TARÝH BÝZE NE ANLATIYOR?
Ýkrarsýz cahille Pazarlýk olmaz!
Merhaba deðerli okurlar. bu hafta sizlerle Halifelik konusundaki bilgilerimi ve yorumlarýmý paylaþmak istedim. Çünkü bu konu çok fazla speküle ediliyor. Güya halifeliði Atatürk ve genç Cumhuriyet kaldýrmýþ ve çok yanlýþ bir iþ yapmýþ gibi anlatýlýyor. Evet halifelik kurumu 3 Mart 1924’te kaldýrdý. Ancak bu konuda sizlere yanlýþ yada eksik anlatýlan bazý konular var. Bunlarý bilmeliyiz ki bazý yalancýlar bizleri kandýramasýn. Özellikle cemaat yetiþtirmesi bazý tarihçiler bu konuda oldukça sinsi hareket ediyorlar. Amaç halifelik haksýz yere M. Kemal ATATÜRK tarafýndan kaldýrýlmýþ gibi göstererek Fetullah hocalarýný halife olarak getirebilmek. Bu amaç doðrultusunda üzerine fazla düþünülmeden yazýlmýþ ve düþünmek yerine ezberletilen ders kitaplarý ile insanýmýzýn sýkýlgan yapýsýndan kaynaklý okumak yerine dinlemek alýþkanlýðýný çok güzel kullanýyorlar. Bakýn sevgili dostlar iþin gerçeði þudur anlatalým:
HALÝFELÝK ATATÜRK TARAFINDAN KALDIRILMADI!
Peygamberimiz SAV. Vefat ettiðinde hemen hemen herkes Hz. Ali’nin halife olacaðýndan emin gibiydi. Çünkü Hz. Muhammed birçok yerde halife olarak Hz. Ali’yi iþaret etmiþti. Ancak peygamber efendimizin cenazesi yýkanýrken ve Hz. Ali yokken bir oldu bittiyle güya ulemanýn seçim yapmasý sonucu Hz. Ebubekir Halife oldu. Bu sýra Hz Ömer ve Hz Osman ile devam etti. Sýra Hz Ali’ye geldiðinde Þam Valisi Muaviye halifeliði almak için isyan çýkarttý. Þimdi buraya kadar zaten daha öncede okuyanlar bilir tarih kitaplarýmýz yazar bizde bir iki defa deðinmiþtik. Peki Muaviye’nin Mekkeli putperest lider ebu süfyanýn oðlu olduðunu niye yazmazlar? Ey okur lütfen dikkat Halifeliðin tüm siyasi ve dini gücü Kuran¬-ý Kerimin yapraklarýný yýrtýp barýþ diledikleri bir hakem olayý hilesiyle putperest sülaleye geçiyor. ( ki Kuran-ý Kerimi yýrtma fikri Uhud savaþýnda Müslümanlarý sýrtlarýndan vuran Halid Bin Velid’e ait oda ayrý bir konu) demek ki halifelik birilerinin çýkarý için kullandýðý bir siyasi araç haline gelmiþ. Peki Türkler bu olayýn neresinde var? Yok tabiî ki. Neyse kýsa geçeyim Muaviye ile baþlayýp devam eden Emevi sülalesinden Abbasilere geçen halifelik Þii devletlerin baskýsýndan korunmak için aradýðý sýðýnaðý Türklerde buldu. Ýlk olarak kendisini koruyan Gazneli Mahmut’a “Sultan” ünvanýný veren halife ardýndan Büyük Selçuklu Hakaný Tuðrul bey’e “doðunun ve batýnýn sultaný” ünvanýný verdi. Devamýnda hakim güç Osmanlý olunca Abbasi halifesi de Yýldýrým Bayezid’e “Sultaný Ýklimi Rum” unvanýný verdi. Amaç tabiî ki kendi mevki ve makamýný korumaktý. Ankara savaþýndan sonra Osmanlý zayýfladýðý için Mýsýr’da Memlükler’e sýðýnan halife Yavuz Sultan Selim’in Mýsýr fethine kadar yaþadý. Ancak Osmanlý Mýsýr’ý alýnca ( Mercidabýk ve Ridaniye savaþlarý 1516-1517 ) Halifeyi istanbul’a getirdi. Ve halife burada þaibeli biçimde öldü. Birçok kaynak son Arap halifesinin Yavuz tarafýndan öldürüldüðünde hem fikir. Demek ki neymiþ Cumhuriyet kaldýrmadan önce gerek Muaviye gerek Yavuz zamanýnda zaten halifelik diye bir þey kalmamýþ. Deðerli okurlar Büyük önder Atatürk muazzam bir tarih bilgisine sahipti. Tüm bu anlattýklarýmýzdan ilk ders çýkaran oydu. Kaldý ki halifelik iþler bir kurum olsaydý Vahdettin cihad çaðrýsýnda bulunup sancak açtýðýnda tüm Müslüman alemi Osmanlý sancaðý altýnda toplanýrdý. Yoksa Ýngiliz sterlini güneyde Araplarýn bize yardým etmeme nedeni olabilir mi? Þöyle düþünelim Türk dünyasýna hiçbir hayrý dokunmayacak bu sevdanýn peþinde bir ABD birde bu grubun olmasý nasýl bir tesadüf? Düþünmek, düþünmek, düþünmek ikrarsýz cahille Pazar olmayacaðýný düþünmek ve kimseden bir þey ummadan baðýmsýz bir ülke için çalýþmak tek derdim bu hem olmayan bir kurum iþlevini yitirmiþ kaldýrýlmýþ hemde kötü fikirli kiþiler tarafýndan suistimal edilmesi engellenmiþ tartýþacaksak bu ülkenin yoksulluðunu, iþsizliðini, tartýþalým türban gibi halifelik gibi yapay üretilen kýsýr döngülerde boðulmayalým. saygýlarýmla.