlayarak, homurdanarak, hýrlayarak uyurken çocuklarýn çýðlýðýný duydu. Bir gözünü açtýðýnda karýsýný baþýnda gördü. Kadýn onun suratýna tükürdü. Bir avuç balgamlý tükürük suratýndan akarken sabah olmuþtu. Çocuklarýna bakmak için apartmanlarda temizlik yapan kadýn son parasýyla o süt þiþesini almýþtý. Bundan sonra da bir kadýnýn yapacaðý o son iþi yapacaktý?.. Bir otoyol ve kamyon þoförleri onu bekliyordu.. Sýraya geç yirmi lira. O hala arkadaþlarý arasýnda çapkýnlýðýný anlatýyordu. Koca göbeði gün geçtikçe büyüdü. Suratýnda acayip sivilceler, çýbanlar çýktý. Ayaklarý þiþiyordu. Doktora gittiðinde sonunda o beklediði müjdeyi aldý. Sirozdu...On beþ gün sonrada öldüðünde en çok sevinenler arasýnda ilk sýrayý karýsý ve çocuklarý almýþtý. Arkadaþlarý dahada mutluydu. Doyumsuz adam, aþaðýlýk, soysuz herif içki içerken bile arkadaþlarýnýn istikakýndan çalýyordu. Ýnsan arkadaþýna bunu yapar mýydý? Kýrk iki yaþýnda bir insan için erken bir ölümdü belki. Ama yüz kýrk iki sene yaþayan bir insanýn içtiði içkiden fazlasýný içmiþti. Tabut kapaðý bu koca göbek yüzünden bu cenazede de kapanmýyordu. Taþýyanlar bu aðýr yük yüzünden ana avrat küfürleri de saydýrýyordu. Ama onun yerini alan kedi Salih'in kalitesi biraz yüksek sayýlýrdý. Sýrayý onun almasýný bir çoklarý memnuniyete karþýladý. Günlük on þiþe þarap bu adamýn limiti sayýlýrdý ve bu aksilik olmadýðý müddetçe de bu kurala uyardý. Eski Ýstanbullu olmasý bir bakýma onu diðerlerinden farklý ve özel kýlardý. Çok güzel konuþurdu ve güzel çene çalardý. Sýký bir Atatürkçü sayýlýrdý. Dedesi de bir zamanlar Miralay rütbesinde subaymýþ. Çarþý içine girdiðinde onu gören bütün kediler ona kin ve nefretle bakardý. Lakap belkide bu yüzden ona bir madalya gibi takýlmýþtý. Kedilerden kýzgýnlýk sesleri, çýðlýklar duyulurdu. Diþler pençeler bir kaplan saldýrýsý moduna geçerdi. Ama Salih bastonunu onlara sallarken küfürleri saydýrýrdý. Kediler kaçmak zorunda kalýrdý. Kedi Salih hemen hergün bir kasabýn, bir tavukçunun, bir ciðercinin önünde dikilirdi. Kediler uzaktan onu izlerdi. Bir aðacýn dalýnda yahut bir aracýn altýnda. Esnaflar da ona kýzgýnlýkla bakardý. Elinde bastonu olduðu halde büyük bir sabýrla hiç yýlmadan, bazen saatlerce beklerdi. Sonuna kasap, tavukçu, ciðerci poþetlerle çýkardý. Kedilere verilen istikaklar, artýklar, kokmuþlar ona takdim edilirdi. Kediler bugün de aç kalacaktý Salih yüzünden. Terk edilmiþ boþ araziye döndüðünde, diðer þarapçý güruhlar onu ayakta alkýþlarla karþýlardý. Toplanan çalý çýrpýlar, ateþ çoktan yanmýþtý. Kilolarca artýk et, kemik parçalarý, kýzarmaya hazýrdý. Bir gün ortadan kayboldu. Bir süre sonra boðazý sarýlý halde meydana çýktý. Konuþamýyordu. Bizim kedi Salih meðerse gýrtlak kanserine yakalanmýþ... Çok üzüldüler. Hemde çok. Dilini komple kesmiþler. Ýçkide yasakmýþ. Hele çene çalmasý kesinlikle yasaklanmýþtý. Bir hafta süreyle arkadaþlarýnýn arasýnda oturdu. Ýçmeden, yemeden, konuþamadan onlarý izledi. Arkadaþlarý kahkahalarla gülerken onun gözünden yaþ damlalarý belirdi. Akþam olduðunda birçoðu kalkýp giderken o yerinden kýmýldayamadý. Ertesi günü ayný yere içmeye gelenler onu yerde buldular. Ölmüþtü kedi Salih. Çevresinde onun sevdiði marka olan köpek öldüren etiketli on þiþe þarap þiþesi daðýnýk halde duruyordu. Onu ilk bulan ayakçý Vedat hüngür hüngür aðlamýþtý. Bu camianýn hatýrý sayýlýr bir ayakçýsý ve yaðcýsýydý Vedat. Yýllardýr çalýþmadýðýndan geçimini bu yolla saðlýyordu. Gerçi bu ayakçýlýðý bir partide ve ya bir camia da yapmýþ olsaydý çok baþarýlý bir insan olabilirdi. Bir görüþe göre yanlýþ bir adreste bu iþi yapýyordu. Üstelik Allahýn belasý boþ bir arazide. Þarapçý, içkici, psikopat takýmý arasýnda bu iþi yapmanýn bir bedeli bir riski olabilirdi. Bedava içmenin yemenin, her türlü uyuþturucuyu çekmenin dayanýlmaz bir cazibesi vardý. "Koþ oðlum Vedat, dört bira daha al." Ya da "Vedat iki dakika fýrla da Sarýgöle git on liralýk esrar al" dendiðinde saniyede fýrlardý. Üç dört kilometrelik yolu çok kýsa bir sürede geçerdi. Elli yaþýnda bir adam için gerçekten büyük bir yetenekti. Yirmi yaþýnda birine abi derdi. Yalakalýk bazen had safhaya ulaþýrdý. Sefil insanlarýn ceketini bir beyefendi gibi tutardý. Aðlayanla aðlardý, gülenle gülerdi. Pezevenkle pezevenk olur, hýrsýzý takdir ederdi. Ýçtiði insanlarýn adeta can dostu, bir hayat arkadaþý, çekemeyenlerin dediði gibi de belki karýsý gibi olurdu. O arazide, tarihi kýþlada baþý boþ köpek sürülerini dahi beslerdi. Onlara çoðunlukla mezelerden artanlarý verir, çevrede topladýðý yemek artýklarýný poþetlerle taþýrdý. Sürüde bir köpek ile çok iyi anlaþýyordu Vedat. Köpek de ona elinden gelen saygýyý, sevgiyi gösteriyordu. Vedat hangi grupta içerse, ayakçýlýk yaparsa bu köpek de onu takip eder, orada oturur, izlerdi. Bu yýðýnlarýn arasýnda Vedat bir gün hakaretlere uðradý. Çok geçmeden kafasý iyi olan birinden dayak yedi. Bu ortamlarda bir kere düþmeye gör misali. Eskilerin tabiriyle ayakçý Vedat artýk bir þamar oðlanýna dönmüþ gibiydi. Yediði dayaklar aylýk istatistikler gibi çetele tutulmaya baþladý. Son yediði dayaðý izleyen sarý köpeðin gözünden akan yaþlarý bir þarapçý farketti. Söylenenlere göre sarý köpek o gece aðaçlarýn arasýnda sabaha kadar acý çekerek ulumuþtu. Birkaç gün sonra ayakçý Vedat araziye geldi. Bir grup köpek onu bekliyordu. Grup lideri sarý köpekti. Vedat gülümseyerek yaklaþtýðýnda önce hýrladýlar. Sarý köpeðin baþýný okþamak isterken ona saldýrdýlar. Dört bir yandan Vedat'ýn koluna, paçasýna saldýran köpekler çýldýrmýþtý. Arkasýný dönüp son sürat kaçmaya baþlarken pantolonu, ceketi parçalanmasý bir yana, vücudu her yaný kan içersindeydi... Sarý köpek hala ona bakýyormuþ. Köpek aðlýyormuþ. Þimdilerde yeni bir seçim oluyormuþ bu arazide....
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Þenol Durmuþ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |