Nasýl da güzel çalýyor ulan bu herif kemaný....... Çay da soðumuþ. Isýtsam mý? Niye bitti ki bu raký?... Baþým dönse ya, midem bulansa bile razýyým.... Boðazým aðrýyor. Sigarayý mý deðiþtirmeli, býrakmalý mý yoksa?.... Nasýldý bunun sözleri? “Sevdim bir genç kadýný....” ya sonrasý?.... Bunaldým... Ýyi de çýkaracak bir þey kalmadý ki üstümde... Duþun altýna giriversem bari... Ilýk ýlýk akýverse... Yumuþacýk, tertemiz... Ama daha demin kurulandým, saçlarým bile kurumadý henüz... Kenan mý çok seviyor Günsel’i , Günsel mi çok seviyor Kenan’ý?.........................................................................
Kaset bitti.... Çay soðudu.... Ben hala ayýðým. Yetmedi ki iki kadeh....
Lanet olsun!.. Olmuyor, bir türlü veremiyorum kendimi... Yazmayý denedim, kelimeler kaçtý; iki tek attým, raký bitti. Çay demledim... Tek baþýma tango yaptým. Bir Gün Tek Baþýna’yý okudum, okumaya daldým. Þiir okudum... Türkü söyledim... Kovamadým seni!...

YOK BE GÜZEL, HATA ETTÝM!.. TUTUP ÞAP DÝYE ÖPMELÝYDÝM O KÜÇÜCÜK AÐZINDAN, AVUÇLARIMA ALIP YUVARLACIK YÜZÜNÜ... YA ÝTELEYÝP TERSLERDÝN YA DA .................

Salý günü miting var, þiir ezberlemeliyim. Koca okula ayýp olur elde kaðýt þiir okursam. Sonar yazmalýyým biraz. Ama cümleler benden kaçýyor. Aklýmdasýn... Telefonum da açýk arada bir dýtlýyor. Doðu, çocuklarý ayaklandýrmýþ. Üstü kapalý teselli cümleleri sýralanýyor ardý ardýna. Karþýmda Güney... Yatýrmýþ baþýný omzuma, çay içiyor. Dolanma be Zafer öyle deli dana gibi. Az sonra çýkar gelir alt katta ki manya karý. “Hayýrdýr oðlum? Apartmaný mý yýkmaya çalýþýyordun?” Hadi oradan diyemem ki...

Aklýma Murathan’ýn öyküsü geliyor. Boyacýköy’de Kanlý Bir Aþk Cinayeti” Film yapacaktým güya. Senaryosunu nereye koydum ki?..
“Adam durakta otobüs bekler. Gelin arabasý gelir, duru duraðýn karþýsýndaki lokantanýn önünde. Gelin, damat, üç de adam inerler arabadan, girerler lokantaya. Adam geline bakar, bir süre sonra da gelinin gözleri kilitlenir adama. Yemek biter. Gelin, damat ve adamlar kalkarlar. Adam duraktan çýkýp, gelinin yanýna gelir. Elini tutar; “Seni seviyorum.” der. Gözleri açýktýr, ama ýslak. Sonun baþlangýcý gibidir gözleri. Tekrar eder; “Seni seviyorum... N’olur gitme...” Gelin adama bakar, sonun baþlangýcýný görmüþtür o da... Gülümser yine de... Yine de iki damla yaþ süzülür gözlerinden yanaklarýna, kimseler görmez.Adama döner. daha bir sýkar, elini sýkan adamýn elini. “Çok geç!” der, “Çok geç kaldýn. ben de seni seviyorum ama geç kaldýn.” Bu diyalog kimine göre uzun, kimine göreyse kýsacýk sürer. Adam elini redingotunun cebine sokar. Bir silah çýkarýr. Bir gül uzatýr gibi doðrultur geline. “Seni seviyorum.” der, “Seni çok seviyorum. N’olur gitme...” Gelin gülümser. Sonun da sonu gelmiþtir. “Geç kaldýn.” der, “Çok geç kaldýn...” Adam tetiði çeker...
Bu benim özetim. Öykünün aslý çok daha uzun. Benim senaryom daha farklý. Ýstersen anlatýrým.

Bir de þiiri var Murathan’ýn, “Yalnýz Bir Opera”. Orada der ki:
     “Ne sen dönebilirsin bana,
     ne de ben kapýyý açabilirim sana...”
Sen de kapýlardan bahsettin bu gün. Aralýk býraktýðýn kapý var ya, o kapý iþte. Sadece seyredebiliriz birbirimizi. Ben o kapýdan geçemeyecek kadar büyüdüm. Ne sen gelebilirsin bu yana, ne de ben geçebilirim öte yana...
Ben de bir masaldan, bir diyalog anlattým sana bu gün. Ne kavuþmasý mümkündür, ne de ayrýlmasý... Sen de onayladýn.

YOK BE GÜZEL, HATA ETTÝM!.. TUTUTP ELÝNÝ, BAÐRIMA SOKMALIYDIM... YA KAÇARDIN YA DA ........

Saat 2’ye geliyor. Çayý ýsýttým, tekrar soðudu. Kaset yine bitti. Ama bitmedi yazacaklarým... Telefonum açýk hala. Ama neden çalmýyor? 5’e çeyrek kalaya var daha. Beklesem mi? Beklemeli miyim?

Bir Gün Tek Baþýna’yý okuyorum. Ama yine yalnýz baþýma. Dizlerin yok ki baþýmý yatýrayým. Duymazsýn ki sesimi, okusam da beyhude...

Üþüyorum güzel... Alnýmda ter boncuk boncuk ama ben üþüyorum güzel... Ne diyordu Yunus “Ben güzele güzel demem, güzel benim olmayýnca.” Ben diyorum iþte, Yunus ne karýþýr?..
Midem kazýnýyor. Aðzým zehir, sigaradan genzim yanýyor. Yesem mi kurabiyelerinden bir kaçýný? Yersem biter... Toprak çanak bana bakýyor, ben ona... Ya sen neredesin? Dalga sesleri kulaklarýmda.Sinsi sinsi yaklaþýyor baþ aðrýsý... Geç kalmýþtý, buyursun gelsin. Bir o eksikti acýyan yerlerimin yanýna!.. Daðýlmýþtým, artýk hiç toparlanamam.

“Ne kavuþmasý mümkündür, ne de ayrýlmasý. Zor iþ bizim sevdamýz.” dedi adam. Onayladý kadýn, “Haklýsýn...” Hatýrlayamadým, oraya da geliyor muydu dalga sesleri?...

Sevmek güzel þey be güzel. Dehþet güzel þey. Güzel de, dokunamazsam gül tenine, al al olmazsa yanaklarýn sevgilim dediðimde, aðzýndan çýkmazsa sevda sözleri, aðzýndan çýkýp da kulaðýma varmazsa ne iþe yarar ki sevmek güzel?..

YOK BE GÜZEL, HATA ETTÝM!.. KOACAMAN SARILMALIYDIM SANA... KOCAMAN SARILIP ÝÇÝME ALMALIYDIM SENÝ. DENEDÝM... SOÐUKTUN BETON KADAR... ÇARPTIM DUVARA DÜÞTÜM. DÜÞERKEN GÖRDÜN MÜ BENÝ GÜZEL?..
Keloðlan canavarýn maðarasýnda, canavarýn uyumasýný beklerken, parmaðýný kesip tuz basarmýþ yarasýna, uyumamak için... Yüreðim sancýyor güzel... Yüreðim yanýyor, dehþet acýyor. Parmaðýmý kýrsam yüreðimin acýsýný bastýrýr mý güzel? Ýyi de duvar neden kaçýyor? Ben kanýyorum da sen üþüyor musun güzel?..

Uyku bastýrýyor... Kaset yine bitti... Çay da bitti... Bir sigara daha yaktým yanan boðazýma inat. Telefonum hala açýk. Ama o da bana inat çalmýyor. Çalsýn be güzel!.. Dalgalar çarpýyor cümlelerime. Duyuyor musun dalga seslerini güzel?..

Yalnýzým güzel... Çok yalnýzým... Üþüyorum güzel... Gel güzel... Kaçma güzel... Kýrma be güzel, kýrdýrma... Nen varsa al da gel güzel... Yükle sýrtýma, korkma taþýrým ben. Gel güzel... Gecikme güzel, geciktirme...

nisan’da......