Roman yazmanýn üç kuralý vardýr. Ne yazýk kimse bu kurallarýn neler olduðunu bilmiyor. -Somerset Maugham |
|
||||||||||
|
M.NÝHAT MALKOÇ Yeni bir yýla “Merhaba” demenin mutluluðunu yaþýyoruz. Bir yýl daha mazinin bulutlarý arasýnda kaybolup gitti. Geride býraktýðýmýz 2009 yýlýnda kimileri beklediklerine nail olurken, kimileri de hayal kýrýklýklarý yaþadý. Ýlk gününü yaþamakta olduðumuz 2010 yýlý baþlanmamýþ, tertemiz bir sayfa olarak önümüzde duruyor. Bu temiz sayfayý hayýrlarla veya þerlerle doldurmak bizlerin elindedir. Cüzi irademizle yol haritamýzý çizip öylece geleceðe yol alacaðýz. Önümüze engeller çýkacak, çok defa da þeytan musallat olacak bize. Fakat nefsi semirten ve ona daima þer fýsýldayan þeytaný inancýmýzla alt edeceðiz. Hakk’ýn ve hakikatin yolunda gideceðiz. Çünkü her geçen gün büyük hesap gününe daha çok yaklaþýyoruz. Sözün bu noktasýnda, yeni bir yýlýn arifesinde, “Dün neredeydiniz?” sualini yöneltmek istiyorum sizlere. Bu soruya vereceðiniz cevap sizin kimliðinizi de ele verecektir. Þayet “Her zaman olduðu gibi evimizde çocuklarýmýzla beraber olaðan hayatýmýzý yaþýyorduk” diyebiliyorsanýz ne mutlu size; istikamet üzere, düzgün bir yolda ilerliyorsunuz. “Yýlbaþý akþamý da evde oturulmaz ya, elbette yeni yýlý arkadaþlarla birlikte kutluyorduk” diyorsanýz size söyleyecek çok sözüm var. Hayatýnýzý yeni baþtan gözden geçirmenizde fayda vardýr. Öncelikte belirtmek gerekir ki bizim kültürümüzde Noel kutlamasý yoktur. Bu gelenek Hýristiyan kültürüne aittir. Hýristiyan dünyasý, Noel ve yýlbaþýný Hz. Ýsa’nýn doðumuyla iliþkilendirerek kutluyor. Durum bu iken Müslümanlara ne oluyor da Hýristiyanlarýn bu dinî eðlencesine iþtirak ediyor? Müslüman, Hýristiyanlarýn bu dinî merasimiyle kendi arasýnda nasýl bir bað kurabiliyor? Yozlaþmanýn bu kadarýna da pes doðrusu demek geliyor içimden. Noel konusunda sapla saman birbirine karýþmýþ durumdadýr. Zira Noel kutlamalarýnýn temelinde Hz. Ýsa’nýn doðumunu kutlama geleneði yatmaktadýr. Bilindiði gibi eskiden Romalýlarýn yýlý 1 Ocak’ta baþlýyordu ve bu Ortaçað’da bazý ülkelerde sürmüþtü. Bu milâdi takvim Hýristiyanlýktan önce kabul edilmiþti ve “Jülien Takvimi” olarak biliniyordu. Daha sonra bu milâdi takvimin Papa XII. Gregorius tarafýndan 1582 yýlýnda toplanan konsilde Hýristiyanlar tarafýndan da kullanýlmasýna karar verilmiþtir. 31 Aralýk’ý 1 Ocak’a baðlayan gece yapýlan yeni yýl kutlamalarý Noel kutlamalarýna özenilerek bu noktaya getirilmiþtir. Görünen o ki, yýlbaþý ve Noel farklý olmakla birlikte, adet ve gelenekler bakýmýndan birbiriyle özdeþleþtirilmiþtir. Yani yýlbaþýnda Noel yortusu mu yapýlýyor, yoksa yeni yýlýn geliþi mi kutlanýyor belli deðildir. ‘Eðlence olsun da nasýl ve ne sebeple olursa olsun’ anlayýþýndayýz. Her milletin kendine mahsus yaþam biçimleri vardýr. Müslüman olduðunu söyleyenlerin müslümanca yaþama sorumluluðu vardýr. Ýslam ümmeti, kendine benzemek mecburiyetindedir. Peygamber Efendimiz “Herhangi bir millete benzeyen, onlardandýr.” buyurmuþtur. Bu sözün altýnda ezilmek istemiyorsak bizimle zýt deðerlere sahip milletlerin taklitçisi olmamalýyýz. Fakat bu, ilmî konularý kapsamaz. Zira “Ýlim müminin yitiðidir, onu nerede bulursa alýr.” hadisi de buna iþaret etmektedir. Bunlarý birbirine karýþtýrmamak gerekir. Bizim inançlarýmýzda, gelenek ve göreneklerimizde var olmayan yýlbaþý kutlamalarýný birileri bizim hayatýmýza soktu. Yýlbaþý gecesi sabahlara kadar çýlgýnlar gibi eðlenmek, içkiyi su gibi içmek, evlerin içini çam aðaçlarýyla süslemek, bu gecenin sözde þerefine hindi kesmek, þans oyunlarýna bulaþýp bunlardan kazanç elde etmek müslümana asla yakýþmaz. Müslümanlarýn da kendilerine ait yeni yýlý vardýr. Muharrem ayýnýn birinci gecesi Müslümanlarýn yýlbaþý gecesidir. Ýslam ümmetinin yeni yýlý, Muharrem ayýnýn birinci günü baþlar. Ne yazýk ki Müslümanlarýn önemli bir kýsmý kendi kültürlerinin ve inançlarýnýn bir parçasý olan Ýslamî yýlbaþýndan haberdar deðillerdir. Bu ümmet için ne acýnacak bir durumdur. Dün akþam(yýlbaþý gecesi) yeni yýl kutlamalarý için sabahlara kadar uyumayanlara, nefislerinin gösterdiði yolda yürüyenlere kýzmaktan çok, üzülmek gerekir. Kiþi, inandýðý gibi yaþamazsa gün gelir yaþadýðý gibi inanmaya baþlar. Bu da manevî iflasýn bariz iþaretidir. Ýnsan nasýl olur da ölüme bir yýl daha yaklaþtýðý böyle bir zamaný çýlgýn eðlencelerle karþýlayabilir?
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © M.NÝHAT MALKOÇ, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |