..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
"Usun ve deneyimin aksaçlýlarýnki gibi, ama yüreðin masum çocuklarýnki gibi olsun." -Schiller
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Didaktik > Kutlu Altay Kocaova




14 Þubat 2011
Semerkand'da Bâbûr  
Kutlu Altay Kocaova
Türk târihinin önemli isimlerinden Timur oðullarýndan Bâbûr Þah ile Cengiz oðullarýndan Özbek Þaybak Han arasýndaki Semerkand mücâdelesi ve Timurlularýn, þehri Özbeklere terk ediþinin hikâyesi... "Þibânî soyundan Þaybak Han, Semerkand’a doðru yürüyüþe geçmiþti. Tahtý istiyordu. Þibânîler, Cengiz Han soyundan olduklarý için taht üzerinde haklarý vardý ve bu haklarýný Timuroðullarý’ndan geri almak istiyorlardý."


:BCDJ:
Atým dörtnala gidiyordu. Hiçbir þekilde durmuyor, mola vermiyorduk. Hatta atýmý dinlendirmek için bile durmuyordum. Acelem vardý. Taþýdýðým haber her þeyden önemli idi. Bu haberin bir an önce Semerkand’a, Bâbûr Þah’a yetiþtirilmesi gerekiyordu.

Semerkand’a yaklaþtýðýmda, kentin korumasý ile görevli bir kýsým asker beni durdurmak için yanýma yaklaþmak istedi. Ancak yanýma yaklaþtýklarýnda kim olduðumu görüp, geri çekildiler ve sur kapýsýnda görevli askerlere, kapýyý açmalarýný emrettiler. Ben de, son hýzla kente girdim.

Saraya geldiðimde yorgunluktan bîtap durumdaydým. Atým benim kadar dayanýklý çýkmamýþtý, daha sonra bana atýmýn çatlayýp öldüðünü bildirdiler. Umursamadým. Çünkü taþýdýðým haberin önemi, atýmdan da, kendi hayatýmdan da daha önemli idi. Kýsa bir bekleyiþten sonra Bâbûr Þah’ýn beni beklediðini söylediler. Ýçeri girdim.

Yere diz vurup, padiþâhý selamladýktan sonra getirdiðim haberi Bâbûr Þah’a bildirdim. Kuzeyde bir süreden beri çapul ve yaðma ile meþgul olan Þibânî soyundan Þaybak Han, Semerkand’a doðru yürüyüþe geçmiþti. Tahtý istiyordu. Þibânîler, Cengiz Han soyundan olduklarý için taht üzerinde haklarý vardý ve bu haklarýný Timuroðullarý’ndan geri almak istiyorlardý.

Kötü haber, tez yayýlýrmýþ. Þaybak’ýn Semerkand’a yürüdüðü haberi, bütün yöre halkýný korkutmuþtu ve bunun sonucunda sur dýþýndaki köylerde yaþayan halk, yýðýnlar hâlinde sur kapýlarýna yýðýlmýþtý. Bâbûr ne yapacaðýný düþünüyordu.

Savaþtan baþka çare yoktu. Ya tahtýný ve dedesi Timur’un kentini terk edecek ya da duracak ve savaþacaktý. Þah, ikinci þýkký tercih etti. Savaþacaktý. Gücü vardý ya da o öyle sanýyordu.

* * *

Þaybak Han, yaklaþýk bir haftadýr kentin yakýnlarýndaki karargâhýnda bekliyordu. Semerkand’ý kuþatmýþ ve kentin dünya ile baðlantýsýný kesmiþti. Þimdi bu Cengiz oðlu ile Timur oðlu, bu dünyanýn gördüðü iki büyük savaþçýnýn torunu kapýþacaktý. Kim galip gelecek, onu ise kader belirleyecekti. Þaybak Han böyle düþünüyordu. Kendisi dindar bir Müslümandý ve kadere inanýrdý. Bâbur ise Müslüman olmakla beraber daha akýlcý idi ve gidiþatýn farkýnda idi.

Kuþatma baþladýðýndan beri Þaybak Han, iþi bir an önce bitirmek için birkaç denemeye giriþti. Bunlardan birinde kentin “Ahenin kapýsý” adýndaki kapýsýna saldýrdý. Semerkand halký ise buna karþýlýk vermek istedi. Bu arada birkaç süvari birliði de halkla beraber saldýrýyý önlemek için harekete geçtiler. Komutanlýklarýný Bâbûr’un kökeltaþlarýnýn (süt kardeþi) yaptýðý birlikler Þaybak’ý durdurmayý baþardý.

Tüm bunlar olurken, sarayýndan dýþarýyý izleyen Bâbûr, Türk’ün Türk’ü kýrýþýný izliyor. Türk’ün Türk’e yaptýklarýný düþünüyordu. Kendisi de baba tarafýndan olmasa da, anne tarafýndan Cengiz Han soyundan gelmeydi ve bugün ayný milletten olan, hatta akrabasý olan bir baþka Cengiz oðlu ile savaþýyordu. Bu arada Bâbûr, büyük dedesi Emir Timur ile dedesi Uluð Beð’i düþündü. Biri cihân fatihi idi. Ýstanbul’a kadar dayanmýþ, bayraðýný dalgalandýrmýþtý. Aradaki büyük su olmasa, Peygamber’in müjdelediði büyük fatih o olacaktý. Ankara’da Osmanlý’yý ezip geçmiþ, Þam’da Hazreti Ali’nin intikâmýný almak için Þam’ý yakmýþ, mezardaki Yezid’in kemiklerini kýrmýþtý. Diðeri Uluð Bey’de kendini bilime vermiþ. Dünyanýn yuvarlak olduðunu bulmuþ, kýzlarýn okumasýný saðlamýþtý. Softalarýn düþmanlýðýný çekmiþti ve en sonunda softalarýn yüzünden oðlunun elinden öldürülmüþtü ve þimdi kendisi, ölümle yaþam arasýnda gidip gelmekte idi. Bir yandan savaþmak istiyor, atalarýnýn þereflerinin ayaklar altýna alýnmasýný önlemek istiyor, bir yandan da kardeþ kaný dökülecek diye korkuyor. Kendi yanýndaki þehirli ve köylü Türk, karþýsýndaki göçebe Türk.

Þaybak Han’ýn saldýrýsý baþarýsýz olmuþtu. Bundan sonra daha dikkatli olacak ve oldukça uzun zaman bekleyecekti. Þaybak Han için beklemenin bir sýkýntýsý yoktu. Sýkýntý çekecek olanlar Semerkandlýlardý, kendisi deðil. Bir gece çadýrýndan dýþarý çýktý. Yýldýzlý bir gece idi. Gözlerini Semerkand’a dikti. Bu kenti mutlaka alacaktý. “Taht bizim hakkýmýz”, diyordu, “siz onu bizden çaldýnýz”. Ayrýca Þaybak Han’ýn gözünde Bâbûr, kâfirin tekiydi. Ýçki içiyor, þiir yazýyor, þarký dinliyor, raks izliyor ve Þiîlere dokunmuyordu. Üstelik dedesi gibi din adamlarýný, devlet yönetiminden soyutlamýþtý. Tüm bunlar Þaybak Han’a göre Bâbûr Þah’a savaþ açmak için yeterliydi. Hatta ona göre, yaptýðý bir tür cihattý. Gerçi kafasýnýn içindeki asýl sebep, Semerkand’ýn zenginlikleri idi ama olsun, o da savaþ ganimeti olacaktý, hem din, buna izin veriyordu.

Yaklaþýk üç dört ay sonra Þaybak Han’ýn adamlarýnýn savaþ çýðlýklarý, sessiz geceyi böldü ve gece yarýsýna doðru Firûze kapýsýndan saldýrý baþladý. Þah’ýn etrafa, yardým istemek için elçi gönderdiði hiçbir yerden yardým gelmedi. Herkes korkuyordu. Bu Cengiz oðlunun kendilerine de saldýrmasýndan korkuyordu. Yüce Han öleli, iki yüz elli yýldan fazla olmuþtu ama hayaleti Asya’da at koþturmaya devam ediyordu.

Son saldýrýdan da Þaybak Han istediði baþarýyý elde edemedi ve kuþatma bir süre daha uzadý. Tabii bu durum, halkýn ve askerlerin sýkýntýya düþmesine yol açtý. Bu arada Þah’ýn çok sayýda adamý, surlardan atlayýp kaçtýlar ya da taraf deðiþtirdiler.

Þaybak Han, zekî adamdý. Bâbûr’un ne durumda olduðunu fark ediyordu. Tam da bu esnâda ortaya bir barýþ önerisi attý. Herkesi çok þaþýrtan bir öneri idi. Çünkü Han, herkesin gözünde galip idi ve barýþ yapmasý için bir neden yoktu. Bâbûr ise bu teklifi mecburen kabul etti. Zaten baþka bir þansý da yoktu. Çok sayýda adamý, kendisini terk etmiþ, güvendiði þehirlerden destek gelmemiþ ve askerleri de açlýktan kýrýlmak üzereydi. Dolayýsýyla savaþmak boþuna olacaktý.

Bâbûr Þah, kenti Þaybak Han’a teslim etti. Bu arada kendi öz ablasý olan Hanzâde Begim’i de Þaybak Han, kendisine ayýrdý. Ben de, karanlýk bir gece vakti Bâbûr Þah’ý, Þaybak’ýn elinden kaçmasý için kentten kaçýrmaya yardým ettim. Kentten çýktýktan sonra Karbuð daðýna týrmandýk ve ben oradan ileriye gitmedim. Þahýmýn, Semerkand’daki gözü kulaðý olarak kente döndüm. Þahým ise yanýndakilerle beraber sabaha doðru Fergana’ya at sürdü…



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn didaktik kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Hocalý'da Öldüm, Duymadýnýz

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Tiyatro Bitti

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Ey, Kutsal Bayrak! [Þiir]


Kutlu Altay Kocaova kimdir?

Yazmak. . . Bana hayâtý durdurma konusunda, fotoðraf çekme ile berâber yardým eden tek unsur. Hayâtýmda durdurmak istediðim anlar var, kareler var, kesitler var. O anlar için yazýyorum.

Etkilendiði Yazarlar:
Hüseyin Nihâl Atsýz, Yavuz Sultan Selim, Fuzûlî


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Kutlu Altay Kocaova, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.