Ansýzýn çalan kapý zilinin verdiði sýkýntýyla kapýya yönelir yaþlý adam. Alýþmýþtýr sessizliðe tabi her saat baþýnda çalan duvar saati ve haber saatlerinde açýlan siyah beyaz televizyon dýþýnda baþka ses duymayalý epey zaman olmuþtur ve alýþmýþtýr tekli koltuðunda oturup penceresinde sokaktan geçen insanlarý izlemeye. Kapý çalýnca içten içe sinirlenir þimdi kim koltuðundan kalkacak, bastonunu alacak kapýya yönelecek ohoo bir sürü iþ. Sonunda kapý açýlýr ve karþýsýna küçük bir çocuk çýkar yaþlý adam öfkelenir ve çocuða sert bir bakýþ atarak “ne diye zile basýyorsun” diye çýkýþýr. Çocuk gayet sakin top oynarken oynadýðý topun yaþlý adamýn evinin bahçesine düþtüðünü söyler. Yaþlý adam o kadar katýdýr ki çocuðun topuna olan sevgisini gözlerinden anlamýyordur bile ”top falan yok çýk git buradan bir daha da gelme “diye azarlayarak çocuðu boynu bükük kapýsýndan uzaklaþtýrýr. Oysa o top çocuk için çok kýymetlidir. Yaþlý adam ertesi gün yine her zamanki gibi penceresinden sokaðý izlemek için koltuðuna oturur ve penceren baktýðýnda o çocuðun duvar kenarýnda oturup kendisine baktýðýný fark eder. Top hala bahçededir. Çocuk bir umutla yaþlý adamýn kalbinin yumuþamasýný bekler. Ertesi gün yaþlý adam yine penceresinden bakýnca o çocuðu görür daha ertesi gün yine bu böyle birkaç gün devam eder…

Bir gün yaþlý adam mahalle bakkalýndan ekmeðini alýp elinde bastonu ile yavaþ yavaþ evine doðru ilerlerken ayaðý taþa takýlýr ve sendeleyerek yere düþer. Ne gariptir ki gören mahalle sakinlerinden kimse yardýmýna gelmez. Çünkü adamýn ters yapýsýný bilirler. Adam bastonuna uzanýp kalkmaya çalýþýrken küçük bir el kendisine uzanýr. Yardýmýna koþan o çocuktur. Adam önce yardýmýný kabul etmek istemez sonra baþka çaresi olmadýðýný anlayýnca biraz yerden biraz çocuktan kuvvet alarak doðrulmayý baþarýr. Çocuk yere düþen ekmeði alarak yaþlý adama evine kadar eþlik eder. Bu sýrada yaþlý adamýn kaskatý yüreði çocuðun yardýmýyla biraz olsun yumuþamýþtýr. Çocuk ürkek bir güvercin gibi belki yaþlý adam topumu verir diye bir umut adamýn evine kadar gelir. Yaþlý adam eve girer ve çocuða biraz bekle geliyorum der. Çocuk mutluluktan havaya uçacaktýr topumu getiriyor galiba diye umutlanýr. Biraz bekledikten sonra adam gelir çocuða para uzatýr. Çocuk yýkýlmýþtýr, gözlerindeki o masum ýþýltý kaybolmuþtur. Kafasýný bir saða bir sola sallayarak parayý kabul etmez ve gözlerinden yaþlar boncuk boncuk dökülür. Yaþlý adamýn göz bebekleri büyür ne yapacaðýný bilemez üzülmüþtür böyle olmasýný istememiþtir aslýnda. Çocuðun baþýný okþayarak neden aðladýðýný sorar. Çocuk topumu istiyorum der. Yaþlý adam sana verdiðim bu parayla bir deðil birkaç tane top alýrsýn neden kabul etmiyorsun diye sorar. Çocuk ben baþka top istemiyorum babamýn bana aldýðý son hediyeyi istiyorum topumu istiyorum diye yanýtlar. Yaþlý adam biraz duraksar ve” neden son hediye dedin babanýn parasý yok mu? “diye sorar ve çocuk “hayýr benim babam öldü, toprak aldý babamý“ der ve aðlayarak oradan uzaklaþýr. Küçük çocuðun babasý oðluna top alýp evine döndüðü sýrada süratli gelen bir arabanýn kurbaný olmuþtur. Babasýndan geriye sadece küçük yavrusuna aldýðý son hediyesi yani top kalmýþtýr. Yaþlý adam olduðu yerde kala kalýr bütün vücudu uyuþmuþtur adeta vicdan azabýyla yanar tutuþur. Ne yapacaðýný bilemez ama bir þey yapmalýyým çocuðun gönlünü almalýyým diye düþünür. Kim bilir beklide o çocuðun gözyaþlarý yaþlý adamýn hayata bakýþ açýsýný deðiþtirecek ve belki de kuraklaþmýþ kalbine yaðmur damlasý gibi gelecektir. Yaþlý adam ilk kez bastonuna gerek duymadan topallayarak bahçesine gider, bastonsuzda yürüyebildiðini fark eder ve çocuðun topunu alarak sokaða çýkar çocuk her zamanki gibi duvar kenarýnda oturarak yaþlý adamýn penceresine bakýyordur. Adam topu çocuða uzatýr ve o an çocuðun gözyaþlarý sevinç gözyaþýna dönüþür adamýn ellerine sarýlarak öpmeye baþlar” teþekkür ederim amcacým çok teþekkürler” diye defalarca adama teþekkür eder. Elleri ilk kez öpülen adam gözyaþlarýný tutamaz. Kuraklaþmýþ kalbin yerini yaðmurlarla içinde fýrtýnalar kopan bir yürek alýr. Yaþlý adam çocuktan özür diler ve çocuðun gözyaþlarýný kendi elleriyle silerek ondan bir þey istediðini söyler. Çocuk þaþýrmýþtýr “ ne istiyorsun amca” diye sorar. Yaþlý adam çocuðun kahkahalarla gülmesine sebep olacak bir þey ister “bundan sonra benimle top oynar mýsýn ?“diye sorar. Çocuk hem þaþkýn hem de çok mutludur hiç bu yaþta arkadaþým olmamýþtý diye kahkaha atarak gülmeye baþlar çocuðun kahkahalarý yaþlý adamýn hoþuna gider ve beraber kahkahalarla gülerler o günden sonrada küçük çocuk ile yaþlý adam sýký dost olurlar ve beraber top oynarlar…

Demek ki bir evin çatýsýnýn karlarla örtülü olmasý içinde ateþ olmadýðý anlamýna gelmiyormuþ. Bir çocuðun sabrý ve masumiyeti taþlaþmýþ bir kalbi yumuþatmaya yetiyormuþ. Demek ki sabýr, masumiyet ve iyilikle açamayacaðýmýz kalp kapýsý yokmuþ. Dostluðun yaþ sýnýrý olmazmýþ. Ve demek ki her yaþta top oynanabiliniyormuþ ...