..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
"Bazen bir mýsra yaþamý deðiþtirir." -Kafka
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Varoluþçuluk > niyazi bircan




6 Aðustos 2010
Bavul  
Bölüm bir.

niyazi bircan


Diþi ve erkek, damarlarýnda dolaþan alkolün yoðunluðu kadar güzel, yakýþýklý ve becerikli olacak; gerginliðin, ince fakat uzun yayýnda hangi noktaya temas etseniz sert bir nota ve haykýrýþýn baþlayacaðý o gizli serüven þimdi, çaprazýmdaki merdivenlerin bir kat aþaðýsýndan hayata baðlanacaktý. ..


:AGAB:



Bu gece daha berbat bir durumdayým. Kiþiliðim bölündü mü? Hayýr, bedenim gibi küçücük oldu. Bilemiyorum. Þimdi o da mý on beþ santimlik bir ayrýmýn içine girecek? Tedaviye gittiðim doktorun masasýndaki dergilerin birinde öyle yazýyordu. Erkeklerin boy ortalamasý! Canýmý sýkýyorlar… Ýþe henüz baþladým. Bar sakin gibi… Benim gibi þansý pek açýk olmayan insanlar da var. Benim gibi eksik yahut oldukça kinli olan erkekler, dönüp desem ki; insanlarýn sýnýfa girebilir miyiz? Dün gece annemi gördüm. Ona kýzgýn deðilim, babamý öldüðünden beridir hiç görmüyorum. Ona çok kýzgýným iþte. Ama bunu o da biliyor. Sessizce gitti. Yük olmak istemezmiþ gibi de deðil. Yeter bu kadar der gibi gitti. Olsun. Gitti iþte. Artýk onu ve ondan geriye kalanlarý düþünmek zorunda deðilim. Yarýn ilk iþim ondan kalan eþyalarý ev kurculara, camiinin altýnda gördüðüm kimsesizler dükkânýna ucuza satmak olacak. Zihnimin içinden silebildiðim kadarýyla babam olmalý, sahiplenmemeliyim. Bundan sonra soranlara da babam yok benim diyeceðim. Hayýr ölmedi. Bir sonbahar ikindisi hiçbir sebep yokken çekip gitmiþ, aþaðýlýk herif…



Yaðmura kapýlmýþ yýlgýn iki erkek girdi. Taburelere oturdular. Ýkisinden de çýt yok. Öyledirler. Ýkinci biradan sonra hepsi de bülbül olurlar. Varlýðýndan pek hazzetmediðim diskjokey bozuntusu da geldi. Az sonra kabinim dediði pislik yuvasýna çýkýp aklý sýra; çaldýðý þarkýlarla sarhoþ ve bitkin kadýnlarýn peþinden koþacak. Benimle en çok dalga geçen o. Yüzüme bakýp sinsi sinsi gülmesi bir yana, umursamaz ve varlýðýma hakaret eden bakýþlarý onu bir gün öldürmeme yetecek sebepler. Bira istedi, iki yýlgýn erkeðin yanýna oturdu. Çýldýrtýyor beni. Yýlgýnlar bizimkine boþ boþ bakýyor, biri cebinden bir kâðýt çýkardý, yanýndakinden kalem istedi, yokmuþ. Küfür edip bana baktý, gözlerinin içine bakýp verdim kalemi. Ayný yüzler… Ruh yok, tepki yok, tedirginlik, sorumluluk duygusu, sýnýrlarý önceden çizilmiþ ahlâkýn ve onun içinde oturan rütbelilerin sahip olduðu deðeler, yok! Kâðýda uzun uzun bir þeyler yazdý. Muhtemelen at yarýþý ya da iddia dedikleri deli saçmasýdýr. Erkeklerin içlerindeki kadýný yitirmesiyle baþladýðýna kesin olarak inandýðým –ki buna inanmasam tanrýya inanýrdým- saçmalýklarý. Ne kadar garip bir hayatýn içerisindeyiz. Ortalama boya sahip olanlar saçmalýklarýn peþindeler. Ortalama boyun on beþ santim altýnda olanlar ise, kendilerinden yüksekte olanlarýn saçmalýklarýna anlamlar verme telaþýnda ve üstelik o anlamlara da tapýnmaya baþlýyorlar. Evet, kýsmen ben de varým onlarýn içinde…



Gecenin içine doðru inanýlmaz tipler geldi. Kötü bir gecenin hepimizi birden içine alacaðý gerçeði yüzlerimize yansýmýþtý. Bunu, salon masalarýnýn arasýnda gezinen iki garsonun gözlerinden, bardaklarý alýþlarýndan, sipariþler olursa bakýþlarýndan anlayabiliyorduk. Ama bu sezinleyiþ asla söze dönüþmez, çalýþan herkes çýkabilecek bir kavgada, kendisi bile anlamadan geri çekilir, son hamlesini kullanacak hayvan gibi gerildikçe gerilir ve üzerine gelecek her neyse karþýlýðýný anýnda vermek için dikkatini iyice toplardý. Hepimiz belki yüzlerce kavga gördük. Belki de bu yüzden sezinlenilen gizli sürtüþmeler hiçbir zaman boþa çýkmadý. Gecenin gerginliðini daha da arttýracak olan müzik baþladý. Kadýnlar, genç kýzlar, yaþlý adamlar, orta yaþlý erkekler bazen birer birer, bazen de öbek öbek sahneye çýktýlar. Diþi ve erkek, damarlarýnda dolaþan alkolün yoðunluðu kadar güzel, yakýþýklý ve becerikli olacak; gerginliðin, ince fakat uzun yayýnda hangi noktaya temas etseniz sert bir nota ve haykýrýþýn baþlayacaðý o gizli serüven þimdi, çaprazýmdaki merdivenlerin bir kat aþaðýsýndan hayata baðlanacaktý. Sarhoþ kadýnlar ve erkeler gelip önüme dayandýlar. Hiçbir þey umurlarýnda deðildi, umurlarýnda olanlar ise asla bir umar olamazdý. Ben ancak geceleri ve karanlýkta yakýþýklý olduðumu hissederim. Bazýlar da bunu bilirmiþ gibi yüzüme gülümser ama o on beþ santim! Ayaklarýmýn altýnda beni yücelten o yapay üstünlük, masaldaki bal kabaðý misali, önümdeki þiþerlerden biri biter de arkamdaki rafa uzanýverirsem tüm foyam, bana göre eksiklik olan yani küçük boyumun içrek çekingenliði hýzlýca ortaya çýkar. O zaman da kendimin mi yoksa onlarýn mý ikiyüzlü olduðuna karar veremem. Ayný þeyler yaþandý. Ýnsanlar en azýndan içtiklerinde kendilerini oynamalýlar. Ama hayýr! Ahmaklýðýn sýnýr tanýmaz güveni o serüveni yerle bir edeceði yerde kaldýrýp yüzüme, bedenime ve zihnime vuruyor. Alçakça bir durum olsa gerek. Doktor, benim çok karanlýk biri olduðumu söyledi. Sahip olduklarýmýn farkýnda deðilmiþim. Ona, bir kez daha gidersem, yaþamanýn neden zorunlu kýlýndýðýný soracaðým. Ve diyeceðim ki; yaþamak istemeyen biri neden hep o sýnýrýn çizgisinde bekleme kaypaklýðýndadýr… Utanç? Korku? Ýnanç? Umut?



Artýk delicesine çalýþýyorum. Ellerim tahmin edilenden daha hýzlý iþliyor. Boyumun küçüklüðü belki de ancak burada iþe yarýyor. Aslýnda burayý, þiþeleri ve bardaklarý kimsenin bilmediði bir mutlulukla seviyorum. Kimse de kýrýlgan ve yansýtan bir þeyin bu kadar fazla sevilebileceðini fark edemiyor. Etseler de anlamayacaklarý bir farkýndalýk olurdu. Olsun! Bu bar, saatlerce ayakta dikildiðim, bazen koþarak, bazen de olduðum yerde ustan ýrak tutulmuþ bir þekilde devinerek çalýþtýðým ve ortalama üç metre uzunluðundaki bu alan sadece benim… Yeni sipariþler geldi. Ýkiyüzlülüðümüzü ortaya çýkaracak bir sürü þiþe bitti, kalanlar ise kendilerini kavrayacak ellere uzanacaklarý aný sabýrsýzca bekliyorlar. Garsonlar, yüzlerindeki telaþý, korkunun içinde saklanan ve gün yüzüne çýkmasý kesinlikle yasaklanan o karþý duruþu bara geldikleri anda kusmaya baþladýlar. Ellerindeki tepsileri, boyunlarýna asýlan isimlikleri ýsýrarak, sinirle, önüme savuruyorlar.



“Ýki bira bir votka!”



“iki bira bir votka!”



“Üç tekila, iki cin tonik, bir tornavida!”



“Üç tekila, iki cin tonik, al bu da tornavida!”



“Bilader bir su.”



“Su!”



“Iþýðý kapatsana, þunu içivereyim be.”



“Yorulmuþsun.”



“Bilader. Ýnsan deðil bu kýrtýpil herifler. Aðzýma sýçtý ibneler!”



“Abi, on iki bira bir ekstra versene!”



“Abi ne lan! Þef diyeceksin, kaptan diyeceksin!”



“Karýþma sen, iç suyunu uza!”



“Bir, iki, üç… Dört… Sekiz… On iki! Al bu da ekstra’n!”





Sarý saçlý bir kadýn geldi. Yüzümü inceledi, el edip ýþýðýn ayarýný kýsmamý istedi. On, on beþ dakika sonra uzun boylu bir adam gelip yanýna oturdu. Kadýn, adamýn elini sýkýp yüzüne gülümsedi. Iþýðý hafif karartýnca yüzü parlayan birini daha önce de görmüþtüm. Yalnýzlýðýmýn beni unuttuðu bir andaydým. Kadýn gözümün içine bakarken yanýndakini dinliyordu. Kulak kabartmak istesem de üst katta, gerek ýþýklarýyla, gerekse müziðiyle azmanlaþan diskjokey bozuntusu iyice palazlandý…

Dudaklarýmýn gülümsemesine inat diþlerimin arasýndan nice küfürler fýrlýyor. Adam ve kadýn artýk birbirlerine bakarak konuþuyorlar. Bir ara adam bira istiyor, yanýmdaki çömez bakýyor ona. Göz ucuyla araþtýrýyorum adamý. Ortalama boyun üstünde, genç ve güçlü, bakýþlarý keskin ve gözleri aydýnlýk. Ýkinci birasýný benden alýyor, alýrken yüzüme bile bakmýyor, bakmasýný istemem. Tahta ayaklarýmýn altýnda deðil, on beþ ya da birkaç on santim daha kýsayým ondan. Atamýyorum bu düþünceleri… Ýçimde, bir adamýn geriye tepen cesareti var ve kahrolasý cesaret; zihnime düþünceye kadar önce korkuya sonra eksikliðe dönüþüyor. Sonrasý malum... Aniden sýkýlan diþlerin arasýndan fýrlayan nefret. Evet. Bir kat üstümdeki ve her zaman benden üstün olacak o diskjokeyden, yaþadýðý hayattan, onunla ayný hayatýn içinde bulunmaktan, tüm bunlarý düþünüp de onu öldürmediðim için de kendimden nefret ediyorum…



Kadýn, kanyak istedi. Þiþeyi avucumda çevirip verdim…



Ýyice sarhoþ olmuþ dört adam geldi. Biri kadýnýn dirseðine çarptý, dönüp þöyle bir baktý, sýrýtýyordu. Yanýndakilere seslendi. Baðýra baðýra konuþuyorlardý. Birer votka söylediler, yanýmdaki çömez ekþiyerek yüzüme baktý, ondan farksýzdým. Aleni kötüleri sevmezdik… Bu adamlar ancak baþkalarý onlarý gördüðü sürece kötüydüler ve þimdi onlarý gören bizdik. Oyunlarýný rahatça oynayabilirlerdi. En uçta olaný yüzüme baktý, yanýndakine eðilip alaylý bir þeyler söylediðini fark ettim. Yüzlük raký þiþesini iyice kavradým. Kadýnýn dirseðine çarpan adam gözlerini kýsarak elime baktý sonra umursamazmýþ gibi yanýndaki kadýný izlemeye baþladý. Kadýn sinirle adamýn gözlerinin içine baktý, oturduðu tabureden kalkýp kenara çekildi, yere eðilip görmediðim bir þeyi kendine doðru çekti. Adam ürküp geriye doðru bir adým attý, yanýndakiler de kadýna dikkat kesildiler. Çömeze güvenliði çaðýrmasýný iþaret ettim. Adamlardan biri ansýzýn kadýnýn üzerine yürüdü, kadýn elindeki aðýrlýðý kendine çekince diðer adamlar da kadýnýn etrafýný çevirmeye baþladý. Kavganýn çýkmasý an meselesiydi. Garsonlardan biri elindeki tepsiyi barýn uzun mermerine býrakýp kenara çekildi. Kapýnýn önünde bekleyen güvenliklerden biri sinsice barýn karanlýðýna girdi. Kadýnýn yanýndaki adam üzerlerine yürüyen, baþýboþ bir köpek gibi ulumaya baþlayan adamlarýn önüne geçti. Ne olduysa o anda oldu. Adamlardan biri elindeki bardaðý karþýsýndakinin kafasýna çaldý. Güvenlik koþup aralarýna girince bardaklardan biri de onun kafasýna indi… Kavgayý gören bara doðru koþuyor, kendi çapulculuklarýna göre eðlenceli bir cümbüþün baþladýðýný düþünüyorlardý. Bardaðý kafasýna yiyen güvenlik yýlýp karanlýðýn içine karýþtý, gülüþmeler ve baðrýþmalar arasýnda kadýný arýyordum. Iþýklarý yaktýlar, diskjokey aþaðýya inmiþ kolumdan çekiyordu. Ürktüðünü görünce içimde canlanan cesareti hissettim. Barýn mermerlatý kapýsýndan çýkýp kavganýn ortasýna doðru ilerledim. Güçlerini çoðulluklarýndan alan aleni kötüler aralarýna aldýklarý uzun boylu, geniþ omuzlu adamý durmaksýzýn tekmeliyorlardý. Onlarýn arasýna giren bazý dinçler de kavgayý yatýþtýrmaya çalýþýyordu. Gözlerim köþe bucak karanlýðý tanýmaya çalýþýyor, kavganýn uzaðýnda bir yerde gizlenen sarý saçlý bir kadýnýn bedenini arýyordu. Burnundan acý bir kan aktýðýný az çok görebildiðim küçük garson koþarak bara doðru gitti. Uzanýp az önce avucumun içinde kavradýðým raký þiþesini aldý, kavganýn içine doðru baktý, raký þiþesini havaya kaldýrýp koþtu, kendisine bakan adamýn kafasýna vurdu. Bir an herkes küçük garsona baktý, hareket edemiyordum. Kapýdan barýn önüne doðru iki üç kiþinin koþtuðunu gördüm, heyecanlanýp ben de koþtum. Adamlardan biri garsona tokat attý, elimle itmeye çalýþtýðým koca beden bir türlü hareket etmedi. Birileri gülmeye baþladý, sinirlenip apýþ arasýna tekme attým. En çok da bunu severdim. Benim tek anarþim apýþ arasýna atýlmýþ saðlam bir tekmeydi. Aralarýndan biri yerden ne olduðunu göremediðim bir þey alýp olanca hýzýyla kafama indirdi. Elimle kendime korumaya çalýþsam da kafama inen þeyin sert aðýrlý ile barýn mermerine çarpýp yere yýðýldým. Kafamdan yanaklarýma doðru sýcacýk bir þeylerin aktýðýný hissediyordum. Dudaklarým uyuþmaya baþladý. Öldüðümü düþünmeye baþladým. Fakat içimde dinmeyen bir nefret hâlâ devam ediyordu. Aklýma babam geldi, bir elimle kafamýn yanmaya baþlayan yerini yokluyordum. Nefretim daha da arttý. Babama ve Tanrý’ya inanmýyordum. Belki de…









.Eleþtiriler & Yorumlar

:: ,,,,,,,
Gönderen: niyazi bircan / , Türkiye
2 Eylül 2010
zaman ayýrdýðýn için teþekkür ederim.

:: ....
Gönderen: Burcu Ege / , Türkiye
21 Aðustos 2010
Okurken, izleyebilmek güzel. Baþarmýþsýnýz bunu. Çok beðendim.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Yetenekli Kaybediþler Adýna - 1 -
Jointy
Gorki"nin Çocuklarý
Yayla Öyküleri
Sokaðýmda
Ölümlüler
Yayla Öyküleri – 2

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Yaðmur Alýþkanlýklarý [Deneme]
Akþamüstü ve Gölgeler [Deneme]


niyazi bircan kimdir?




yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © niyazi bircan, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.