Yalnýzlýk, yýldýz senfonisi dinlemek.
Aynadakiyle megaloman söyleþi...
Papatya falýndaki son yaprak.

Yalnýzlýk, çobanýmsý …
Uzaktan sevmelerin mahcupluðu...

Yalnýzlýk, kafesteki kuþun maviye hasreti.
Balýksýz deryada sadist olta…
Pençesiz ayý, diþsiz aslan halleri…

Yalnýzlýk, þekersiz çayda kaþýk…
Aþsýz ocaðýn tenceresine kapak olmak.
Katýksýz ekmek, tuzsuz yemeðin tadý.

Yalnýzlýk, susuz tarlada meyvesiz aðaç.
Boynu bükük gelincik melankolisi...
Öksüz, yetim, kimsesiz çocuk.
Çocuksuz oyuncaðýn ýssýzlýðý…

Yalnýzlýk, tekerleksiz arabada yolculuk.
Topal ayakla gerilerde kalmak.
Çolak kolla sevdiðine sarýlamamanýn ezikliði.

Yalnýzlýk, uykusuz yataktaki agresif…
Ahraz duvarlarýn sessiz çýðlýðý.

Yalnýzlýk, aykýrý yaþamaktýr… deliliktir bir çeþit...
Aðlarken gülen ya da kendinden kaçan ironi…
Burun sýzlatan iç çekiþlerince mazoþist...

Yalnýzlýk, tek baþýna…
Tanrý gibi tek ve çýrýlçýplak…
Bir tek kendine aþýk…Narsist…

Giderken el sallamadan ayrýlmak gibi.
Herkesin yalnýz öldüðü bir dünyada,
Mürekkebi tükenmiþ kalemin yarým kalmýþ þiiri