Kürtaj sadece kendileri bir zamanlar doðmuþ insanlar tarafýndan savunuluyor. -Ronald Reagen |
|
||||||||||
|
Yazarýn bu yapýtýnda okumaya baþlar baþlamaz ‘Ýmparator’ adlý romanýndan farklý bir söylem geliþtirdiði fark ediliyor. Ýmparator’daki o paraya tapan-çok iyi yansýttýðý- atmosferden tamamen uzak, doðaya inmiþ, ince ince betimlemeler, dað hayatý, göçebe hayatý üzerine güzellemelerle okuyucuyu farklý bir yönden sarmalamýþ. Her iki romanýn ortak özelliði ise; Yazarýn dýþarýda kalýp, eleþtirmek istediðini sadece olaylarý anlatarak okuyucuya ulaþtýrma yolunu benimsemesi ve bunda baþarýlý olmasý. ‘Toprak Acýkýnca’ Garip Hasan ile Satý’nýn büyük aþkýnýn evliliðe dönüþmesi ile yola koyuluyor. Bir dað köyünde yaþanan bu sevda destansý bir ile anlatýlýyor. Tarihte yerini alacak bir sevda anlatýldýðý duygusu veriliyor. Üslup akýcý, biçem içerikle uyumlu olaylara göre þekil alýyor. Köylü þivesi sadece konuþmalarda abartmadan kullanýlýyor ki bu da kanýmca tutulmasý gereken yol. Erol Toy’un kullandýðý dil de anlattýðý öyküyle uyumlu olmakla birlikte alabildiðine Türkçe. Burada durup Kemal Tahir ile Erol Toy’un köy anlatýmlarýný kendimce kýyaslamak istiyorum. Kemal Tahir, daha çok köylüyü, kurnazlýklarýný, köylüler arasýndaki çekiþmeleri anlatýr. Erol Toy ‘Aða’ ile köylünün gizli savaþýmýný önceleri þöyle bir üstünde durmadan vermekle birlikte olaylar geliþtikçe derinleþtirmiþ. Erol Toy’un Kemal Tahir’den köy romanýnda fazladan verdiði ise okuyucuya köyü, köyün doðasýný, töresini daha iyi yansýtmasý olmuþ. Bunlarý yazarak Kemal Tahir köy romanýnda baþarýlý deðil demek istemiyorum. O da köy romanlarýnda kahramanlarýyla okuyucuyu sarýp sarmalamýþ, keyifli okumalara neden olmuþtur. Ancak kendisi köyde yaþamadan, sadece duyduklarýndan bunlarý yazmýþtýr. Yaratýcý zekâsý, baþarýlý üslubuyla bu zorluðu aþmýþtýr. Erol Toy’un baþarýsý ise köy hayatýný daha bir içeriden, daha bir bilerek anlatmasýndan geliyor. Köydeki büyük bir sevda ile baþlayan roman, dönemin hayat þartlarý, köylülerin yaþam felsefesi, geçim sýkýntýlarý üzerinde ilerliyor. Topal Ali’nin þehre inmesiyle, Yunanlýlarýn Ýzmir’i iþgali ayný zamana denk geliyor. Civardaki ilçelerde, kasabalarda ileri gelenlerin, sözü geçenlerin, Amerikan ya da Ýngiliz mandasýna geçmek isteyenlerin, Rumlarýn, Patrikhanenin gönderdiði papazlarýn, þeyhlerin, hocalarýn tartýþmalarý, çekiþmeleri, birbirlerinden haber sýzdýrmalarý anlatýlarak roman özelden genele doðru iþlemeye baþlýyor. Alaþehir civarýnda kurtuluþ savaþý öncesi, çetelerin Yunanlýlara karþý koyma giriþimleri akýcý, okþayýcý bir üslup ile ayrýntýlý olarak anlatýlýyor. Burada olaylarýn merkezine Topal Ali oturtularak onun üzerinden geliþmeler veriliyor. Mustafa Kemal’in kurduðu düzenli orduya katýlma zamaný geldiðinde ayrýntýlar sona eriyor. Yazar kahramanlarýnýn akýbetini açýklýyor, savaþýn kalan kýsmýna þöyle bir deðiniliyor ve tekrar köye dönülüyor. Burada savaþý kazanma coþkusu ve o sýralarda yaþanýlanlar anlatýlmýyor. Tekrar gündelik köy yaþamýna dönülüyor. Yazar bunu ‘Savaþan savaþtý. Ya gazi oldu ya da þehit ama köyde hayat devam ediyor, savaþ öncesi olduðu gibi.’ mesajýný vermek amacýyla kasten yapmýþ olabilir. Daha sonra köyde Yetim Hasan’ýn yaþamý ele alýnmaya baþlanýyor ve bu da zaman zaman ayrýntýlý ama çoðunlukla özet olarak anlatýlýyor. Yapýtý baþtan sona ele aldýðýmýzda üç ayrý olay üzerine kurulduðunu görüyoruz. Birincisi Satý ile Garip Hasan’ýn aþký, ikincisi Kurtuluþ Savaþý’nýn baþlangýcý, üçüncüsü de Yetim Hasan’ýn hayatý. Birinci den ikinciye geçiþ hissettirmeden ve kýsmen bazý olaylar iç içe alýnarak yapýldýðýndan çok fazla göze batmýyor. Ancak Yetim Hasan’ýn yaþam öyküsüne geçilince okuyucu eski olaylarla boþuna baðlantý arýyor. Maalesef yazar akýcý üslubu, olaylarý çok yönlü anlatma becerisine raðmen, ikinci bölüm sonuna kadar baþarýyla götürdüðü kurgu içerik uyumunu son bölümü ekleyerek ortadan kaldýrmýþ. Romanýn okuyucu da yýllarca unutulmayacak bir tat býrakmasýný engellemiþ. Yetim Hasan’ý hiç anlatmasaydý ya da onun hayatý çerçevesinde Cumhuriyet’in ilk yýllarýný daha yoðun verebilseydi romanýn bütünlüðünü koruyabilirdi. Dil, üslup ve içerikten pekiyi alan Erol Toy bu romanýnda kurguda baþarýsýz olmuþ. Ayný olaylar Yetim Hasan’ýn hayatý merkez alýnarak sondan baþa doðru farklý bir kurguyla ele alýnsaydý romanýn bütünlüðü korunduðu gibi, klasikler arasýnda yerini alacak muhteþem bir yapýt olabilirdi.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Mustafa Mert, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |