Ýnsandaki gerçek güzelliði ancak yaþlandýkça görebilirsiniz. -Anouk Aimee |
|
||||||||||
|
Peygamber Efendimizin Ýstanbul’un fethedileceðiyle ilgili meþhur sözünden dolayý Ýslam ordularý Ýstanbul’u fethetmek için seferler düzenleyip kuþatmalar yapmýþlardýr. Efendimizin vefatýnýn bir süre sonrasýnda Hz. Muaviye, Ýstanbul’u fetih için ordu çýkarmýþ ve sahabelerin bulunduðu bu ordu Ýstanbul surlarýný zorlamýþtýr. Osmanlýlar fetih için en ciddi kuþatmayý Yýldýrým Beyazýt zamanýnda yapmýþlardýr. Yardýma gelen haçlý ordusunun Niðbolu’da yenilmesi sonucu Ýstanbul’un kapýlarý Osmanlýya aralanmýþtý. Þehri fethedip muhtemel peþ peþe gelecek haçlý akýnlarýna karþý koyarak Ýstanbul’u elde tutabilme riskine karþý þehrin vergiye baðlanmasý ve þehirdeki Müslümanlara hürriyet tanýnmasý tercih edilmiþti. Ancak bir süre sonra anlaþmaya uymayan Ýstanbul’u Yýldýrým Beyazýt tekrar kuþatmýþ; ne var ki doðuda ortaya çýkan Timur tehlikesi bu kuþatmayý etkili kýlmamýþtý. Osmanlýlar, Fatih’in babasý II. Murat zamanýnda Ýstanbul’u fethetme aþamasýna ulaþan en etkili ikinci kuþatmayý yapmýþlardý. Bu kuþatmada Yýldýrým zamanýnda olduðu gibi fetihle sonuçlanmak üzereyken yine benzer endiþelerle fetihsiz kalmýþtý. Bizans tekrar vergiye baðlanmýþtý. Yýldýrým Beyazýt döneminde olduðu gibi II. Murat zamanýnda Osmanlý yöneticileri Ýstanbul’un fethiyle üzerlerine gelecek haçlý saldýrýlarý riskini dikkate almýþlardýr. Böyle bir durumda fethedip tutunamamaktansa Bizans’ýn vergiye baðlanýp kontrol altýnda tutulmasý daha risksiz bir seçenekti. Bu geliþmeler sonrasý II. Murat’ýn genç denecek yaþtayken hükümdarlýðý küçük oðluna býrakýp bazý devlet erkanýyla Manisa’ya çekilmesi enteresandýr. Padiþahýn bu davranýþý artýk yorulduðu ve dünyadan el etek çekerek uhrevi bir hayat yaþama isteði olduðu þekilde açýklanýr. Ýnanýyorum ki II. Murat, aldýðý dini eðitimle dinin dünya ahiret dengesini bugün dini eðitimli bir çok kiþiden iyi biliyordu. II. Murat’ýn tahta çocuk yaþtaki oðlunu býrakmasý tarihimizin en enteresan olayýdýr. Ve onun bu davranýþýna gerçekçi bir açýklama da getirilememiþtir. Oðul ikinci Mehmet çocuk denecek yaþta tahta çýkmýþ; ýsrarlý, azimli ve kararlý çocuk padiþahý özellikle sadrazam Çandarlý Halil paþa iki defa tahttan etmiþti. Çocuk Mehmet Çandarlý’nýn haçlý ordusuna karþý devleti korumak için II. Murat’ýn tahta geçmesine sebep olmasýný bu þekilde görüyor ve algýlýyordu. Beylik yapýsýndan devlet kurumuna tekamül eden Osmanlýlarda padiþah, bir nevi aþiretin beyi konumundaydý. Beyler aþireti hiçbir zaman tek baþlarýna yönetmemiþlerdir. Çandarlý, padiþah soyunun devam ettiði Osmanoðullarý ailesi kadar güçlü bir aileydi. O güne kadar Osmanlý padiþahlarýnýn yanýnda hep Çandarlýlar vezir olagelmiþlerdi. Bundan dolayý þöyle bir kanaat oluþmuþtu: “Padiþahlýk Osmanlýlarýn, vezirlik Çandarlýlarýndýr”. Babasýnýn inzivaya çekilmesine karþýlýk II. Mehmet, aþiret beyleri konumundaki padiþahlýðýný güçlü kýlabilmek için çok güçlü olmaya ihtiyacý vardý. Onun padiþahlýðýný güçlü kýlacak ufuktaki Ýstanbul fethiydi. Fatih bunu çok iyi görmüþtü. Osmanlýlar II. Mehmet’in yaptýðý en etkili üçüncü ve son kuþatmayla Ýstanbul’u fethedeceklerdir. Devletin bürokrat ayaðý önceki riskleri yeniden dile getiriyor ancak baþka alternatif görmeyen padiþah diðerlerinden farklý olarak onlarý dinlemeyecekti. Fetihte farklý söylemlere raðmen sadrazam Çandarlý Halil paþanýn emeði ve gayreti çoktu. Orduyu büyük ölçüde finanse eden büyük maddi güçteki Çandarlý ailesiydi. Uzayan kuþatmanýn bir yerinde bir bürokrat olarak Çandarlý, Osmanlý bürokrasisinin öngördüðü riski dile getirmiþti. Bunu Fatih’te çok iyi gördüðü ve bildiði için fetih sonrasý balkanlarda sürekli askeri seferleri devam ettirecekti. Muhakkak ki Ýstanbul’un fethi tarihimizin en büyük olayýdýr. Yüzyýllardýr müslim, gayrimüslim bir çok ordunun baþaramadýðýný Fatih ve ordusu baþarmýþtýr. Türkler olarak batý dünyasýna en büyük darbeyi Ýstanbul’u fetihle vurmuþuzdur. Fetihte gösterdiði baþarýsýyla Fatih en büyük komutandýr. Fetih sonrasý Fatih’in uygulamalarý ve ona yakýn bazý bilinen isimlerin davranýþlarý bize yazýmýzýn giriþinde ifade ettiðimiz Fatih’in sözünü hatýrlatýyor ve ister istemez düþünüyoruz: Fethin hemen sonrasýnda devlete kuruluþundan itibaren büyük emeði geçen Çandarlý ailesinden sadrazam Çandarlý Halil paþa, kuþatmada Bizanslýlardan "balýk karnýnda rüþvet almasý” gibi saçma bir suçlamayla idam edilir. Fethin en zor anlarýnda sözleriyle fethin gerçekleþmesine psikoljik destek olan maneviyat eri Fatih’in hocasý Akþemseddin, fetih sonrasý Ýstanbul’u terkedip Bolu Göynük’te adeta kendi kabuðuna çekilir. Yahudi ve hýrýstyanlýk dini yönetimlerine büyük ayrýcalýklar verilir. Fetih esnasýnda Ýstanbul’u terk eden Rum aileler geri çaðrýlýp þehre gelmeleri saðlanýr. Hýrýstinyan ailelerin Ýstanbul’a yerleþmeleri teþvik edilir. Anadolu halkýna Ýstanbul’un kapýlarý kapalýdýr. Anadolu insanýnýn Ýstanbul’a yerleþmesi yasaklanýr. Fatih’in hocalarýndan Molla Gürani bir süre sonra Ýstanbul’u terk edip Mýsýr’a gider. Yine Fatih’in hocalarýndan Molla Hüsrev, Ýstanbul’dan ayrýlarak Bursa’da medrese eðitimi vermeye baþlar. Ýstanbul’u uzun bir süre Bizans bürokrasisi yönetir. Devlet üst kademelerine genellikle devþirme kökenliler atanmaya baþlanmýþtýr. Tabularý yýkmak gerekir. Amacýmýz Fatih’i küçültmek deðildir. Her insanýn hata ve kusuru olur. Kaldý ki peygamberlerin bile olmuþtur. Yöneticilerin ise büyük hata ve yanlýþlarý olmuþtur. Önemli olan rasyonel bir ortamda mantýksal olarak bunlarý tartýþabilmektir. Liderlerimizi, büyüklerimizi, kahramanlarýmýzý, devlet adamlarýmýzý hep iyi yönleriyle deðil hatalarýyla da ele alýp deðerlendirmeliyiz ki gelecek kuþaklarýn hataya düþme ihtimallerini azaltmýþ olalým. Bu noktada “tarih tekerrürden ibarettir” sözünü hatýrlatýyoruz. Fatih’in yönetimdeki uygulamalarýyla Osmanlý, salt devletten çýkýp imparatorluk olmuþtur. Bu imparatorluk sürecinde padiþah ailesi el üstünde tutulmakla birlikte devleti kuran yerli Türk ailesi belli bir noktadan sonra yönetimden uzak tutulmuþ gibidir. Yazýlý kaynaklarda yer almamakla birlikte sözlü olarak anlatýla gelen Ýstanbul’un fethiyle ilgili ilginç bir olay anlatýmýyla yazýmý bitiriyorum: “Fetih sonrasý Fatih, kiliselere sýðýnmýþ kehanette bulunma özellikleri olan keþiþlere þöyle bir soru sorar: “Siz Ýstanbul’u bizden tekrar alacak mýsýnýz?”. Keþiþler bu soruya yapacaklarý inceleme ve araþtýrma sonrasý cevap verebileceklerini söylerler. Sonuçta tamamladýklarý uzun araþtýrma sonrasý Fatih’e cevaplarý þu olur: “Ýstanbul hýrýstiyanlarca yeniden alýnmayacaktýr ancak tasannileþecektir(hýrýstiyanlaþacaktýr)”.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © hasan tülüceoðlu, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |