(90'larýn ergen zamanlarýna)

sobalýydý evler
televizyonlar az kanallýydý
80'lere uymuþtu sokaklar masumdu
yeþilçam filminde bacaðý göründükte artistin
ancak otuzdan bire kadar sayabilirdin içinden
üç film sadece bir film fiyatýnaydý
peçete alabildiðine beleþ
bir kýzýn elini tutmak kor bir çelikti
büyüklüðünün küçüklüðünün
çok kafaya takýldýðý boyutsamalar
anlatým bozukluklarýyla geçti bizim ergenliðimiz
çok olan kafa mýydý; takýlmak fiili miydi
yoksa önemli olan aslýnda mevzunun iþlevi mi

zaman þahidimdir,
yalaným varsa þeyim düþsün
böyle geçti o yýllar

genel geçer evlerin önünden çok geçtim
ama yalnýzca geçtim, içerisine girmedim
ee tabii böyle olunca
sevdiðim kadýnlarýn gölgeleri düþtü gönlümün dehlizlerine kalçalarý bacak aramda kaldý
amma
ben
bakirliðimi basiretsizliðime borçladým
o zamanlar
aþk platonik platformlarýmda oto-erotik bir mezeydi

inansanýz
kavgalýydým yüreðimle
hayallerimdeki dilberin bir önüne bir arkasýný, durduramazdým duraðýma gelmiþken,
otobüste kim varsa tam dizimin dibine inerdi
bu kadar insan bir otobüste nasýl olur idi
kendimin üroloji bilimine giriþ dersi sýfýrdý
teþekkürüm ve takdirim bu nedenle hiç olmadý benim
geceleri tv benimdi ama o da ergenliðime çok görüldü

bir süre daha zaman eskidi
hayallerim yaþýma karþý küçük düþtü
altýn diþli bir kadýn çocukluðumun elimden tuttu
ergenliðime kadar bana kendini geçirdi
þehvetli bir platonik-ön seviþmeden geriye kalan ýslaklýk ne ise
bana o eylemden geriye yaðýþlý bir grilik kaldý
ve bir de 'diþ'inin 'altýn'daki sýfat mutasyonum
velhasýl
büyümek zor iþti o zamanlar
genç kelamýnýn geç ile karýþtýrýldýðý zamanlar